Devlet Bahçeli’nin “HDP kapatılmalıdır” çıkışı ile başlayan süreç sonrasında AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan da “muhalefeti inşa edeceklerine” dair açıklamalar yapmıştı. Son olarak Cumhur İttifakı’nın HDP’ye yönelik ilk yaptırımının “Hazine yardımı”nı kesmek olduğu öne sürüldü.
Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre, iktidar ortakları önce HDP'nin hazine yardımının kesilmesini sağlayacak ardından da kapatma davası için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracak.
HDP’nin, 6-7 Ekim olayları nedeniyle Anayasanın “suç işlenmesine teşvik” hükmüne sokulabileceğini ileri süren Cumhur İttifakı, HDP’li milletvekillerinin “terör örgütü üyelerinin cenazelerine katıldığı, PKK’nin siyasi eylemlerini desteklediklerinin de anayasanın ilgili hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini iddia ediyor.
Bununla birlikte anayasanın 69. maddesinin 6. fıkrasında ise “Bir siyasi partinin, 68. maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesi’nce tespit edilmesi halinde karar verilir” hükmü yer alıyor.
Bu aşamada iktidarın, Hazine yardımı yaptırımının ardından ilgili maddelerce Anayasa Mahkemesi’ni göreve davet edebileceği ifade ediliyor. İktidar cephesi “HDP’nin gerek Hazine yardımından mahrum kalması gerekse kapatılması için yasalarda her türlü yaptırım mevcut” yorumunda bulunuyor.
TBMM’de kabul edilen 2021 yılı bütçesine göre, HDP’nin 57 milyon 550 bin TL Hazine’den yardım alacağı belirtiliyor.