Fotoğraf: MA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “Kent Uzlaşısı” soruşturmasında tutuklanan 10 siyasetçinin yargılandığı davanın ikinci duruşması, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve bazı ilçe belediye başkanları takip etti.
Duruşmada, MASAK raporlarının dosyaya girdiği belirtilirken, tutuklu yargılanan isimler önceki savunmalarını tekrarladı. İddia makamı, tutukluluk halinin devamı yönünde mütalaa verdi.
Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Kent Uzlaşısı’nın bir seçim ittifakı olduğunu vurgulayarak, MASAK raporlarında kendisine dair suç unsuru bulunmadığını söyledi. Yüksel, iddianamede yer alan “Batı illerinde Kürt temsiliyeti” ifadesinin ırkçı bir yaklaşım olduğunu dile getirerek, “Biz yalnızca Kürt yurttaşlara değil, herkese hizmet için seçildik” dedi.
Ataşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Livan Gür ise, tutukluluk sürelerinin uzunluğuna dikkat çekerek, kendisine yöneltilen suçlamaların dayanağının olmadığını belirtti. Gür, adli kontrol şartlarıyla serbest bırakılabileceğini ifade etti.
Adalar Belediye Meclis Üyesi Nesimi Aday, katıldığı konferansların suçlama konusu yapıldığını belirterek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) temsilcisi olarak birçok etkinliğe katıldığını söyledi. Aday’ın avukatı Serhat Çakmak, “Bu dosya siyasetin alanına giriyor. Yeni bir delil yok. Siyaset stratejisi yargılama konusu olamaz” dedi.
Üsküdar Belediye Meclis Üyesi Bülent Kayğun’un avukatı Eylem Arzu Kayaoğlu da, iddianamede yer alan ifadelerin gerçeği yansıtmadığını vurgulayarak, “Bir meclis üyesi tek başına karar alamaz. MASAK raporunda da müvekkilim hakkında suç unsuru bulunmuyor” diye konuştu.
Fatih Belediye Meclis Üyesi Güzin Alparslan’ın avukatı Eren Keskin, davanın siyaset yapma hakkını hedef aldığını belirterek, “Hiç eline silah almamış bir kişinin örgüt üyeliğiyle yargılanması kabul edilemez” dedi.
Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi Turabi Şen’in avukatı İhsan Aytuç ise, “Müvekkiller Kürt oldukları ve batıda temsil kazandıkları için yargılanıyorlar. Kürt’ün partisine pankart yapmak bile yasaklanıyor” ifadelerini kullandı.
Şişli Belediye Meclis Üyesi Sinan Gökçe’nin avukatı Rezan Sarıca ise yargılamanın siyasi bir dava olduğunu vurgulayarak, “Bu yargılama Takrir-i Sükun dönemini andırıyor. Kürtlerin varlığı ve seçim hakkı tartışma konusu ediliyor” dedi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, yalnızca belediye çalışanı İ.P.’nin tahliyesine karar verirken, 9 siyasetçinin tutukluluğunun devamına hükmetti. Duruşma, 27 Kasım 2025 tarihine ertelendi.