Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Bartın’da işçi servisi devrildi: 1 ölü, 19 yaralı

    25 Ekim 2025

    Kartalkaya Katliamı davasında üçüncü perde: 78 kişinin ölümünden sorumlu tutulan 32 sanık yeniden hakim karşısında

    25 Ekim 2025

    Kadınlar 11. Yargı Paketi’ne karşı sokağa çıkıyor: “Meclise getirmeyi aklınızdan bile geçirmeyin”

    25 Ekim 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Siyasetin simülasyonu ve kimliğin krizi

      24 Ekim 2025

      Avrupa için göçmenler yük mü?

      23 Ekim 2025

      Roman halkına yönelik stigmatizasyon ve kolonyal gacoluk

      23 Ekim 2025

      Arjantin Ve Uruguay’daki Maraşlılar, Antepliler, Adanalılar

      23 Ekim 2025

      Bir davanın karanlığında ışık aramak: Ercüment Akdeniz’e özgürlük!

      22 Ekim 2025
    • Seçtiklerimiz

      İki devrimci müze soygunu: Kolombiya ve İrlanda

      24 Ekim 2025

      TBMM komisyonu, neden ekoloji örgütlerini dinlemedi?

      20 Ekim 2025

      Türkiye’de ekonomik planlama neden başarısız oldu?

      20 Ekim 2025

      Hakan Tosun cinayetinin anatomisi: Fosil faşizminin çıplak yüzü

      18 Ekim 2025

      Ilan Pappe: Filistinliler hâlâ etnik temizlik ve soykırımla karşı karşıya

      16 Ekim 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Ilan Pappe: Filistinliler hâlâ etnik temizlik ve soykırımla karşı karşıya

      16 Ekim 2025

      ‘Kadıköy Kültür Evi hem nefes aldığımız hem de birlikte söz kurduğumuz bir yer’

      10 Ekim 2025

      Herkes için Onurlu Bir Barış

      5 Ekim 2025

      Beyza Üstün: Sadece halklar değil tüm canlılar, ekosistemler özgür olmalı

      1 Ekim 2025

      David Adler: İsrail ablukasının normalleştirilmesine direnmeliyiz

      28 Eylül 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Marx’tan seçim yorumları – Korkut Boratav

    Marx’tan seçim yorumları – Korkut Boratav

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Türkiye’den değil, 166 yıl önce Fransa’da yapılan seçimlerden söz edeceğim.

    Hatırlatalım: Şubat 1848 devrimi, Kral Louis Philippe’i devirir; İkinci Cumhuriyet’i kurar; (kadınları kapsamayan) genel oy hakkı kabul edilir. Nisan sonrasında Ulusal Meclis seçimleri yapılır. Napoleon’un ihtiraslı, iddialı yeğeni Louis Bonaparte sürgünden döner; Meclis’e seçilir. Meclise burjuva partileri egemen olur. Şubat devriminin işçi sınıfına getirdiği kazanımların tasfiyesi başlatılır.

    Paris işçileri Haziran’da ayaklanır. Ayaklanma binlerce kişi öldürülerek bastırılır. 10 Aralık 1848’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır. Paris işçilerinin katili General Cavaignac, aday olacak; oyların yüzde 74’ünü kazanan Louis Bonaparte karşısında ağır bir yenilgiye uğrayacaktır.

    ***

    Karl Marx 1848-1851 yıllarını Louis Bonaparte’ın 18. Brumaire’i başlıklı yapıtında inceledi. Ben de bu yazıda, Marx’ın bu dönemdeki seçimlere ilişkin yorumlarından aktarmalar yapacağım. Konuyu kavramak için elbette özgün yapıt okunmalıdır. Ayrıca bu yapıtın ve dönemin mükemmel bir çözümlemesini, Cem Eroğul arkadaşımız Marksist Klasikleri Okuma Kılavuzu (Yordam Kitap) başlıklı derlemede yapmıştır.

    Marx önce Ulusal Meclis seçimlerini yorumluyor: “Paris proletaryası [Şubat devrimi ile] açılan geniş ufukların ve toplumsal… tartışmaların keyfini çıkarırken, toplumun güç odakları bir araya geldi; durum muhasebesi yaptı ve ulusun, köylülüğün, küçük burjuvazinin saflarından hiç beklemediği bir destekle karşılaştı… [Seçimler sonunda] toplanan Ulusal Meclis de ulusu temsil ediyordu ve Şubat… devriminim sonuçlarını burjuva boyutlarına dönüştürmeyi üstlenecekti. Paris proletaryası derhal kavradı ki Ulusal Meclis, ulusun ruhunu [içeren]… bütüncül yapısı [ile] proletaryayı tehdit ediyordu. Bu yüzden öğelerine ayrışmalı; dağıtılmalıydı.”

    Marx, genel oy hakkının işçi sınıfının temel bir kazanımı olduğunu elbette biliyordu. Ama, sonuçlar, sınıfların sayısal ağırlıklarından çok, ekonomik güce, örgütlenmeye bağlıdır. Sınıfsal tavırlar da, sonuçlara göre oluşmalıdır. Temsilî demokrasinin kayıtsız-şartsız sineye çekilmesi söz konusu değildir.

    Nitekim, 1848’deki ilk seçim, “bir burjuva cumhuriyetinin oluşumu, kuruluşu” sonucunu verdiği için, proletarya tarafından reddedilmiş; Haziran ayaklanmasını tetiklemiştir. Mart 1850’deki yerel seçimlerde ise (Marx’ın sözleriyle), “Paris, sadece sosyal demokrat adayları seçince;…[yani] genel oy, burjuvazinin hegemonyasına karşı sonuç verince, burjuvazinin [Ulusal Meclis’in] yanıtı, genel oy’u 15 Mayıs 1850’de yasa-dışı kılmak oldu.”

    ***

    Gelelim Louis Bonaparte’ı Cumhurbaşkanlığı’na getiren; İmparatorluk yolunu da açan Aralık 1848 seçimlerine…

    Marx için Louis Bonaparte’ın seçim zaferi, “ulusun tüm diğer sınıflarına karşı köylülerin tepkisidir… Bonaparte da bir sınıfı, Fransız toplumunun en kalabalık sınıfını; küçük toprak sahibi köylüleri temsil etmektedir.”

    “Köylü ailesi,…toplumla ilişki kurmaktan çok, doğayla değiş-tokuş yaparak geçinir. Tarla, köylü ve aile; onun yanında bir başka tarla, bir başka köylü ve bir başka aile… Onları diğer sınıflardan ayıran; bu sınıflarla düşmanca karşı karşıya getiren iktisadi varlık koşulları açısından bir sınıf oluştururlar… Çıkarlarının diğerleri ile çatışması, kendi aralarında hiçbir birliktelik, ulusal bağ, siyasal örgütlenme yaratmadığı ölçüde bir sınıf oluşturamazlar. Kendilerini temsil edemezler; temsil edilmek zorundadırlar. Temsilcileri, aynı zamanda onların efendisidir.”

    Köylülüğün burada vurgulanan kendiliğinden sınıf konumuna mahkûmiyeti, Marx’a göre Fransa’nın 22 yıl boyunca Louis Bonaparte’a teslim olmasının ilk adımını belirlemiştir.

    ***

    “Ulus’un iradesi”, Cumhurbaşkanı’nı adım adım İmparatorluk’a taşıdı. Meclis’in desteğini alarak Aralık 1851’de (III. Napoleon unvanı ile) İmparator oldu. Marx özetliyor: “Bonaparte, parlamentoya dayanarak anayasayı yırttı. Anayasaya dayanarak da parlamentoyu dağıttı.” “Millî irade” elbette unutulamazdı. Bir yıl sonra da İmparatorluk bir halkoylaması (7,4 milyon “evet”; 0,6 milyon “hayır” oyu) ile onaylandı. İmparator, sermayenin tüm hiziplerini kapsayan Düzen Partisi ile uyum sağladı. Savaş tutkunuydu. Solu, sosyalistleri ezmeye öncelik verdi.

    Bu dönemin başlangıcını Marx betimliyor: “Paris’in lümpen-proletaryası, Bonapartist ajanlar tarafından… gizli şubelerde örgütlendirilir… Bonaparte, bütün sınıfların dışkısından, ayaktakımından oluşan bu lümpen-proletaryanın şefidir; gerçek kimliği budur.”

    Marx’ın sözleriyle, “kahraman rolü oyna[yan] sıradan, gülünç bir kişi; … dışarıdan pompalanmış bir maceraperest” olan Louis Bonaparte’ın son macerası Prusya savaşıdır. Eylül 1870’te 80000 askeri ile Almanlara teslim oldu. İki yıl tutsaklıktan sonra İngiltere’ye yollandı. Bir yıl içinde öldü.

    ***

    Bu yazıyı, 30 Mart yerel seçimleri vesilesiyle SOL için kaleme almıştım. Bugün daha da geçerli olduğunu düşündüğüm için tekrar yayımlanmasını düşündüm.

    Eskiler, “teşbihte hata olmaz” derlerdi. Bu nedenle tarihsel benzetmelerden keyif alırız.

    İsteyenler de Louis Bonaparte ile R.T. Erdoğan arasında, seçim zaferleri, sınıf destekleri, ayaktakımı bağlantıları benzerliklerini serbestçe arayabilir.

    Esasen 10 Ağustos (bazılarının sandığı gibi) bir seçim değil, III. Napoleon’unki gibi bir halkoylaması idi. Yine de beterin beteri var: Louis Bonaparte yüzde 92 oyla kazanmıştı; bizimki yüzde 52. (SOL)

    korkutboratav

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    KKTC seçimleri: Tufan Erhürman, seçimde açık farkla önde

    19 Ekim 2025

    YSK, Ersin Tatar hakkında soruşturma başlatılmasına karar verdi

    19 Ekim 2025

    Kurtderesi Direnişi’ne polis saldırısı: Bahçelere el koyma girişimine direnen köylüler gözaltına alındı

    16 Ekim 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Ercan Jan Aktaş

    Siyasetin simülasyonu ve kimliğin krizi

    Tuncay Yılmaz

    Avrupa için göçmenler yük mü?

    Siyasi Haber

    Roman halkına yönelik stigmatizasyon ve kolonyal gacoluk

    Kadir Akın

    Arjantin Ve Uruguay’daki Maraşlılar, Antepliler, Adanalılar

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Siyasi Haber

    İki devrimci müze soygunu: Kolombiya ve İrlanda

    Mehmet Horuş

    TBMM komisyonu, neden ekoloji örgütlerini dinlemedi?

    Ümit Akçay

    Türkiye’de ekonomik planlama neden başarısız oldu?

    Şebnem Oğuz

    Hakan Tosun cinayetinin anatomisi: Fosil faşizminin çıplak yüzü

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Çiğli Belediyesi’nde memurlar iş bıraktı: “Toplu sözleşme hakkımıza sahip çıkıyoruz”

    24 Ekim 2025

    Tapaten işçilerine araçlı saldırı: “İnsan canına kast var”

    23 Ekim 2025

    SES İstanbul Şubeleri: “Promosyon ihalesi emekçilerin değil, bankaların çıkarına göre kurgulandı”

    23 Ekim 2025
    KADIN

    Kadınlar 11. Yargı Paketi’ne karşı sokağa çıkıyor: “Meclise getirmeyi aklınızdan bile geçirmeyin”

    25 Ekim 2025

    Maraş’ta erkek şiddeti: İki kadın öldürüldü, bir kadın ağır yaralı

    23 Ekim 2025

    Ercan Jan Aktaş: “Pınar Selek’siz barış olmaz”

    20 Ekim 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.