AKP hükümetinin hazırladığı “İç Güvenlik Paketi”ne ilişkin tartışmalar sürerken, İzmir’de ‘dur’ ihtarına uymadığı iddiasıyla aracının içerisinde polis tarafından vurularak öldürülen Baran Tursun adına kurulan Baran Tursun Vakfı, 2007 yılından bu yana gerçekleşen yetkili polis cinayeti sayısının 183 olduğunu hatırlattı. Vakıf, “Polisin öngörüsü, makul şüphesi ve taktiri sonucunda 183 kişi öldü” diye belirtti.
Haber Merkezi – “İç Güvenlik Paketi”yle ilgili tartışmalar sürerken 2559 sayısı Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu’nunda Haziran 2007’de yapılan değişiklikle birlikte polise “kendi öngörüsü ve taktiri ile zor ve silah kullanma” serbestisi getirildiğini hatırlatan Baran Tursun Vakfı, “Polis yasası, bir asayiş yasasından öte, toplumla mücadele yasası olarak hayatımıza girdiği malumunuzdur” diye belirtti.
Vakıf Başkanı Mehmet Tursun, 2007 yılında yapılan değişiklikle polise aslında silah kullanma değil öldürme serbestisi getirildiğini kaydetti, “Zira kanunun yürürlüğe girdiği 2007 yılından bugüne dek, polisin öngörüsü veya soyut kavramlara dayalı makul şüphesi sonucu 183 kişinin yaşam hakları ihlal edilmiştir. ‘Devleti korumak ve kollamak’ adına işlenen bu cinayetler, insan hakları ve hukuk ihlalleri, devletin bekasının her şeyin önüne geçtiği Türkiye’de olağandan sayılmaktadır” yorumunda bulundu.
Devletin bekası uğruna, bireylerin hak ve özgürlüklerini askıya alan kanunlardan birisi olan PVSK’nın, uluslararası standartlar göz önüne alınmaksızın düzenlenmesi sonucunda, birkaç yıl içerisinde aralarında bebeklerin, çocukların ve yetişkinlerin de olduğu yüzlerce kişinin ölümünden polis sorumlu tutularak yargılanmış, sembolik veya “erteli cezalara” çarptırılmıştır. Öldürme olaylarına karışan polislerin çoğu görevlerine halen devam etmektedirler.
Faili polis olan cinayetlerde yargı açıkça taraf olduğunu belirten Tursun, “Yargının bu tarafgir müsamahası sonucunda, polisin öldürme gücü artmış, hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği kadar yükselmiş ve seri cinayetler haline dönüşmesi teşvik edilmiştir” diye kaydetti. Tursun, polisin yetkisinin kısıtlanması gerektiğini kaydetti.