Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), TBMM’de görüşülmeye hazırlanan 11. Yargı Paketi’ne ilişkin kapsamlı bir açıklama yayımladı. Platform, teklifin mevcut haliyle kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet faillerine af getirdiğini, toplumsal güvenliği tehdit edecek düzenlemeler içerdiğini ve “infaz adaletinin sağlanması” gerekçesiyle gerçek suçluların serbest bırakılmasına zemin hazırladığını vurguladı.
EŞİK, “Bu af yasalaşırsa, kadınların ve çocukların güvenliği nasıl sağlanacak?” diye sorarak iktidarı risk değerlendirmesi yapmaya davet etti.
Şiddet Faillerine Af Endişesi: “Toplum İçin Büyük Tehlike”
11. Yargı Paketi’nin, 31 Temmuz 2023 öncesi işlenen ve anayasal düzene karşı suçlar ile terör dışındaki tüm suçlara af getirmesinin planlandığını belirten EŞİK, sadece hükümlülerin değil, halen davası süren faillerin de ileride bu aftan yararlanabileceğine dikkat çekti.
Platform, örnekler vererek tehlikeyi şöyle açıkladı:
• Pınar Gültekin’in katili,
• Gabonlu öğrenci Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın katili,
• 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in katili,
• 6 Şubat depremleriyle ilgili davaların sanıkları,
• Ankara Garı saldırısı hükümlüleri ve firari failleri
gibi ağır suç faillerinin bu af kapsamında serbest kalabileceğini vurguladı.
Düşünce ve Protesto Suçları Hariç, Hak Mücadelesi Yargılanmaya Devam Ediyor
EŞİK, yeni paketin “iktidara karşı işlenen suçları” kapsam dışı bıraktığını hatırlatarak, kadınların ve LGBTİ+’ların protestolar nedeniyle yargılanmaya devam ettiğini belirtti.
Beşiktaş vapurunda “Devlet elini bedenimden çek” sloganı atan kadınlara soruşturma açılması ve 25 Kasım eylemlerine katılan 168 kişiye yönelik davaların sürmesi eleştirildi.
COVID-19 İzni Genişletiliyor: “Cezasızlığın Yeni Halkası”
Platform, pakette COVID-19 izinlerinin genişletilerek şiddet faillerine de af yolu açıldığını, taksirle yaralama cezasının bir ay artırılmasının ise kamuoyunu yanıltmaya dönük sembolik bir hamle olduğunu belirtti:
“Bir aylık komik artışlarla, yeni bir şiddet dalgasının sorumluluğunu üzerimizden atabileceğinizi sanıyorsunuz.”
“Aile ve Nüfus 10 Yılı” Söylemine Rağmen Kadınlar Görmezden Geliniyor
İktidarın aileyi merkeze alan açıklamalarına rağmen kadınların ve çocukların aile içi şiddetten korunması için etkili politika geliştirilmediğini belirten EŞİK, rehabilitasyon süreçleri işletilmeden binlerce hükümlünün topluma salıverilmesinin ciddi riskler taşıdığını söyledi.
Platform, hükümete şu soruları yöneltti:
• Bu kişiler tahliye edildiğinde kadın ve çocukların korunması için hangi tedbirler alınacak?
• Neden kadın ve çocuklara yönelik kapsamlı bir “risk değerlendirmesi” yapılmıyor?
• Olası şiddet olaylarının sorumluluğunu kim üstlenecek?
Mağdurlara Bildirim Yükümlülüğü: “Uygulanmıyor, Hayatlar Tehlikeye Atılıyor”
EŞİK, İstanbul Sözleşmesi, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ve Adalet Bakanlığı Genelgesi’nde yer alan “fail tahliye edildiğinde mağdurun bilgilendirilmesi” yükümlülüğünün Türkiye’de etkin şekilde uygulanmadığını vurguladı.
“Bu eksiklik yüzünden yüzlerce kadını kaybettik” ifadelerine yer verilen açıklamada, bildirimin hem mağdura hem kolluğa aynı anda yapılması gerektiği vurgulandı.
“Gerçek Suçlular Serbest, Muhalifler İçeride”
EŞİK, af düzenlemelerinin sistematik olarak kadınlara, çocuklara ve topluma yönelik suçları artırdığını, potansiyel failleri cesaretlendirdiğini ve mağdurları yeniden adaletsizlikle yüzleştirdiğini belirtti.
Platform, Türkiye’de esas sorunun yasaların yetersizliği değil, yasaların uygulanmaması olduğunu söyledi:
“Zincirleme aflarla gerçek suçlular korunuyor, muhaliflere karşı ağır cezalandırma politikası kurumsallaşıyor. Biz kadınlar, gerçek suçluların cezalandırılmasını ve cezaların uygulanmasını talep ediyoruz.”
EŞİK’ten Tüm Siyasi Partilere Çağrı
“Bir yandan cezaları artırıp bir yandan infazı ortadan kaldıran popülist politikalar şiddetle mücadelenin yöntemi olamaz” diyen EŞİK, merkezi ve yerel yönetimleri “Şiddetsiz Evler, Sokaklar, Okullar ve İş Yerleri İçin” hazırladıkları belgeyi uygulamaya çağırdı.
Açıklama şu sözlerle sona erdi:
“Cezasızlık yaratmayın, cezaları etkili ve caydırıcı şekilde uygulayın! #YasalaraDokunmaUygula”
PAKETTE TEMEL HAKLAR ALEYHİNE OLAN DİĞER DÜZENLEMELER
Toplantı ve Gösteri Hakkına Yeni Sınır: “Ulaşımı Engelleyen Ceza”
TCK 223’te yapılmak istenen değişiklikle, ulaşım araçlarının hareketinin “cebir veya tehdit olmaksızın” engellenmesi de suç kapsamına alınacak.
EŞİK, bunun barışçıl gösterileri kriminalize etmek için yeni bir araç olacağını vurguladı.
Akıl Hastalarının Kuruma Kapatılmasında Zorunlu Alt Sınır
Tam akıl hastalığı yaşayanların kurumda tutulma süresine alt sınır getirilmesi ve kısmi akıl hastalarına hem ceza hem güvenlik tedbiri öngörülmesi eleştirildi.
Platform, “On binlerce kişiye af çıkarılırken, akıl hastalığı yaşayanlar daha uzun süre kurumlara kapatılıyor” dedi.
İnternet Özgürlüğünü Kısıtlayacak Yeni Yetkiler
Teklifle BTK’ya uyarı ve içerik çıkarma yetkisi verilmesi, içeriğin “internet ortamından çıkarılması” tanımı ve bant daraltmanın %90’a kadar artırılması ifade özgürlüğüne yönelik ağır müdahale olarak değerlendirildi.
EŞİK, düzenlemenin AYM’nin iptal gerekçelerindeki sorunları giderilmeden yeniden getirildiğini belirtti.
