Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

    14 Temmuz 2025

    ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

    14 Temmuz 2025

    Ulus-devlet, iki basınç

    14 Temmuz 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

      14 Temmuz 2025

      Barış değil seçim konuşması

      13 Temmuz 2025

      Devrimci şiddetin sınırları ve dönüşümü: Tarihsel materyalist bir değerlendirme

      12 Temmuz 2025

      Yeni Eşik

      11 Temmuz 2025

      Ateşe verilen silahlar, söze dönen direniş

      11 Temmuz 2025
    • Seçtiklerimiz

      ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

      14 Temmuz 2025

      Ulus-devlet, iki basınç

      14 Temmuz 2025

      Silahlara veda, Kudüs İttifakı, karşılıksız düşler

      14 Temmuz 2025

      Dış borç ve sosyalist kemer sıkma

      13 Temmuz 2025

      Tarihe tanıklık: Carpe diem

      12 Temmuz 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025

      Josu Urrutikoetxea: Silahlı mücadeleden müzakereye, ETA’dan Kürt mücadelesine

      9 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Kürtler cephesinden ‘süreç’ anlamını çoktan yitirdi – Zilar Sterk

    Kürtler cephesinden ‘süreç’ anlamını çoktan yitirdi – Zilar Sterk

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Kobanê’nin düşmesini en çok AKP Hükümeti bekledi ve istedi. Oradaki halkın katliamdan geçmesini engellemek için yerelden yapılan yardım çağrılarına verdiği cevaplar, siyasi olgunluktan uzak oldu. Bunu bir muhtaciyet olarak ele aldı ve Kürtlere karşı çirkince kullanmaya çalıştı. Gelinen noktada Kürtlerin Kobanê’deki tarihi görkemli direnişi, dünyanın gündemine oturmuş durumdadır. Belli başlı siyasi güçler, Kürtlerle ilişkilerini yeniden gözden geçirmektedirler. Yaşanan bu gelişmeler, Kürlerin kendi iç ilişkilerini de gözden geçirmesine yol açtı. Rojava’da sağlanmaya çalışılan yeni Kürt ittifağının ardından, Kürtlerin Demokratik Ulusal Kongresini tekrar gündeme alması da beklenen bir gelişmedir. Rojava Demokratik Kantonal sistemi de, er geç kabul gören bir gerçeğe dönüşecektir.

    Peki Kürt-Türk ilişkileri nereye varacak?

    2013 Newrozu’nda milyonların önünde Kürt Halk Önderi’nin okunan mesajı ile başlayan ve demokratik çözüm sürecine evrilmesi hedeflenen “süreç”in üzerinden tam 19 ay geçti. “Süreç” denen şey, mevcut durumda istenmeyen sona gelip dayanmış bulunmaktadır. Bunun sorumlusu AKP Hükümeti’dir. Kürdistan Özgürlük Hareketi sürecin başlatıldığı günden bu yana üzerine düşen görevleri büyük bir sabırla yerine getirdi. Ama AKP Hükümeti ne yaptı?

    Durmadan karakol ve kale kol inşa etti. Var olanları tahkim ettirdi. Kürdistan coğrafyasını ve tarihini tahrip etme temelinde bir çok baraj inşaatı yaptırdı. “Güvenlikli yolların” yapımına son hızla devam etti. Yani geçmiş süreçte gerillanın taktik üstünlüğü karşısında zayıf kalan tüm yanlarını, geçirdiğimiz ateşkes sürecinde onardı, tamamladı. Ateşkes sürecini bu konuda tam bir fırsat olarak değerlendirdi.

    Türk devleti ve AKP Hükümeti, Kürtlerle ilişkilerini bir taraftan diyalog içinde tutarken bir taraftan da böyle bir savaş hazırlığı içinde yürüttü. Tutumu bununla da sınırlı değildi. Rojava’da ve Kobanê’de Kürtlerle dolaylı da olsa bir savaş hali içinde oldu. IŞİD’e her türlü desteği vererek ve Kobanê’yi ambargo altında tutarak, Kürtlerle üstü örtülemeyecek kadar açık olan bir savaşın içinde oldu. Kürtleri buradaki savaşın içinde boğmaya o kadar kilitlenmişti ki, Kandil’e bile “neden Kobanê’ye gitmiyorsunuz” demekten kendini alıkoyamadı.

    AKP’nin rüyası tutmayacak ve Kobanê ne pahasına olursa olsun düşmeyecek. Bu durum Kürtlerin iç ilişkilerine ve dünyayla ilişkilerine mutlaka yansıyacak. Yansımaya başladı bile. İçinde yaşadıkları Türkiye ve İran ile ilişkilerine de yansıyacak.

    AKP şahsında Türk devleti ile yaşanan çıkmaz, en problemli yan olmaktadır. Ancak Kürtler tüm tarihsel problemlerini çözmenin mücadelesini sürdürmeye her zamankinden daha kararlıdırlar. Bunu Kobani’deki direniş gerçeği bir kez daha ortaya koydu. Kürt Halk Önderi 15 Ekim’den itibaren benimle yapılacak görüşme müzakerenin başlaması temelinde olmazsa kabul etmeyeceğim, dedi. Bu tutum özgürlükçü Kürtlerin ortak tutumudur. 19 aydır ağır aksak yürütülen “süreç”in ardından maalesef yine oyalama siyasetinin devrede olduğunu herkes gördü. AKP sadece Kürtleri oyalayıp durmuyor. Tüm Demokratik Türkiye dinamiklerini oyalıyor. Türkiye’nin demokratikleşme takvimini sürüncemeye koyuyor. Türkiye er geç Kürt sorununu çözme ve demokratikleşme kaderiyle yüz yüze kalacaktır. Kürtler ve demokratik güçler cephesi, her seferinde bunu daha az kayıpla gelişmesi için çaba harcıyorlar. Ancak devlet ve hükümet cephesi bunu bir türlü kabul etmiyor. Her seferinde sonunu tekrar savaş ve çatışmayla sonuçlandırıyor.

    19 aylık “süreç”in ardından yine istenmeyen o son gelip çatmış durumda. Ancak Kürtler bu istenmeyen sonlardan artık bıktı ve buna mecbur olmadığını gördü. Bu kez daha farklı bir sona doğru takvim işleyecek. Rojava’da işleyen Demokratik Ulus takvimi, Bakur Kürdistanı’na da örnektir. Tüm Kürtler için büyük bir tecrübe ve birikim oluşturdu. Kürtler artık istenmedikleri yerde olmak zorunda değiller. Kendi istedikleri yerde durmayı, son Rojava deneyiminde pratik olarak sağladılar. Bunu Bakur Kürdistan’ında da sağlamaya güçleri ve inançları daha fazladır.

    Kürt Halk Önderi ile bu hafta içinde yapılacak görüşme, müzakere içerikli geçen bir görüşmeye dönüşmez ve demokratik çözüm içerikli bir yol haritasını görüşen bir masaya dönüşmez ise Bakur Kürdistan’ı kendi kaderini belirleme hakkını kullanmayı artık herkesin nezdinde hak etmiş olacak.

    İdris Baluken

    (Yeni Özgür Politika – 20 Ekim 2014 – Zilar Sterk)

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    DEM Parti İmralı heyeti ve Erdoğan görüşmesi: Son derece olumlu

    10 Nisan 2025

    İmralı Heyeti-Erdoğan görüşmesi başladı

    10 Nisan 2025

    Erdoğan: Yarın DEM Parti heyetini kabul edeceğim

    9 Nisan 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Tuncay Yılmaz

    Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

    Mehmet Murat Yıldırım

    Barış değil seçim konuşması

    Siyasi Haber

    Devrimci şiddetin sınırları ve dönüşümü: Tarihsel materyalist bir değerlendirme

    Mertcan Titiz

    Yeni Eşik

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Süleyman Karan

    ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

    Ergin Yıldızoğlu

    Ulus-devlet, iki basınç

    Fehim Taştekin

    Silahlara veda, Kudüs İttifakı, karşılıksız düşler

    Ümit Akçay

    Dış borç ve sosyalist kemer sıkma

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    İşçi sınıfının açlıkla imtihanı

    5 Temmuz 2025

    İşçiler ne yapsın?

    11 Haziran 2025

    Grev okulundan dersler

    10 Haziran 2025
    KADIN

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025

    DEM Parti Kadın Meclisi’nden Saadet Partisi’ne ziyaret

    14 Mart 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.