Fatih Belediyesi’nde görevli zabıtalar, arkadaşlarını bıçakla yaralayan işportacının iki yeğenini Haseki Eğitim Araştırma Hastanesi’nde coplarla dövmüştü. Acil servis koridorlarında yaşanan dayağın görüntülerine www.radikal.com.tr ulaştı. Kamera görüntülerinde, zabıta ordusu tarafından halka içine alınan iki kardeş, cop ve tekmelerle dövülüyor. Tuvalete sokularak kurtarılan iki kardeşin yüzleri kan içinde görülüyor. Buna rağmen bir zabıta, gence kafa atıyor. Hastane polisinin tutanağında, “Acil servise girdikleri anda zabıtalarca darp edilerek, çok fazla biber gazı sıkılmıştır. Darp edilen şahıslar zabıtaların elinden alınmışlardır” deniliyor. Zabıtayı bıçakladığı iddia edilen işportacının raporunda ise “Sırtta sopa benzeri cisim ile vurulmaya bağlı tren rayı görünümü” ifadesi dikkat çekiyor.
İstanbul Fatih’te, 24 Haziran’da iftara 15 dakika kala zabıtalarla işportacılar arasında kovalamaca sırasında göre bir zabıta, hurma satıcısı Cemal Coşkun tarafından bıçakla yaralanmıştı. 52 yaşındaki Coşkun, zabıtalar tarafından yere düşürülüp tekmelenmiş ve kafası kaldırım taşına vurulmuştu. Kuaför Abdurrezzak Hazar, Coşkun’u kurtarmak isteyince tekme tokat dövülmüş, ters şekilde kelepçelenmiş, Coşkun ile zabıta aracına götürülmüştü. Ağabeyi Mustafa Hazar da “O benim kardeşim, nereye götürüyorsunuz“ deyince o da gözaltına alınmıştı. Abdurrezzak Hazar’ın iddiasına göre araçta çöp ve sopalarla dövülmüş ve üzerindeki cep telefonu ile 300 TL paraya el konmuştu. Üç kişi sağlık kontrolü için Haseki Hastanesi’ne götürülmüştü. Amcaları Cemal’in yaralandığını öğrenen Mehmet ve Soner Coşkun kardeşler hastane avlusunda bekleyen zabıtalarca dövülmüştü. Sonra da Çevik Kuvvet Şubesi’ne bağlı polislerce hastanenin tuvaletinde coplanmıştı.
Sırtta tren rayı şeklinde sopa izi…
Görüntülerde, Mehmet ve Soner Coşkun kardeşlerin kalabalık bir zabıta grubunun içerisinde aralıksız coplandığı ve tekmelendiği görülüyor. Çevik Kuvvet Şubesi’ne bağlı polislerin ise bu şiddeti önlemediği, bazılarının ise iki kardeşe vurduğu gözleniyor. İki kardeş zabıtaların elinden güçlükle alınarak tuvalete sokuluyor. Yaklaşık bir dakika sonra kardeşler tuvaletten çıkarılıyor. Mehmet Coşkun’un yüzünün kan içinde olduğu ve buna rağmen bir zabıta tarafından kendisine kafa atılmak istendiği görülüyor.
Hastane polisi ve özel güvenlik görevlilerince tutulan tutanakta, “Soner ve Mehmet Coşkun acil servise girdikleri anda zabıtalar tarafından darp edilerek, akabinde çok fazla biber gazı sıkılmıştır. Darp edilen şahıslar Çevik Kuvvet ve hastane güvenliği ve polisi tarafından zabıtaların elinden alınmışlardır” denildi. Öte yandan, zabıtayı bıçakladığı gerekçesiyle tutuklanan Cemal Coşkun’un aynı gün verilen sağlık raporunda “Yüzünde ve gözlerinde künt travmalara bağlı şişlik ve kızarıklık, sırtta sopa benzeri cisim ile vurulmaya bağlı tren rayı görünümü, kollarda ekimozlar, bacakta hassasiyet, görme bulanıklığı, kafaya travma” bulguları yer aldı.
Avukat Fahri Engin, “Bir kamu görevlisi hiçbir suretle tahrike uğradığını iddia edemez ve bundan hareketle hiçbir şekilde yasa dışına çıkamaz, vatandaşı veya şüpheliyi darp edemez ve bunu toplu halde hiç yapamaz. Özellikle Çevik Kuvvet böyle bir olayda o bireyleri korumakla, tedavisini yaptırmakta, şikayetçi olarak beyanlarını almakla yükümlüyken kolluğun yasadışına çıkıp örgüt gibi cezayı kendisinin kesmesi hukuk sistemimizi yerle bir eder. Bu kişiler en ağır cezaya çarptırılmalı ki benzeri olaylar olmasın” dedi.