Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, son toplantısında Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri ve insan hakları örgütlerini dinledi. Anneler kayıplar için “Hakikat Komisyonu” talebini yinelerken, Barış Anneleri çözümün adresi olarak Abdullah Öcalan’ı işaret etti. İnsan Hakları Derneği (İHD) temsilcileri ise Öcalan ile görüşülmesi gerektiğini vurguladı.
Kurtulmuş: “Acılarımız ortak, provokasyonlara dikkat edilmeli”
Toplantının açılışında konuşan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye’nin 40 yılı aşkın süredir yaşadığı acılara dikkat çekerek, “Bu acılar aslında hepimizin ortak acılarıdır. Bu acıları yarıştırmak, birini diğerinin önüne geçirmek gibi bir tavrın içinde olmamak gerekir” dedi.
İYİ Partili Yüksel Arslan’ın sosyal medya üzerinden gündeme getirdiği iddialara üstü kapalı yanıt veren Kurtulmuş, “Komisyonda hiç konuşulmamış bazı konuların gizli oturumlarda dile getirilmiş gibi kamuoyuna sunulması en hafif tabiriyle provokatörlüktür” diye konuştu.
Komisyonun kararlılıkla çalıştığını belirten Kurtulmuş, “Mesele, bu milletin bir daha aynı acıları yaşamamasıdır. Komisyon, barışa ve huzura hizmet ederek görevini yerine getirmektedir” ifadelerini kullandı.
Cumartesi Anneleri: “Hakikatler ortaya çıkarılmalı”
İlk oturumda söz alan Cumartesi Anneleri, gözaltında kayıpların araştırılması ve adaletin sağlanması için taleplerini sıraladı.
Cumartesi Annesi İkbal Yarıcı, 1980’de gözaltında kaybedilen abisi Hayrettin Eren’in hikâyesini anlatarak, “Abim ve tüm kayıplar için adalet istiyorum. Geçmişe girmeden bugünü anlatamayız” dedi.
Bir diğer Cumartesi Annesi İkbal Eren, abisi Hasan Ocak’ın kaybedilmesini hatırlattı. Galatasaray Meydanı yasağına değinerek, “699 hafta boyunca barışçıl oturma eylemleri yaptık. AİHM ve AYM kararlarına rağmen Galatasaray hâlâ yasaklı. Meydanın açılmasını ve Hakikat Komisyonu’nun kurulmasını istiyoruz” dedi.
Besna Tosun ise 1995’te evinin önünden kaçırılan babası Fehmi Tosun’u anlattı: “30 yıldır 34 UD 597 plakalı Beyaz Toros’un peşinden koşuyoruz. Devlet kayıplardaki sorumluluğunu kabul etmeli.”
Cumartesi Anneleri’nin talepleri
Cumartesi Anneleri komisyonda şu talepleri dile getirdi:
• AİHM ve AYM kararları uygulansın
• Galatasaray Meydanı’ndaki yasak kaldırılsın
• Gözaltında kayıpları araştırmak üzere Hakikat Komisyonu kurulsun
• Devlet, gözaltında kaybetme suçundaki sorumluluğunu kabul etsin
• Kayıpların akıbeti açıklansın, kalıntılar ailelere teslim edilsin
• Cezasızlığa son verilsin, failler yargılansın
• Zorla kaybetme insanlığa karşı suç olarak tanımlansın, zamanaşımı kaldırılsın
• Türkiye, BM Zorla Kaybedilmelere Karşı Sözleşmesi ve Roma Statüsü’nü imzalasın ve uygulasın
Barış Anneleri: “Çözümün adresi Öcalan’dır”
Toplantıda söz alan Barış Anneleri, yaşadıkları hak ihlallerine ve çocuklarının hikâyelerine değinerek, Kürt sorununun çözümü için komisyonun Abdullah Öcalan ile görüşmesi gerektiğini söyledi.
Barış Annesi Türkiye Bozkurt, kızının yıllar süren cezaevi deneyimini anlatarak, “Kürt halkı Öcalan’a güveniyor. Çözümün gerçek muhatabı Öcalan’dır. Silahlar yakıldı, parti feshedildi ama karşılık verilmedi. Başta Öcalan olmak üzere cezaevlerinde bulunan siyasi ve hasta tutsaklar serbest bırakılmalıdır” dedi.
Barış Annesi Rebia Kıran ise Kürtçe başladığı konuşmasına Türkçe devam ederek, “Bu barış sözü Sayın Öcalan’dan çıkmışsa biz Barış Anneleri olarak destekliyoruz. Öcalan gelsin, Meclis’te otursun, derdimizi anlatalım. Halkın içinde geziyoruz, bize soruyorlar: ‘Hani barış nerede?’ Eğer bu ülkede hak, hukuk, adalet olsaydı çocuklar dağa çıkmazdı” dedi.
Kıran ayrıca komisyona, “Gerillalar neye dayanarak Türkiye’ye gelecek? Onları cezaevine tıkarsanız böyle barış olmaz. Onlar da gelsin siyaset yapsın. Medyanın sivri dilini durdurun, biz barışı sudan da ekmekten de daha çok istiyoruz” sözleriyle seslendi.
İHD: “Öcalan ile görüşülmeli, toplu mezarlar açılmalı”
Toplantının ikinci oturumunda söz alan İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban, çatışmalı sürecin 39 yılını rapor ettiklerini hatırlatarak, “Komisyonun Abdullah Öcalan’la görüşme gündemi yok. Oysa çatışmaların sona ermesi konusunda ciddi çaba göstermiş bir isimdir. Güvenlik bürokrasisi dinlendiyse, Öcalan’la da görüşülmelidir” dedi.
Küçükbalaban ayrıca, silahlarını imha eden Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun sürece dahil edilmesi gerektiğini söyledi.
İHD MYK üyesi Vetha Aydın Yüksel de, derneğin 1990’lardan itibaren kayıplar, faili meçhuller ve köy boşaltmalarını raporlaştırdığını anlatarak, komisyon çalışmalarına dahil olmak istediklerini belirtti.
İHD’nin önerileri
İHD’nin komisyona sunduğu öneriler arasında şunlar yer aldı:
• PKK militanlarının silahsızlanması ve toplumsal yaşama katılması için yasal düzenleme yapılması
• Şeyh Said, Seyid Rıza, Said Nursi gibi isimlerin mezar yerlerinin açıklanması
• Ana dil hakkının güvence altına alınması, Kürtçede eğitim ve yayıncılık özgürlüğü
• Kayyum uygulamasına son verilmesi, yerel yönetimlerin yetkilerinin güvenceye alınması
• Terörle Mücadele Kanunu’nun kaldırılması, hasta mahpusların tahliyesinin önündeki engellerin kaldırılması
• AİHM ve AYM kararlarının uygulanması
• Ağırlaştırılmış müebbet cezalarında “umut hakkı”nın tanınması
• Zorla kaybetmeler ve faili meçhuller için Hakikat ve Adalet Komisyonu kurulması
• Açılmamış 309 toplu mezarın Minnesota protokolüne uygun şekilde araştırılması