Halk TV’ye konuk olan Levent Gültekin: “MHP’nin tek kafa yorduğu düşmanlaştırma, ayrıştırma, vatan hainleri-vatanseverler diye ayrıştırma. Kemal Bey üzerinden bir kargaşa çıkararak ülkenin bütünlüğüne kastediyorlar. Türkiye’de bir hukuk olsaydı MHP’ye kapatma davası açardı, bir mafya liderini övdüğü için.”
SiyasiHaber
Halk TV’de Murat Sabuncu’ya Türkiye gündemi değerlendiren Levent Gültekin çarpıcı değerlendirmeler yaptı. Şehit cenazesi gelmezse MHP’nin siyaset yapmayı bilmediğini söyleyen Gültekin, MHP ne zaman iktidar olmuşsa ekonominin çöktüğünü ifade etti.
Türkiye’de hukuk olsaydı mafya liderini övdüğü için MHP’ye kapatma davası açılacağını söyleyen Gültekin, bir siyasetçinin mafya liderini övme hakkı olmadığını belirtti. “Hukuk olsaydı bu ülkede o parti kapatılırdı” diyen Gültekin, “Türkiye’nin canına kastettiği için” bunun gerekli olduğunu belirterek, “Mafya liderini desteklemek muhalefet liderine gelebilecek muhtemel bir saldırıya teşvik etmektir, meşru görmektir” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın otoritesine bir saldırı olduğunu belirten Gültekin, Erdoğan’ın önünde iki yol olduğunu ifade etti. Erdoğan’ın ya kukla bir siyasetçi pozisyonuna düşeceğini, arka planda ülkeyi çetelerin yönettiği bir siyasetçi olacağını ya da AKP partili eski arkadaşlarını toplayarak, muhalefete giderek başkanlık sisteminin farklı farklı aktörlerin sahneye çıkıp rol almasına daha fazla zemin hazırladığını, kurumları daha da etkisiz hale getirdiğini kabul ederek yetkilerini devredip başkanlık sisteminden parlamenter sistemi geçme anlaşması yapması gerektiğini söyledi.
Levent Gültekin’in konuşması şöyle:
“MHP Türkiye’yi Suriye yapmaya çalışıyor. MHP Kemal Bey üzerinden bir kavga, bir çatışma çıkarmaya çalışıyor. Siyaseti ortadan kaldırmaya çalışıyor. Meşru, demokratik yolları tıkayarak bu ülkede bir çatışmanın yolunu açmaya çalışıyor. Çünkü şehit cenazesi gelmezse MHP siyaset yapmayı bilmiyor. Çünkü bu memleketin evlatları ölmezse MHP başka türlü bir siyaset üretmeyi bilmiyor. Çünkü çatışma olmazsa onun üzerinden konum almazsa, onun dışında bir konum almayı bilmiyor. MHP ne zaman iktidar ortağı olmuşsa ekonomi çökmüş, çünkü ekonomiye kafa yormuyor, çünkü eğitime kafa yormuyor, çünkü toplumsal barışa kafa yormuyor. Tek kafa yorduğu düşmanlaştırma, ayrıştırma, vatan hainleri-vatanseverler diye ayrıştırma. Kemal Bey üzerinden bir kargaşa çıkararak ülkenin bütünlüğüne kastediyorlar. Türkiye’de bir hukuk olsaydı MHP’ye kapatma davası açardı, bir mafya liderini övdüğü için. Çünkü bu meşru bir siyasetin yapabileceği bir şey değil. Siyasetçinin bir mafya liderini övme hakkı yoktur Türkiye’de. Hukuk olsaydı bu ülkede o parti kapatılırdı. Niçin, Türkiye’nin canına kastettiği için. Mafya liderini desteklemek muhalefet liderine gelebilecek muhtemel bir saldırıya teşvik etmektir, meşru görmektir.
Erdoğan açısından sorun, bu Erdoğan’ın otoritesine bir saldırıdır. Yargı harekete geçmiyor, muhtemelen yargı Erdoğan’ın otoritesini kabul etmeyen, paralel yapı dediğim tam da bu, çünkü harekete geçmemesi demek otoriteni tanımıyorum demek. Erdoğan otoritesinin tanınmadığını paralel devlette, FETÖ’de gördü. Onun sonucu neyse aynı sonucu burada ödemek durumunda kalabilir. Onun yüzünden önünde iki yolu var, başka yolu yok Erdoğan’ın. Ya buraya teslim olacak, kukla bir siyasetçi pozisyonuna dönecek, arka planda çetelerin ülkeyi yönettiği bir siyasetçi olacak, ya da süratle gidecek AK Partili eski arkadaşlarını toplayacak, muhalefete de gidecek diyecek ki ben partiden çekiliyorum, yetkilerimi devrediyorum, başkanlık sisteminden vazgeçiyoruz, tekrar anladık ki bu başkanlık sistemi farklı farklı aktörlerin sahneye çıkıp rol almasına daha da zemin hazırlıyor, kurumları daha da etkisiz hale getiriyor diyecek, kendi arkadaşlarını çağıracak, partiyi devredecek onlara, muhalefetle oturacak bir an önce başkanlık sisteminden parlamenter sisteme dönme anlaşmasını yapacak ki, Türkiye bu çetelere teslim olma tehlikesinden kurtulsun.
AKP ve MHP… İttifak yaptılar, dört yıldır beş yıldır beraber yönetiyorlar bu ülkeyi. Rejimi beraber değiştirdiler. Ülkenin yıkımını beraber organize ettiler. Toplumsal barışı beraber yok ettiler. Bu ülkede siyasetin zeminini beraber ortadan kaldırdılar. Hukuku, ekonomiyi beraber yıktılar. Hep beraber. Ama şimdi Erdoğan’a yönelik bir saldırı var. Erdoğan’ın kendi otoritesine. Türkiye’ye değil. O çeteleri Türkiye’ye tehlike olarak gördüğünden değil. Kendi otoritesine bir saldırı görmemiş olsa muhtemelen bunu görmezden gelir. Ama bu artık çetelerin Erdoğan’ın otoritesine bir saldırısıdır. Erdoğan bir karar verecek. Kukla cumhurbaşkanı mı olacak, arka planda bu ülkeyi başkaları mı yönetecek, yoksa kendi otoritemden vazgeçmem deyip tekrar yüzünü bir şekilde topluma dönecek, yaptığı yıkımı tamir etmek için muhalefetin kapısına mı gidecek, eski arkadaşlarını mı toplayacak, eski AK Partilileri mi toplayacak, partiyi onlara mı devredecek, ama Türkiye’nin çetelere teslim olmaması için mutlaka Erdoğan’ın bir hamlesi gerekiyor. Umarım aklı selimi çeker. Öbür türlü hem ülkeyi yakacaktır, hem de kendisini yakacaktır.”