Cumhurbaşkanı Erdoğan G20 dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, FETÖ’den ihraç edilenleri kriptoların seçtiği sorusuna “At izi it izine karıştı, FETÖ’cü diye ihraç edilenlerin bu işle hiç ilgisi yok. Ama artık o insana yaftayı yapıştırıyorlar” dedi.
Erdoğan, G-20 Zirvesi’ne katıldığı Çin’den Ankara’ya dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlarken, ABD BaşkanıBarack Obama’yla görüşmelerini anlattı. Erdoğan, Suriye’yle ilgili konuşmalarını, “Obama, özellikle Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor. Bizim açımızdan bir sıkıntı olmayacağını belirttik. ‘Askerlerimiz bir araya gelsinler, ne gerekiyorsa bu yapılır’ dedik” diye aktardı.
Hürriyet yazarı Vahap Munyar'ın aktarımına göre, Erdoğan’ın açıklamalarından bazıları şöyle:
At izi it izine karıştı
FETÖ ile mücadele çerçevesinde ihraç edilenleri kriptoların seçtiği, asıl kriptoların ise halen görevde durduğu, yanlış insanların gönderildiği söyleniyor…
Bunu söyleyenler kendilerine göre doğru da söyleyebilirler. Ama şu var ki at izi, it izine karışmış vaziyette. “Ben bir şey atayım da nasılsa tutar” diyenler var. Bazıları böyle yapıyor. Özellikle yazılı ve görsel medya dünyasında bu çok var. Bazen fırsat bulduğumda TV’leri izliyorum. Öyle yorumlar yapıyorlar ki suçladıkları o insanın bu işle hiç alakası yok. Ama o insana o yaftayı yapıştırıyor. Bunlar doğru şeyler değil. Bu tür yanlışlıklardan uzak durmak lazım.
"Obama Rakka'da beraber bir şeyler yapalım diyor"
Türk askerinin Rakka’ya doğru gitmesi söz konusu mu? Ayrıca 15 Temmuz öncesindeTSK’nın Suriye’ye girme konusunda isteksiz olduğu söylentileri var. TSK’daki FETÖ unsurları mı direniyordu?
Bunu, bölgedeki koalisyon güçleri ile olan hassasiyetler başta olmak üzere bölgesel faktörlere bağlamak daha doğru olur. Acımasız bazı hadiseleri yaşadık. Mesela bu Gaziantep’teki kına gecesine saldırı, fitili ateşleyen bir hadise olmuştur.
Türkiye’nin Rakka konusunda bir rolü olacak mı?
Bu, ABD ile görüştüğümüz konulardan biri. Neler yapılabileceği, görüşmeler neticesinde netleşecek. Orası ABD’nin tutumuna bağlı. Ancak, biz artık bölgede var olduğumuzu göstermek durumundayız. Eğer geri adım atarsak, oralara işte DAİŞ gibi, PKK gibi, PYD gibi, YPG gibi terör örgütleri yerleşir. Benzer riskler Irak için de söz konusu. Orada da PKK kendine yer edinmeye çalışıyor.
Vize serbestisi
AB ile vize konusunda bir ilerleme var mı? Uzun süre sonra Merkel’in tutumuyla ilgili olumlu ifadeler kullandınız…
Merkel, tutumunu bayağı gözden geçirmiş. Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Junker’le yaptığımız görüşmede de onların çok daha olumlu noktaya geldiklerini gördüm. Mesela onlar, “1 Ekim’de şöyle şöyle yapsak da daha sonraya diğerlerini yetiştirsek” dedi. Biz de, “Bunu yapacaksanız 1 Ekim itibari ile vize işini eşzamanlı olarak yapacağız. Geri kabul anlaşması ile bunu yapacağız diyorsanız, onu yapacağız” dedik. Merkel ile Gümrük Birliği’nin upgrade edilmesini de konuştuk. Merkel, bunun problem olmayacağı kanaatinde. AB Bakanımız, Dışişleri Bakanımız konuyu yakın takip ediyor. Vize muafiyeti ve geri kabulle alakalı yakın markajdalar. Bu iş, biraz sarksa bile bu yıl içinde biter diye düşünüyorum. Bu arada Sayın Merkel’in mülteci sorununa daha olumlu yaklaştığını açıkça söyleyebilirim.