Gezi eylemlerini ve Sarısülük ailesinin avukatlarını eleştiren mahkeme gerekçeli kararında, Şahbaz’ın olaylar sırasında imkanı varken geri çekilmediği ve ateş etmesini gerektirecek düzeyde bir tehlikenin bulunmadığı tespitine de yer verdi. Olaydan 13 ay sonra tutuklanan polis memuru Ahmet Şahbaz, “Olası kastla adam öldürmek” suçundan 7 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi verdiği tartışmalı kararının gerekçesini açıkladı. 146 sayfalık gerekçeli kararda mahkeme, özetle şu görüşlere yer verdi:
“Görüntülerin incelenmesinde Gezi Parkı olaylarıyla bağlantılı Ankara’da eylemler düzenlenmiş olması, eylemlerin hukuk düzenin gerektirdiği kurallar dışına çıkılarak gerçekleşmesi üzerine yasal çerçevede görevli bulunan polisler, kural dışı yapılan hareketlere ilişkin kendilerine düşen görevi yerine getirmeye çalışmışlardır. Her ne kadar katılan vekiller, vermiş oldukları detaylı beyanlarda eyleme katılan kişilerin hak ve hukuk arayışı içerisinde olduklarını, buna karış gelenlerin ise hukuka aykırı bir eylem içerisinde bulunduklarını belirtmiş iseler de demokratik ülkelerde hak ve hukukun çerçevesi belirlenmiştir.
EYLEMCİLERE ELEŞTİRİ
Mahkeme heyeti, Gezi direnişinin başlama sebebini, basit bir “ağaç kesilmesine karşı çıkma eylemi” olarak değerlendirilerek, polisin hukuka aykırı davranmadığını şu şekilde açıkladı : “Tüm Türkiye çapında eylemler düzenlenmiş olup, bu eylemelere katılanların hukuk çerçevesinde hareket ettikleri, önlemeye çalışan güvenlik güçlerinin ise hukuka aykırı hareket ettikleri değerlendirmesinin hatalı olduğu, anayasal bir düzen içerisinde demokratik yapıya sahip devletlerin, kuralları uygulanması ve devletin devamı için bir takım tedbirler alması demokrasinin gereğidir. Burada eylemlerin hukuk çerçevesinde gerçekleşmiş olması halinde herhangi bir şekilde müdahale olmayacağı açıktır. Eylemlere katılanların eylemlerin hukuka uygun olduğunu, güvenlik güçlerinin eylemlerinin ise hukuka aykırı olduğunu iddia etmek, hukuk kurallarını ihlal etmek anlamındadır. Bu şekilde bir anlayış, demokrasiyle yönetilen ülkelerin işleyiş ve kurallarına ters düşmektedir.”
“AVUKATLAR PROPAGANDA YAPTI”
Mahkeme, avukatları da eleştirmekten geri durmadı : “Anayasa ile bağımsız kılınmış olan mahkemeler aracı kullanılarak, demokratik yapıya ve yasalara aykırı anlayışların propaganda yapmak amacıyla mahkemelerde dile getirilmesi hukuk kurallarıyla bağdaşmamaktadır. Mahkemeler siyasi düşüncelerle kişilerin kendi anlayış ve düşüncelerine uygun bir platform olarak düşünülmemelidir. Mahkemeler siyasi düşüncelerin dava içerisinde aktarıldığı platformlar değildir.”
“ATEŞ ETMESİNE GEREK YOKTU”
“Sanığın geri çekilme imkanı varken geri çekilmeyerek silahını ateşlediği açıktır. Sanık Ahmet Şahbaz’ın olay anında bulunduğu alanda tabanca ile ateş etmesini gerektirecek düzeyde bir tehlikenin söz konusu olmadığı, olay anında aynı şartlar altında bulunan diğer görevli polis memurlarının böyle bir eyleme kalkışmadıkları, sanığın kendisinin de daha sonra duruşmadaki ifadesinde de kabul ettiği gibi olaydan hemen sonra polis arkadaşlarına ‘çektim sıktım üç tane’ demesi, sanığın suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemiş olması sebebiyle eylemin olası kastla adam öldürme olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Sanığın eylemi bilinçli taksir olarak kabul edilmemiştir. Bilinçli taksirin söz konusu olabilmesi için sanığın neticeye yönelik iradesinin ‘istememe’ şeklinde gerçekleşmesi germektedir.”
“ETHEM HAKSIZDI”
Olası kastla adam öldürme suçundan mahkum olan Ahmet Şahbaz için haksız tahrik indimi yapılması tartışmalara neden olmuştu. Mahkeme gerekçeli kararında Yargıtay Ceza Genel Kurulu içtihatlarında olası kastla adam öldürme suçundan verilen cezada haksız tahrik indirimi yapılmasına izin verdiği belirtildi. Kararda, “Haksız hareketin işleniş şekli, niteliği tahrik edenle edilenin durumları nazara alınmış ve hakkaniyet ilkesi çerçevesinde uygun bir biçimde tahrikin derecesi tespit edilerek cezada yapılan indirim 2/3 olarak belirlenmiştir” değerlendirilmesi yapıldı.
“MAHKEME İTİRAF ETTİ”
Sarısülük ailesinin avukatı Murat Yılmaz, mahkemenin gerekçeli kararında sanık polisin geri çekilme imkanı bulunduğunu ve ateş etmesine gerek olmadığı vurgusu yaparak “Aslında mahkeme bu değerlendirmesiyle sanık polisin kasten adam öldürme suçundan cezalandırılması gerektiğini itiraf etmiştir” iddiasında bulundu. (ZETE)