ODTÜ öğrencileri, 2017 yılında İ. Melih Gökçek döneminde ODTÜ ormanı katledilerek yapılan Bilkent yolu projesine mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı vermesine rağmen Mansur Yavaş’ın ODTÜ arazisini “kent suçları” mirasıyla yeniden ihaleye açmasına karşı herkesi ODTÜ ormanını savunmaya çağırdı.
ODTÜ öğrenci toplulukları, gençlik örgütleri ve birçok ekoloji derneğinin imzaladığı açıklamada Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Melih Gökçek’in 2017 yılında bir ağaç katliamından sonra yürütmesi durdurulan, ODTÜ ormanını ikiye bölen ve ekolojik katliam anlamına gelen yol projesinin geçtiğimiz günlerde Mansur Yavaş ve ABB tarafından yeniden ihaleye açılması sebebiyle yükselen kamuoyu tepkisi üzerine 1 Eylül 2021 tarihinde “BİLKENT ŞEHİR HASTANESİ – İNCEK BULVARI YOL BAĞLANTISI ÇALIŞMALARI hakkında kamuoyunda yer alan iddialar tamamen asılsızdır.” ifadesi ile başlayan bir basın açıklaması yayınladığı dile getirildi.
ABB’nin yapmış olduğu basın açıklamasında “ortak aklı önceleyen yönetim anlayışımız gereği taraflarla bir araya gelinip konu detaylıca anlatılacak ve birlikte değerlendirilecektir” ve “bir masa etrafında toplanıp ortak akıl ile karar verme süreci işletilecektir” ifadelerine yer verildiği belirtilen açıklamada “2 Temmuz 2019 tarihinde yürütmeyi durdurma kararına itiraz ederken, projeyi oy birliği ile meclisten geçirirken ve ihaleye açarken toplumu bilgilendirmek ve topluma danışmak aklına gelmeyen, bütün bu sürece ODTÜ’lüleri, tüm ısrarlarına rağmen kent inisiyatiflerini ve meslek odalarını dahil etmeyen Mansur Yavaş ve ABB’nin yükselen tepkiler sonrasında ortak akıldan ve katılımcı belediyecilikten bahsetmesi inandırıcı görünmemektedir.” denildi.
Açıklamanın devamı şu şekilde:
Demokrasi ile bağdaşmaz
2017 yılında ODTÜ’lülerin ve Ankaralıların büyük direnişi ile karşılaşmış ve bu direniş sayesinde yürütmesi durulmuş bir yol projesinin ihalesini canlı yayınlamanın nasıl olup katılımcı ve şeffaf belediyecilik zannedilebildiğine ve demokrasi ile bağdaşır bir şey olarak görülebildiğine aklımız ermemektedir.
Durum buyken, Mansur Yavaş ve ABB, yaptığı basın açıklamasında bizden yönetimin değişmesiyle birlikte yönetim anlayışının değiştiğinden emin olup yeni yönetime mutlak bir güven beslememizi beklediğini ifade etmektedir. Bu, önümüzde duran gerçeklerle bağdaşır bir tutum olmadığı gibi, demokrasi ile bağdaşır bir tutum da değildir. Toplumda yönetimin icraatlarına dair bir şüphe, hoşnutsuzluk ve itiraz söz konusu olduğunda hoşnutsuzluklarını dile getirip itiraz edenleri gereksiz bir güvensizliği yayan önyargılı kimseler ve “tık” popülizmi yapanlar olarak ilan edip itibarsızlaştırmaya kalkmak da yine demokratik tutumunun dışına düşmektedir.
“Mansur Yavaşı ve ABB yönetimini Kavaklık Direnişi’ne davet ediyoruz”
Mansur Yavaş ve ABB yönetimi, eski yönetim anlayışını devam ettirmediklerini iddia ediyorlar ve katılımcı belediyeciliği benimsediklerini ileri sürüyorlarsa, kendilerini bilgi taleplerini karşılamaya önem verdiklerini ifade ettikleri gençlerle, ODTÜ’lülerle, kent inisiyatifleri ve meslek odaları ile görüşmek ve şimdiye kadar katılımcılıktan fazlasıyla uzak ilerleyen bu süreç için özeleştiri verip katılımcı bir şekilde ilerleyecek yeni bir süreci başlatmak üzere bizim için dayatmacılığa ve ekolojik katliama karşı direnişin timsallerinden olan ODTÜ’deki Kavaklık direniş alanına davet ediyoruz.
Rant projesine karşı ODTÜ Ormanı’nı koruyalım
Baştan belirtmeliyiz ki, niyetimiz yolun yapımı için bir uzlaşma zemini aramak değildir. Bu yol ODTÜ’ye yeni bir saldırı niteliği taşımaktadır. Aynı, zamanda Ankara’nın sayılı yeşil alanlarından olan ODTÜ Ormanı’nın bir kez daha rant ve talana açılmak istenmesi tüm Ankaralılara saldırı niteliğindedir. ODTÜ Ormanının Ankara’nın trafik sorununu çözmek adı altında yıkıma uğratılması, daha önce yaşanan somut örneklerde görüldüğü üzere çözüm değildir. Ulaşım sorunun çözümü, toplumcu bir belediye anlayışı ile toplu taşımanın güçlendirilmesi, teşvik edilmesi ve ekolojik denge ile uyumlu ihtiyaçlara yönelik bir ulaşım stratejisinin geliştirilmesi ile mümkündür. Biz bu yolun yapımına kati bir şekilde karşı çıkıyor, ihalenin iptalini talep ediyoruz ve Mansur Yavaş ve ABB’yi de benimsediklerini ileri sürdükleri katılımcı belediyeciliğin gereği olarak hesap vermeye çağırıyoruz.
Tüm Ankaralıları rant ve talan projelerine karşı çıkmaya, ODTÜ Ormanı’nı korumaya çağırıyoruz.