Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

    15 Aralık 2025

    Gazeteci Hüseyin Aykol’un yoğun bakımdaki tedavisi iki aydır sürüyor

    14 Aralık 2025

    Palmira’da ABD güçlerine saldırı: Failin Şam güvenlik güçlerinden olduğu açıklandı

    14 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      “Bir masa örtüsü, bir saat ve 162 gün”: Tunç Soyer’in hücreden gelen sesi

      14 Aralık 2025

      Emperyalizm işbirlikçiliğinden, ‘garantör’lüğe Kıbrıs’ta Türkiye 

      13 Aralık 2025

      CHP: Dost mu, düşman mı?

      11 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Bir fotoğraf: Yurttaşın iradesi ayaklar altında

      9 Aralık 2025
    • Seçtiklerimiz

      Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

      14 Aralık 2025

      Stratejik illüzyon!

      8 Aralık 2025

      Bağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı

      7 Aralık 2025

      Asgari ücret, gıda fiyatları ve açlık sorunu

      6 Aralık 2025

      “Darbe mekaniği”

      4 Aralık 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

      15 Aralık 2025

      Onur Hamzaoğlu: “Sağlık Bakanlığı’nın bütçedeki payı yüzde 15’in altında olmamalı”

      13 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Bir işçinin çığlığı: “Yaşayan ölü haline geliyoruz”

    Bir işçinin çığlığı: “Yaşayan ölü haline geliyoruz”

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Ben Ümraniye Organize Sanayi Bölgesi’nde Arsan Kauçuk fabrikasında çalışan bir işçiyim. Şimdi çalıştığım fabrikaya girmeden önce en az 6-7 fabrika ve işyerinde çalıştım. İşçi arkadaşlarımın parmaklarının koptuğuna, kaslarının ezildiğine, akciğerlerinin ağır hasar gördüğüne, ileri derecede tüberküloz olmalarına, bel fıtığı ameliyatı sonrası sakat kalmalarına, ortopedik özürlü olmalarına hatta kanser olmalarına tanıklık ettim.

    Kauçuk hamuru hazırlanırken, preste kalıp haline getirilirken işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri hiçe sayılıyor. Buna bir de üç vardiya ağır çalışma koşulları ve zorunlu mesailerde eklenince olmayan sosyal hayatımızla birlikte hayatımız kararıyor. Adeta yaşayan ölü haline geliyoruz. Kullandığımız eldivenler, beş para etmeyen bezden maskelerin hepsi göstermeliktir. Sürekli kanserojen maddelerle temas halindeyiz. Bu sadece benim çalıştığım fabrikaya has bir şey değil.

    Ümraniye OSB’de neredeyse tüm fabrikalarda bu durum mevcuttur. Patronlar maliyetten kaçmak için bizim hayatımızı karartıp ölümümüze davetiye çıkarıyorlar. İnsan hayatının bu kadar ucuz olduğu bir başka ülke var mı?  Varsa ben hakikaten bilmiyorum. Artık televizyon izlemek istemiyorum. Her gün bir madende, bir sanayi sitesinde, bir fabrikada kaç işçinin öldüğünü duymak ve seyretmek istemiyorum. Azıcık vicdanı olan bir insan bu durumlar karşısında bir şeyler yapmak ister. Biz işçiler olarak kendi aramızda çok konuşuyoruz. Acaba biz bu durumu yaşasaydık ne yapardık. Bizim ailelerimiz, çocuklarımız ne yapardı. Bu soruya çok net cevap veremiyorum. Çünkü işçiler, onların aileleri örgütlü olmaz, hesap soracak sendikalarla birlikte davranmazlarsa, halkı harekete geçiremezlerse Ermenek’teki gibi, Soma’daki gibi oyuna gelir birkaç bin lira tazminatla hayatımızın toprak altında geçmesine istemeseler de seyirci kalırlar. İşte kötü olan budur. Bu durum benim kanıma dokunuyor.

    Karaman- Ermenek’te 18 işçi toprağın altında çamurda boğuldu. Ya da zift gibi suyun içinde öldürüldü. Hükümetin üç bakanı pişkin pişkin hâlâ şu kadar çamur şu kadar su boşalttık veya çıkardık diye insanın karşısına çıkıyorlar. Hiç utanma duygusu yok mu bunlarda diye insanın bağırası geliyor. O da yetmezmiş gibi 25 kişilik bir araca 45 tarım işçisi konularak ölüme gönderiliyor. Bu da normal trafik kazası olarak sunuluyor. Acı gözyaşı hep bize mi? Bu kahrolası dünyanın yükünü çeken işçiler, bizim gibi çalışan namuslu insanlar değil mi?

    Peki ya sendikalara ne demeli. OSB’de en az 8 büyük fabrika sendikalı. Biz daha sendikaların gelip bir denetim yaptıklarını görmedik. İşçileri örgütlemek için bir çabalarına rastlamadık. Hal böyle olunca patronlar istediklerini yapıyorlar. Hatta özel hastanelerle anlaşarak iş kazalarını gizliyorlar, el altında cüzi tazminat ödemeleriyle işlerini hallediyorlar. Son günlerde OSB’ye 300’e yakın Suriyeli işçi getirip istihdam ettiler. Yarın öbür gün biz bir de bu kardeşlerimizle düşman olacağız. Hiç fabrika deneyimi olmayan bu kardeşlerimiz belki de hayatlarından olacaklar. Parmaklarından, kollarından olacaklar. Şu anda DES, KADOSAN ve OSB’de resmi kayıt altında olan 150 fabrikada 40 bin kişi çalışıyor. Halbuki 2 bin 250 işyeri var. En az bir 30 bin kayıt dışı çalışıyor. KADOSAN’da çalışan 15-16 yaşında gencecik işçi çocuklar 25 yaşına geldiklerinde 40-50 yaşında görünüyorlar. Bunun sorumlusu kim? Sorumlusu onları çalıştıran patronlar ve buna göz yuman patronlara arka çıkan AKP’dir. Bu çocuklar kimyasallar içeren boya, tiner, motorin, cila, parlatıcı maddelerle iç içeler. Maskesizdirler. 10 liralık eldiven onlara çok görülür. Hükümet de, patronlar da bu ölümlerin sorumlusudur. Tek şey kalıyor. Örgütlenmek, örgütlenmek.

    Bölgemizde KADOSAN çıkışı P blokta TMMOB’nin, Ümraniye Makina Mühendisleri Odası Temsilciliği  var. Onların doğrudan içinde yer aldığı işçi sağlığı ve işyeri komitelerinin kurulmasının tam zamanı. Tüm DES, KADOSAN, OSB işçilerini büyük bir kampanyayla bu komitelerin kurulması için göreve çağırıyorum. İş başa düşmüştür. Önemli olan bizim bunu yapmamızdır. Sağır sultanları oynayan sendikalardan bir şey beklemeyelim. Yeni Ermenekler, Somalar, Ispartalar, Zonguldaklar, Torunlar istemiyorsak elimizi vicdanımıza kayalım canla başla çalışalım.

    Arsan Kauçuk’ta çalışan bir işçi

    Bu mektup 5 Kasım tarihli Evrensel Gazetesi’nde yayınlanmıştır.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Yunanistan’da üretici köylü direnişi büyüyor: Havaalanları, limanlar, sınırlar ve otobanlar felç

    11 Aralık 2025

    İşçi kıyımına karşı Divriği’de “Büyük Madenci Yürüyüşü”

    10 Aralık 2025

    İzmir’de belediye işçileri sokakta: “Havuz sistemi kalksın, alacaklarımız ödensin”

    9 Aralık 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Mehmet Murat Yıldırım

    “Bir masa örtüsü, bir saat ve 162 gün”: Tunç Soyer’in hücreden gelen sesi

    Tolga Güney

    Emperyalizm işbirlikçiliğinden, ‘garantör’lüğe Kıbrıs’ta Türkiye 

    Halit Elçi

    CHP: Dost mu, düşman mı?

    Elif Gamze Bozo

    AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Ümit Akçay

    Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

    Fehim Taştekin

    Stratejik illüzyon!

    Ümit Akçay

    Bağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı

    Özgür Müftüoğlu

    Asgari ücret, gıda fiyatları ve açlık sorunu

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Yunanistan’da üretici köylü direnişi büyüyor: Havaalanları, limanlar, sınırlar ve otobanlar felç

    11 Aralık 2025

    İşçi kıyımına karşı Divriği’de “Büyük Madenci Yürüyüşü”

    10 Aralık 2025

    İzmir’de belediye işçileri sokakta: “Havuz sistemi kalksın, alacaklarımız ödensin”

    9 Aralık 2025
    KADIN

    İsviçre Parlamentosu’nun “kadın düşmanı” kararına karşı kadınlar parlamentoyu kuşattı

    10 Aralık 2025

    Serap Avcı meşru müdafaadan beraat etti

    10 Aralık 2025

    Brezilya’da On Binlerce Kadın Şiddete Karşı Sokakları Doldurdu

    9 Aralık 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.