Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Üniversite öğrencisi Mizgin Ertekin yurtta şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

    23 Kasım 2025

    KESK: “Bütçeyi halk yapacak, halk onaylayacak!”

    23 Kasım 2025

    Özel Okmeydanı Hastanesi’nde 180 sağlık emekçisi işsiz bırakıldı: “Özlük haklarımızı alana kadar vazgeçmeyeceğiz”

    23 Kasım 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Kültür değil sömürü şiddeti, ırkçılık ve yarınsızlaştırma

      22 Kasım 2025

      Asgari ücret: Yoksulluğun standart ücreti

      22 Kasım 2025

      İmralı’ya git(de)meyenler

      22 Kasım 2025

      Savaştan nefret eden bir gerilla lideri: Öcalan’ın yıllar sonra yayımlanan söyleşisi

      20 Kasım 2025

      Karanlığa karşı direnmek: Türkiye’de transların mücadelesi

      20 Kasım 2025
    • Seçtiklerimiz

      Bahçeli ne demek istedi?

      20 Kasım 2025

      İş cinayetleri bilinenin iki katı!

      18 Kasım 2025

      Barcelona acı vatan

      16 Kasım 2025

      23 yılda 36 bin iş cinayeti tesadüf mü?

      16 Kasım 2025

      Türkiye işçi mezarlığı: İş cinayeti rejiminin oluşumu

      13 Kasım 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Naci Görür: “Önemli olan kentleri depreme dirençli yapmaktır”

      12 Kasım 2025

      Kerem Yıldırım: “Kemalizm, Türkiye sosyalist hareketinde hâlâ bir engel”

      12 Kasım 2025

      Barış Karabıyık: ‘Temizlik’ diyenler önce kendi ellerine baksın

      11 Kasım 2025

      Ali Coşkun: İşçi sınıfı üretimden gelen gücüyle toplumsal barışın en güçlü dayanağıdır

      29 Ekim 2025

      Altan Açıkdilli: “Canımı çekiştiriyor yine canım”

      28 Ekim 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » NATO’ya girmek isteyen İsveç’in Türk Hükümeti ile ilişkisinde çarpıcı değişim

    NATO’ya girmek isteyen İsveç’in Türk Hükümeti ile ilişkisinde çarpıcı değişim

    Patrik Paulov7 Haziran 2022
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Patrik PAULOV’un Proleteren’de (İsveç) yayımlanan yazısını Mehmet Yücel çevirdi – 27 yıl önce Gazi olayları esnasında polis tarafından gözaltına alınan Paulov, İsveç’in NATO’ya girme talebi ile ilişkilendirerek, İsveç Sosyal Demokrat Hükümeti ile Türkiye’nin ilişkisindeki çarpıcı değişimi ortaya koyuyor.

    İsveç’de yayımlanan haftalık sosyalist gazete Proleteren’in (Proleter – Komünist Partisi’nin merkez yayın organı) eski politika editörü Patrik Paulov, Gazi Mahallesi olayları esnasında gazetecilik yaparken polis tarafından gözaltına alındı. Bugün de İsveç’de bugün de iktidarda olan Sosyal Demokrat parti, Paulov’un gözaltına alınmasına çok sert tepki gösterdi. Paulov, Sosyal Demokrat partinin bugün benzer bir olaya aynı tepkiyi vermeyeceği kanısında. O’na göre bunun öncelikli nedeni İsveç’in NATO’ya girmek için Türkiye’ye taviz veriyor oluşu. Paulov’ın yazısının kısaltarak yaptığımız çevirisini aşağıda yayımlıyoruz. 

    NATO üyeliği siyasi tavizler gerektirir. İsveç’in üyelik başvurusu yapıldıktan sonra bu iyice netleşti. Muhalif figürlere, gazetecilere ve azınlıklara vahşice baskı uygulayan ve komşu bir ülkenin bazı topraklarını yasadışı olarak işgal eden bir ülkeden açıkça bahsetmek artık mümkün değil.

    Magdalena Andersson’ın Erdoğan ve Türk hükümeti için gaza basması, Sosyal Demokratların dramatik bir geri dönüş yaptığını gösteriyor. Başbakan, Erdoğan ile görüşmeyi “takdir ettiğini” ve “barış, güvenlik ve terörle mücadele de dahil olmak üzere ikili ilişkilerimizi güçlendirmeyi dört gözle beklediğini” tweetledi.

    Pazar günü Expressen (İsveççe burjuva-liberal bir günlük gazete- çevirenin notu), hükümetin ilk somut tavizi kabul ettiğini de duyurdu: İsveç tekrar Türkiye’ye silah satmaya başlamayı düşünebilir. 

    Yirmi yıl önce Türkiye’de bir gazetecilik görevi sırasında tutuklandığımda başından geçen hikâyeyi anlatacağım. Dikkat etmeye değer olduğunu düşünmemin iki nedeni var.

    Önce Türkiye’nin bir ülke için ne anlama geldiğine dair bir fikir veriyor, sonra da bilmelisiniz ki bugün gazetecilerin ve muhalefetin durumu daha da kötüye gidiyor. 

    İkincisi, o zamanki İsveç Sosyal Demokrat Hükümeti’nin bir başka eylemine işaret ediyor. O dönemde Türkiye ile teröre karşı işbirliğinden söz edilmedi. Aksine, Dışişleri Bakanlığı basın özgürlüğü için ayağa kalktı ve Adalet Bakanı Thomas Bodström Türkiye’nin İsveçli bir gazeteciyi sorgulama talebini reddetti- bu, Türkiye’nin terörist olarak kabul ettiği kişilerle görüşmeme rağmen.

    Türkiye’nin en büyük şehri İstanbul’da sıcak bir Haziran akşamıydı. Saat sekize yaklaşıyordu ve Gazi mahallesinin üzerine karanlık çökmeye başlamıştı. Açlık grevi yapan siyasi tutsaklara destek için yüzlerce kişi toplandı. Protestocular tutuklu arkadaşlarının portrelerini taşıdı. Ayrıca mahallede büyük bir polis gücü vardı.

    O zamanlar şehir, eski İstanbul belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o yıl kuracağı parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) selefi tarafından yönetiliyordu. 

    Gazi’deki gösteride iki yabancı gazeteciydik. Proleter adına oradaydım ve meslektaşım gençlik dergisi Rebell için yazacaktı. Demokrasi, insan hakları ve sosyal adalet için savaşan halk güçlerine Türk rejiminin baskısını resmeden bir haftalık röportaj gezisinin ilk günüydü.

    Protesto yürüyüşünü hevesle çektiğim fotoğraf dikkat çekti. Özel harekat polisleri tarafından gözaltına alındık ve bir karakola götürüldük. Türkiye’de binlerce siyasi tutuklunun olması ve işkence ile diğer insanlık dışı muamelelere maruz kalması, yöneticilerin dış dünyaya göstermek istediği bir şey değildi.

    Tutuklamayı takip eden gece aynı zamanda korkutucu ve saçmaydı.

    Polis sorular yağdırdı: Gazi’de ne yaptın? Siyasi görüşleriniz nelerdir? Türkiye hakkında olumsuz düşünceleriniz var mı? İsveç polisinin Göteborg’daki AB zirvesi sırasında bir göstericiyi vurması hakkında ne düşünüyorsunuz? Neden yasadışı bir gösteriye katıldınız? 

    Suçlamaya yanıtımız –“hayır”, “gösteriye katılmadık”, “gazeteci olarak hazır bulunduk”- reddedildi. Polis, gösteri yaptığımızı ve Türkçe slogan attığımızı gören tanıkları olduğunu iddia etti.

    Karakollar arasında dolaştırıldık. Bazen bizi dövmekle tehdit ederek ve yan odadaki insanlara saldırı düzenleyerek yıldırmaya çalıştılar. Çığlıklar koridorda yankılandı. Daha sonra, istismara uğramadığımıza dair rapor yazan bir doktor tarafından muayene edildik. 

    Ertesi sabah savcılığa götürüldük. Savcı serbest bırakılmamıza karar verdi. Kısa süre sonra sınır dışı edilmeden önce polis nezaretinde birkaç gün daha geçirmemiz gerektiği ortaya çıktı.

    Göçmen gözaltı merkezine gelmek şok edici bir deneyimdi. Kafes hücrelerini aşırı kalabalık olarak adlandırmak yetersiz kalır. Erkek mahkûmların olduğu iki hücreden birinde, 35-40 metrekarelik bir alanı yaklaşık 50 kişi paylaşıyordu. Herkesin aynı anda ahşap zemine uzanacak yeri olmadığı için vardiyalı uyumak zorunda kaldık. Hücrede aileleriyle birlikte tutuklanan çocuklar da vardı.

    Hücre arkadaşlarım Nijerya, Irak, İran, Afganistan ve birkaç eski Sovyet ülkesinden gelmişti. Hepsi Türkiye’de yasadışı olarak kaldıkları için tutuklanmıştı. Bazıları ne zaman serbest bırakılacağını bilmeden bir aydır tutukluydu.

    Parmaklıklar ardında kalmak kısa sürdü. Tutuklamadan üç gün sonra İsveç’e giden bir uçaktaydık.

    BAŞIMA GELENLER, İSVEÇ’TE VE SOSYAL DEMOKRATLARDA MEYDANA GELEN DRAMATİK DEĞİŞİMİ GÖSTERİYOR. O DÖNEMDE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI VE ADALET BAKANI THOMAS BODSTRÖMS İLKELERİNE BAĞLI KALDI. EN UFAK BİR SORGULAMADA DAHİ TÜRKİYE’YE YARDIM ETMEK NİYETİNDE DEĞİLLERDİ. BUNU, AYNI ÜLKEYLE BİRLİKTE ‘TERÖRİZME KARŞI SAVAŞMAYI’ DÖRT GÖZLE BEKLEYEN MAGDALENA ANDERSSON İLE KARŞILAŞTIRIN.

    https://proletaren.se/artikel/nar-socialdemokraterna-stod-upp-mot-turkiets-fortryck

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Sosyalist hareket demokrasiyi geri getiriyor – Grace Mausser

    7 Kasım 2025

    Amazonlu kadınlar COP30 müzakerelerinde yer talep ediyor

    3 Kasım 2025

    Küresel Güneydeki “Z kuşağı” ayaklanmaları neden doğdu, nereye gidiyor? – Vijay Prashad

    24 Ekim 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Cumur Ülker

    Kültür değil sömürü şiddeti, ırkçılık ve yarınsızlaştırma

    Azmi Ezber

    Asgari ücret: Yoksulluğun standart ücreti

    Siyasi Haber

    İmralı’ya git(de)meyenler

    Yekta Armanc Hatipoğlu

    Savaştan nefret eden bir gerilla lideri: Öcalan’ın yıllar sonra yayımlanan söyleşisi

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Ertuğrul Kürkçü

    Bahçeli ne demek istedi?

    Aziz Çelik

    İş cinayetleri bilinenin iki katı!

    Kıvanç Eliaçık

    Barcelona acı vatan

    Özgür Müftüoğlu

    23 yılda 36 bin iş cinayeti tesadüf mü?

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    KESK: “Bütçeyi halk yapacak, halk onaylayacak!”

    23 Kasım 2025

    Özel Okmeydanı Hastanesi’nde 180 sağlık emekçisi işsiz bırakıldı: “Özlük haklarımızı alana kadar vazgeçmeyeceğiz”

    23 Kasım 2025

    Asgari ücret: Yoksulluğun standart ücreti

    22 Kasım 2025
    KADIN

    Üniversite öğrencisi Mizgin Ertekin yurtta şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

    23 Kasım 2025

    Cezaevlerinde alarm veren tablo: 37 kadın mahpus ağır hastalıklarla yaşam mücadelesi veriyor

    22 Kasım 2025

    EŞİK’ten 25 Kasım çağrısı: “Şiddetsiz evler, sokaklar, okullar ve iş yerleri İçin mücadeleyi büyütüyoruz”

    20 Kasım 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.