Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Kuşadası Belediyesi’nde emek hırsızlığı ve mobbing iddiaları: Gazeteci Güzelcan görevinden istifa etti

    16 Ağustos 2025

    Samsun cezaevlerinde hak ihlalleri: “Süreç bitsin o zaman görürsünüz” tehditleri

    16 Ağustos 2025

    SYKP Hatay: Suriye’de Alevi köylerini hedef alan yangınlar soykırım amacıyla çıkarılıyor

    16 Ağustos 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

      16 Ağustos 2025

      Yangını büyütelim!

      15 Ağustos 2025

      Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

      15 Ağustos 2025

      Kürt sorunu, Lozan’ın mirası ve TKP’nin şovenizmi

      14 Ağustos 2025

      Topuksuz Efe: Cesaretin Bittiği, Fırsatın Başladığı Yer

      13 Ağustos 2025
    • Seçtiklerimiz

      Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

      15 Ağustos 2025

      ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

      14 Ağustos 2025

      6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

      12 Ağustos 2025

      İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

      11 Ağustos 2025

      Başka bir yol yok mu?

      11 Ağustos 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      İsrail’in ‘iç’ mücadelesi gerçekten çıkmazda mı?

      21 Temmuz 2025

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Çorlu ailelerinden şikayetçi olan polis: Ben kimden şikayetçi olduğumu bilmiyordum, bugün öğrendim

    Çorlu ailelerinden şikayetçi olan polis: Ben kimden şikayetçi olduğumu bilmiyordum, bugün öğrendim

    Siyasi Haber13 Eylül 2021
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybeden aileler ve avukatlarına ‘polis mukavemet’ iddiasıyla açılan davada dinlenen polis, kimden şikayetçi olduğunu bilmediğini söyledi.

    Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybedenlerin ve yaralananların 12 Haziran 2019’da Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde tutmak istediği “Adalet Nöbeti”, polis saldırısıyla engellendi. AYM önünde yaşananların ardından Çorlu aileleri ve avukatları hakkında, “Toplantı ve gösteri yürüyüşünde görevlendirilenlerin görevlerini yapmalarına engel olma” iddiasıyla açılan davanın duruşması, Ankara 50’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

     

    Tutuksuz yargılanan Mısra Öz, Hüseyin Şahin, Hüseyin Kartal, Burak Arı ile avukatlar Selvi Yüzbaşıoğlu Saltan, Mürsel Ünder ve Gökmen Yeşil, duruşmada hazır bulundu. Demokratik kitle örgütlerinin de destek için geldiği duruşma, sayının fazla olması nedeniyle Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. Gazeteciler, mahkeme heyeti tarafından “Salon dolu” gerekçesiyle duruşmaya alınmadı. Gazetecilerin ısrarı ve avukatların müdahalesi sonucunda gazeteciler salondaki yerlerini aldı.

     

    Salonda gerginlik yaşandı

    Kimlik tespitiyle başlayan duruşma, avukatların savunmasıyla sürdü. Avukatlar savunmasına devam ederken, davacı polislerin yargılanan aileleri tahrik etmesi ve ailelerin tepki göstermesi üzerine duruşma salonunda gerginlik yaşandı.

     

    Avukatların savunmasının ardından sanık savunmalarına geçildi.

     

    3 yıldır mahkemede

    Çorlu ailelerinden Hüseyin Şahin, “Biz hiçbir kolluk kuvvetine direnmedik, onların önlerinde siperler vardı, bizim onlara müdahale etme şansımız yoktu. 18 yaşındaki çocuğumu kaybettim ben, 3 yıldır bitmeyen mahkemelerle uğraşıyoruz. Bunun sebebi sizin gibi hakim ve savcılar. Kolluk kuvvetlerine gelince de ne olursa olsun, bizi aşağılamaya hakkı yok. Kendileri bize müdahale etti, bizi yaraladılar” dedi.

    İsmail Kartal da suçlamaları reddederek, “Biz birileri zarar görmesin diye bu davanın peşine düşüyoruz, kimseye zarar vermedik. Böyle bir şey yapsak zaten bu bizim davamızın etik olmadığını gösterir” ifadelerinde bulundu.

     

    ’Riyakarlık var burada’

    Sanık olarak yargılanan avukat Mürsel Ünder ise dosyada hem sanık hem de avukat olarak görüldüğünü belirtti. Yapılan özensizliğe tepki gösteren Ünder, “Ailelerin avukatı olarak ben o gün orada görevimi icra etmek için bulundum. Biz basın açıklamamız başlamadan önce 3 kolluk amiri ile beraber yeri belirledik ve ne yapacağımız konusunda konuştuk. Bu hususta kolluk görevlileri bahsettiğimiz planı kabul etti. Fakat biz AYM önüne geçtiğimizde yığınla polis yolu kesmişti. İki şerit vardı, yolun bir şeridini tamamen kasklar, coplar ve kalkanları hazır bir şekilde kapatmışlardı. Bir riyakarlık var burada. Önde bir sürü vekil var, gazeteci, sendikalar, STK’lar var. Orada 70-80 yaşında insanlar, çocuklar vardı.  Rutininde 10 dakika sürecek bir olay için facia çıkartıldı” diye anlattı.

     

    ‘Hikaye uyduruyorlar’

    AYM önünde aileler tarafından açılan pankartta yaşamını yitirenlerin fotoğrafları olduğunu hatırlatan Ünder, “O fotoğraflara saygısız bir şekilde müdahale etmek, yırtmak ve yere atmak istediler. Orada siz İsmail’in babasının, Mısra’nın, Hüseyin’in çocuğunun fotoğrafını alıp yırtmak istediğinizde, bedeli ne olursa olsun size izin vermezler. Biz de izin vermedik, hiçbir zaman izin vermeyiz. Bunun üzerine kolluk kuvvetleri, canavarca ve düşmanca bir hisle üzerimize saldırdı. Orada aile yakınları arasında ‘benim çocuğum öldü’ diye bir konuşma geçti güvenlik amiri ise ‘şov yapma’ diye bir cümle kullandı. Sonra basın açıklamasına katılan kişiler arasında birkaç kişiyi seçerek kendilerince suç uydurmaya çalıştılar. Silahları, copları ve kalkanları olan polisler, 7 yaşındaki çocuklardan, 70 yaşındaki insanlardan dayak yedikleri yönünde bir hikaye uyduruyorlar ve bizim de o hikayeye inanmamızı istiyorlar” şeklinde konuştu.

     

    ‘Amir ‘şov yapma’ dedi”

    “Ben evladını kaybetmiş bir aileyim” diyerek sözlerine başlayan Mısra Öz, şöyle devam etti: “Babasıyla çıkmıştı benim oğlum o trene, trenin ne demek olduğunu öğrenmek için bindi. Ve o trenin altından paramparça bir şekilde çıkarttım oğlumu. Buradan biraz önce bir tren geçti ve tren geçtiğinde burası sarsıldı. Ben her tren geçtiğinde içim parçalanıyor. Ben çocuğunu kaybetmiş bir anne olarak kimseye zarar veremem. Çünkü hepinizi bir annenin çocuğu olarak görüyorum. Bu arkadaşların amiri beni kolumdan tutarak yola itti. Bana bunu yaptığında ben de ona karşılık ‘Bana bunu yapamazsın ben oğlumu kaybettim’ dedim ve o da ‘şov yapma’ dedi bana bütün kameraların ortasında. Benim babam, tek torununu kaybeden, torununun parçalanmış cesedini yıkamış bir dede. Ve onu kolluk darp etti.  Biz bunları hak etmiyoruz. Biz burada sizin karşınızda sanık olmayı hak etmiyoruz. Ben bizden şikayetçi olan adına, darp raporu veren adına ve bizi buraya çağıranlar adına utanç duyuyorum.”

     

    ‘Vazgeçmeyeceğiz’

    Son olarak savunmasını yapan avukat Selvi Yüzbaşıoğlu Saltan da davanın avukatı hem de yeğenini kaybeden biri olduğunu belirtti. AYM’ye başvuru yapmak üzere Ankara’ya geldiklerini dile getiren Saltan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başvuru yapmadan önce polisle görüşmeler oldu. Daha sonra biz vekillerle beraber AYM’nin karşısındaki parkın oradaki kaldırımdan AYM önüne geçmeye karar verdik. Çok da haklı bir sebebi vardı ailelerin bu kararda. Mısra ‘Burada parkta çocuklar oynuyor ben çocuğumu kaybettim, bu dosyada 7 tane çocuk öldü, dolayısıyla ben burada açıklama yapmak istemiyorum. Bizim muhatabımız AYM ve bundan dolayı karşı tarafa geçmek istiyoruz’ dedi. Karşıya geçmek isterken biz arbede yaşandı. Mehmet Öz baygınlık geçirdikten sonra açıklama yapılacakken, sadece 5 dakika açıklama yapacağımız dair polislerle konuşuyorduk. O sırada amirin ‘süpürün’ emri üzerine bize saldırdılar. Düşenler oldu. Ve bizi zorla karşı kaldırıma ittiler. Bütün yargılamalar hızlı ilerlerken bir türlü Çorlu’daki dosya ne hikmetse ilerlemiyor. Bize açılan davalar son hızla ilerliyor tabii. Bu davaların ve soruşturmaların vicdanı yükü sizlerin omuzlarında. Bu davalar beni hak arayışı mücadelemden vazgeçirmeyecek, aileler de vazgeçmeyecek.”

     

    Şikayetçi polis hatırlamadı 

    Ailelerden şikayetçi olan A.S. isimli polis, olaydan yaklaşık 20 gün sonra olan 4 Temmuz’da kendisinden beyanda bulunulması istendiği için o tarihte ifade verdiğini belirtti. İfadesini olayın ardından zaman geçtiği için hatırlamadığını söyleyen A.S. “Anons geçildi mi hatırlamıyorum ama bizde anons olmadan müdahale olmaz. Ben kimden şikayetçi olduğumu bilmiyordum, bugün öğrendim. Sanıkları orada gördüm ama beni darp edip, etmediklerini bilmiyorum. Şikayetçi değilim, şikayetimi geri çekmek istiyorum” dedi.

     

    Söz alan diğer polisler de aynı şekilde şikayetlerini geri çektiklerini belirtti.  

    Ankara Barosu Toplumsal Araştırma Merkezi (TODAM), tüm sanıkları temsilen davaya taraf sıfatıyla katılma talebinde bulundu.

     

    Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, davayı 2 Şubat 2021’e erteledi.

     

    Açıklamaya polis engeli

    Duruşma sonrası açıklama yapmak isteyen avukat ve aileler, polis tarafından engellendi. Aileler engellemeye karşı, “Biz AYM önünden beri bu zihniyetle mücadele ediyoruz” sözleriyle tepki gösterdi. (MA)

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Samsun cezaevlerinde hak ihlalleri: “Süreç bitsin o zaman görürsünüz” tehditleri

    16 Ağustos 2025

    Mersin’de hapishanelerdeki hak ihlallerine tepki: “İşkence ve tecride son verilsin”

    16 Ağustos 2025

    İHD ve ÇHD’den “Kuyu Tipi” cezaevlerine karşı açlık grevleri uyarısı: Kritik sağlık durumları var

    15 Ağustos 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Özlem Tolu

    Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

    Tuncay Yılmaz

    Yangını büyütelim!

    Siyasi Haber

    Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

    Coşkun Özdemir

    Kürt sorunu, Lozan’ın mirası ve TKP’nin şovenizmi

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Sevda Çetinkaya

    Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

    Ertuğrul Kürkçü

    ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

    Aziz Çelik

    6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

    Akdoğan Özkan

    İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Kuşadası Belediyesi’nde emek hırsızlığı ve mobbing iddiaları: Gazeteci Güzelcan görevinden istifa etti

    16 Ağustos 2025

    Türkiye’de genç işçilerin direnişi

    15 Ağustos 2025

    TEKSİF, Digel Tekstil’deki taciz ve ayrımcılığı belgelerle ifşa etti

    15 Ağustos 2025
    KADIN

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.