Letonya Parlamentosu (Saeima), kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetle mücadelede uluslararası standartları belirleyen İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme tasarısını onayladı. Tasarının Cumhurbaşkanı Edgars Rinkēvičs tarafından imzalanması halinde Letonya, Türkiye’den sonra sözleşmeden ayrılan ikinci ülke, aynı zamanda ilk Avrupa Birliği üyesi devlet olacak.
Karar, ülkede büyük tepki çekti. Binlerce kadın, “Popülizm yıkar, sözleşme korur” ve “Kadın dövmek bizim değerimiz değil” sloganlarıyla sokaklara çıktı. İnsan hakları örgütleri, Letonya’nın çekilme kararıyla kadın hakları konusunda onlarca yıllık kazanımları tehlikeye attığını vurguladı.
Letonya’da İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik itirazlar, son iki yıldır giderek büyüyordu. Bir grup milletvekili, sözleşmenin “cinsiyet kavramını” yeniden tanımladığı gerekçesiyle “ulusal ve aile kimliğini tehdit ettiğini” savunurken; bir diğer grup, sözleşmenin “pratikte etkisiz” olduğunu öne sürdü. Çekilme önerisine iktidar koalisyonundaki Yeşiller ve Çiftçiler Birliği (ZZS) destek verirken, Yeni Birlik ve İlericiler partileri sert biçimde karşı çıktı.
Tasarının 23 Ekim’deki ilk oylamasında 52 milletvekili lehte oy kullandı. Oylama sonrası tasarı acil gündem maddesi olarak ele alındı ve 30 Ekim’de ikinci ve son oylama yapıldı.
Sokaklarda binlerce kadın: “Seviyorsan vurma!”
Karara tepki gösteren kadın örgütleri ve yurttaşlar, ülke genelinde protestolar düzenledi. Kamu girişimi platformu “ManaBalss.lv” üzerinden başlatılan “Letonya İstanbul Sözleşmesi’ne Katılmaya Devam Etmeli” kampanyası birkaç gün içinde 10 binden fazla imza topladı.
29 Ekim’de başkent Riga’da düzenlenen büyük protestoda yaklaşık 5 bin kişi sokaklara döküldü. Katılımcılar, “Letonya Rusya değildir”, “İstanbul Sözleşmesi’nden elinizi çekin” ve “Şiddete hayır!” pankartları taşıdı.
Centrs Marta adlı kadın örgütü temsilcisi Beate Jonite, “Siyasetçiler oy uğruna toplumu bölüyor. Bu alçakça ve kabul edilemez. En çok zarar görecek olan yine şiddet mağdurlarıdır.” dedi.
Hükümetten uyarı: “Demokrasi geriye gidiyor”
Başbakan Evika Siliņa (Yeni Birlik), eylemde yaptığı konuşmada “Aile içi şiddet çoğu zaman sessiz yaşanır. Biz sessiz kalmayacağız. Şiddetin kazanmaması için mücadele edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Kadın örgütleri ise Letonya’nın çekilme kararıyla, Avrupa’daki insan hakları standartlarından uzaklaşacağı uyarısında bulundu.
Centrs Marta’nın açıklamasında, “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek, demokrasi ve insan hakları ilkelerinden sapmak anlamına gelir. Devletin şiddete ve eşitsizliğe göz yummaya hazır olduğuna dair tehlikeli bir sinyaldir.” denildi.
Eğer Cumhurbaşkanı onaylarsa…
Cumhurbaşkanı Rinkēvičs’in önümüzdeki günlerde kararı imzalaması halinde Letonya, kadınların şiddetten korunması için Avrupa Konseyi çatısı altında hazırlanan sözleşmeden çekilen ilk AB ülkesi olacak.
Kararın yürürlüğe girmesi halinde ülke, Türkiye’nin 2021’de yaşadığı gibi uluslararası alanda yoğun eleştirilerle karşı karşıya kalacak.
