19 yaşındaki Yurdagül Başaran’a 1972 yılında Adana’da, polis Burhan Güven tecavüz etti. Olayın ardından bir iş imkanı çıkınca Almanya’ya gitti Yurdagül Başaran. Yurdagül Başaran bir oğlan çocuk doğurdu Almanya’da. Çocuğunun ismini de “Kader” koydu.
Kader Dedeyi Adana’lı. Hamal pazarında günlük işler yapıyor Kader Dedeyi.
Uzun yıllar boyunca annesine tecavüz eden babasını mahkum ettirmek için uğraş veren bir oğlun, Kader’in trajik öyküsü anlatılıyor bu haberde. Kader Dedeyi’nin öyküsü şöyle:
Nene ve dedesini yıllarca annesi bildi
Kader Dedeyi yıllarca nene ile dedesini anne ve babası, annesini de ablası bildi. Kendi ifadesiyle ablası bildiği annesi “hep uzak dururdu” ondan. Utanarak bakardı ona, bunu hep hissederdi Kader.
Kafasındaki soru işaretlerinin peşine düştü Kader ve nenesi gerçek annesinin abla olarak bildiği Yurdagül Başaran olduğunu söyledi ona. Bunu öğrenince çok üzüldüğünü söylüyor Kader.
Bir gün Almanya’dan geldiğinde annesi “gerçek annemin sen olduğunu öğrendim, nenem söyledi” deyivermiş Kader. “Neden beni yalnız bıraktın, neden beni hiç yanına almadın, neden beni hiç sevmedin” diye sormuş Kader annesine. “Başımdan öyle şeyler geçti ki sana anlatmaya utanıyorum” demiş annesi Kader’e ve “sana bir gün anlatacağım” diye söz vermiş.
“Ölürsen senin mezarını açtıracağım”
2014 yılında annesi Almanya’dan geldiğinde gerçeği öğreniyor artık Kader ve ardından mahkum ettirmek için biyolojik babası Burhan Güven’in peşini düşüyor. Uzun zaman hiçbir sonuç alamıyor Kader, ta ki Adana’dan bir akrabası ona bir telefon numarası ulaştırıncaya kadar. Ardından biyolojik babasıyla buluşuyor, onun yüzüne tecavüzcü olduğunu haykırırken DNA testine girmesini talep ediyor ondan. Kabul etmiyor Burhan Güven. Bunun üzerine ona şunları söylüyor: “Eğer ölürsen senin mezarını açtıracağım, yine de senin DNA’ı yaptıracağım.”
Ardından önce Burhan Güven, sonra anne Yurdagül Başaran hayatını kaybediyor.
Burhan Güven yüzde 99.99 biyolojik baba
Avukatlarıyla davanın peşine düşüyor Kader. Nihayetinde Burhan Güven’in mezarı açılıyor, örnek alınıyor ve DNA testi yapılıyor. Sonuç: Burhan Güven’in Kader’in yüzde 99.99 biyolojik babası olduğu ortaya çıkıyor. Ardından Burhan Güven’in kendisi de polis olan oğlu Ali Rıza Güven’e de DNA testi yapılıyor. Onun da Kader’in biyolojik kardeşi olduğu ortaya çıkıyor.
“Tecavüzcüler ceza almadan tecavüz mağduru ceza aldı.”
Burhan Güven’in ve ailenin avukatı Sunay Vural yargılama devam ederken DNA testinin yüzde 99.99 değil yüzde 100 olması gerektiği iddiasıyla davanın reddini talep etmiş. Bu kızdırmış Kader’i. Sosyal medya hesabından, kendi ifadesiyle “bir takım yazılar yazmış”. Bunun üzerine Avukat Sunay Vural hakaret davası açmış Kader’e. 25 Kasım Perşembe günü İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü hakaret davası. Kader hakaretten 1750 TL para cezasına çarptırıldı.
“Tecavüzcüler ceza almadan tecavüz mağduru ceza aldı.” diyor Kader ve ekliyor: “Tecavüz davasına bakan avukat kendisi bu davaya baktığı için hakaret görmedi ama ben kendisine tecavüz sevici bir avukat dediğim için ceza aldım. Enteresan bir hukuk sistemimiz var.”
Kader’in öyküsünü onun ağzından dinleyelim:
“Çok uzun bir zamana dayalıydı bu tecavüz davasını öğrenmem ya da annemin tecavüze uğraması. Beni nenem ve dedem büyüttü, onları öz annem ve babam olarak biliyordum. Biz 8 kardeştik, 8 kardeşten bir tanesini ablam olarak bana söylemişlerdi. O kendisi 19 yaşında Almanya’ya gitti ben o her döndüğünde ona abla derdim. Yıllar sonra onun gerçek annem olduğunu öğrendim. Beni yetiştirenlerin de annemle babam değil de nenemle dedem olduğunu öğrendim. Tabi bunu öğrenince çok üzüldüm çünkü kendisini ablam olarak biliyordum. Kendisiyle de çok fazla yan yana gelme durumumuz yoktu. Nedenleri, niçinleri elbette ki var ama benden hep uzak dururdu. Utanarak bakardı bana, ben bunu hissederdim.
Hal böyle olunca bir gün Almanya’dan geldiğinde “gerçek annemin sen olduğunu öğrendim, nenem söyledi” dedim . “Evet” dedi…
Neden beni hiç sevmedin?
“Neden beni yalnız bıraktın, neden beni hiç yanına almadın, neden beni hiç sevmedin” diye sordum.
“Başımdan öyle şeyler geçti ki sana anlatmaya utanıyorum” dedi. “Seni Almanya’da dünyaya getirip annemlere yolladım, onlar da seni nüfuslarına aldılar” dedi.
“Nedenleri neydi” diye sordum, “Neydi beni senden uzak tutan” dedim.
Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü
“Bir gün sana anlatacağım” dedi. Yıllar sonra annem yine gelmişti, bu sefer uzun uzun konuşma fırsatı bulduk. Kendisi bana 1972 yılında tecavüze uğradığını, tecavüz edenin bir polis memuru olduğunu, isminin de Burhan Güven olduğunu söyledi. Böyle olunca başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Ne olduğunu başlarda kavrayamadım ama bir tecavüz çocuğu olarak doğmanın ne kadar zor bir şey olduğunu o anda öğrenmiştim.
Annem bana 19 yaşındayken kendisine bir polisin tecavüz ettiğini, kendisinin de iş olanağı çıkıp Almanya’ya gitmesinden sonra orada hamile olduğunu anladığını ve beni doğurduktan sonra nenemle dedeme bıraktığını söyledi.
Devlet görevlilerinin tecavüz etmeyeceği söyleniyordu
2014 civarındaydı bu konuşmamız. Bu konuda neler yapabileceğimi düşündüm. Bütün kimlik bilgilerini aramaya başladım. Çünkü tecavüz eden bir polisti, kamuoyunda da devlet görevlilerinin tecavüz etmeyeceği söyleniyordu. Bunun da bir yalan olduğunu ortaya çıkarmak için Burhan Güven’i aramaya başladım.
Kendisinin bir tecavüzcü olduğunu suratına söyledim
Yıllarca aradım kendisini ama herhangi bir iz bulamadım. Ta ki Adana’dan bir tane akrabamız bana bir telefon numarası ulaştırdı. O telefon numarasını aradıktan sonra telefon numarasına Burhan Güven düştü. Kendisiyle görüşme talep ettim, kabul etti. Yan yana geldik ve durumu en ince ayrıntısına kadar anlattım. Kendisinin bir tecavüzcü olduğunu suratına söyledim. Bunu söylediğimde panik oldu, ne yapacağını şaşırdı. Hem kendisinin eski bir polis olduğunu, oğlunun da polis olduğunu, kızının da avukat olduğunu, işte bu durum duyulursa çevresinde çok büyük sıkıntılar yaşayacağını anlatmanın derdine düştü. Kendisi ile DNA testine girmeyi istedim ve kabul etmedi; ama kendisine şunu söyledim: Eğer dedim ölürsen senin mezarını açtıracağım, yine de senin DNA’nı yaptıracağım ve tecavüzcü olduğunu ortaya çıkartacağım dedim. Böyle de oldu. Vefat etti. Tabi bu arada annem de vefat etti.
Yüzde 99.99 biyolojik babam olarak çıktı
Hal böyle olunca avukatım Funda Sadık ve Ahmet Alp’le beraber bu davanı peşine düştük. Avukatım maddi manevi her türlü desteği bana sundu. Burhan Güven’in mezarını açtırdık. Kemikleri Adli Tıp’ta DNA testine girdi. Yüzde 99.99 biyolojik babam olarak çıktı. Onun haricinde Burhan Güven’in bir oğlu var, polis. İsmi Ali Rıza Güven. Kendisiyle de DNA testine girdik. Yine biyolojik kardeş olarak çıktı.
Şu anda bu davanın peşindeyim
10. Aile Mahkemesi Bakırköy’de dava görüldü. DNA testleri sonucunda Burhan Güven’in benim biyolojik babam olduğu ve aynı zamanda tecavüzcü olduğu ortaya çıktı. Tabi çocukları davayı istinafa götürdüler, dava istinafta karar bekliyor. Kararın çıkmasını bekliyorum. Yargılama böyle devam ederken kendilerinin avukatı olan Sunay Vural bu davanın toptan reddini isteyerek DNA testinin yüzde 99 değil yüzde yüz olması gerektiğini söyleyerek davanın reddini istedi.
Tecavüzcüler ceza almadan tecavüz mağduru ceza aldı
Durum böyle olunca ben de sosyal medyadan Sunay Vural’a bir takım yazılar yazdım. Sunay Vural da bu yazdıklarımdan suç duyurusunda bulunarak benim hakkımda hakaret davası açtı. Bugün burada hakaret davası görüldü. 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde. 1750 TL para cezası aldım.
Tecavüzcüler ceza almadan tecavüz mağduru ceza aldı. Tecavüz davasına bakan avukat kendisi bu davaya baktığı için hakaret görmedi ama ben kendisine tecavüz sevici bir avukat dediğim için ceza aldım. Enteresan bir hukuk sistemimiz var. Kimse kimseyi gerçekten dinlemiyor. Sosyal yaşantıda tecavüzün, tacizin nasıl bir insanlık suçu olduğunu hepimiz biliyoruz. 50 yıllık bir tecavüz davasının peşindeyim. Bunu yapan bir polis. Elbette geri adım atmayacağım, elbette bu davanın bedeli ne olursa olsun peşine düşeceğim. Mevkii ve makamları ne olursa olsun bunu kamuoyuyla paylaşacağım. Kendilerini ifşa edeceğim.
Ben bu ahlaksızlığı tüm kamuoyuyla paylaşmak istedim
Hayatım boyunca sosyal düşüncelerin sahibi oldum. Devrimci düşüncelerim benim her türlü haksızlığa, ahlaksızlığa karşı gelmemi sağlıyor. Bu bir ahlaksızlıktı,. Bu nedenle bu röportajı veriyorum. Yalnız dediğim gibi, tecavüzcüler ceza almadan ya da bedel ödemeden tecavüz mağdurları ceza aldı.
Tabi bu konuda herhangi bir geri adım atmak yok. Annemin şerefi, haysiyeti, onuru için ceza almaktan onur ve şeref duyarım. Ben onun oğluyum, annem öldü gitti, ama onun oğlu onun haysiyetini, şerefini korumak için yollara düştü. Annem zavallı bir kadındı ama ben bir zavallı değilim. Sonuna kadar bu işin peşinden gideceğim. Hepinizden de desteklerinizin gelmesini bekliyorum.”