Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Öğrenci İnisiyatifi: Gençlik yalnızca “barış isteyen” değil, “barışı inşa eden” bir konumda olmalıdır

    12 Eylül 2025

    12 Eylül 1980 Darbesi ve ceza adaleti mücadelesi

    12 Eylül 2025

    İzmir’de DİSK/Genel-İş yöneticileri gözaltında: “Erdoğan’a hakaret” suçlaması

    12 Eylül 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Çıkış Yolu: Emek, Özgürlük, Demokrasi Cephesi

      11 Eylül 2025

      Sessiz Çığlık: Engelli Sokak Hayvanları ve Hukukun Görülmeyen Noktası

      10 Eylül 2025

      Tek yol birlikte mücadele

      9 Eylül 2025

      6-7 Eylül Olayları: Devlet eliyle kışkırtılan ve yönlendirilen pogrom

      7 Eylül 2025

      Ölü Canlar: Mustafa, Vezir, Yasin ve diğerleri

      4 Eylül 2025
    • Seçtiklerimiz

      Geç faşizmin hızı, yeni konjonktür ve sosyalist strateji

      9 Eylül 2025

      Kilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları

      7 Eylül 2025

      Ertuğrul Kürkçü: “Bu bir onur isyanıdır”

      7 Eylül 2025

      Sürekli darbe rejiminde yeni bir gün

      4 Eylül 2025

      Eline, beline sahip çıkmayanlar itibardan olacaklar

      3 Eylül 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Öğrenci İnisiyatifi: Gençlik yalnızca “barış isteyen” değil, “barışı inşa eden” bir konumda olmalıdır

      12 Eylül 2025

      Ertuğrul Kürkçü: “Bu bir onur isyanıdır”

      7 Eylül 2025

      Onur Emre Yağan: Komisyon yetersiz, yanıltıcı, çözüm açısından engelleyici potansiyeldedir

      2 Eylül 2025

      Mehmet Aytunç Altay: Faşist rejim yıkılmadan hiçbir temel mesele çözülmez

      2 Eylül 2025

      Berkay Ustabaş: Böyle barış olmaz!

      1 Eylül 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » NATO’ya girmek isteyen İsveç’in Türk Hükümeti ile ilişkisinde çarpıcı değişim

    NATO’ya girmek isteyen İsveç’in Türk Hükümeti ile ilişkisinde çarpıcı değişim

    Patrik Paulov7 Haziran 2022
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Patrik PAULOV’un Proleteren’de (İsveç) yayımlanan yazısını Mehmet Yücel çevirdi – 27 yıl önce Gazi olayları esnasında polis tarafından gözaltına alınan Paulov, İsveç’in NATO’ya girme talebi ile ilişkilendirerek, İsveç Sosyal Demokrat Hükümeti ile Türkiye’nin ilişkisindeki çarpıcı değişimi ortaya koyuyor.

    İsveç’de yayımlanan haftalık sosyalist gazete Proleteren’in (Proleter – Komünist Partisi’nin merkez yayın organı) eski politika editörü Patrik Paulov, Gazi Mahallesi olayları esnasında gazetecilik yaparken polis tarafından gözaltına alındı. Bugün de İsveç’de bugün de iktidarda olan Sosyal Demokrat parti, Paulov’un gözaltına alınmasına çok sert tepki gösterdi. Paulov, Sosyal Demokrat partinin bugün benzer bir olaya aynı tepkiyi vermeyeceği kanısında. O’na göre bunun öncelikli nedeni İsveç’in NATO’ya girmek için Türkiye’ye taviz veriyor oluşu. Paulov’ın yazısının kısaltarak yaptığımız çevirisini aşağıda yayımlıyoruz. 

    NATO üyeliği siyasi tavizler gerektirir. İsveç’in üyelik başvurusu yapıldıktan sonra bu iyice netleşti. Muhalif figürlere, gazetecilere ve azınlıklara vahşice baskı uygulayan ve komşu bir ülkenin bazı topraklarını yasadışı olarak işgal eden bir ülkeden açıkça bahsetmek artık mümkün değil.

    Magdalena Andersson’ın Erdoğan ve Türk hükümeti için gaza basması, Sosyal Demokratların dramatik bir geri dönüş yaptığını gösteriyor. Başbakan, Erdoğan ile görüşmeyi “takdir ettiğini” ve “barış, güvenlik ve terörle mücadele de dahil olmak üzere ikili ilişkilerimizi güçlendirmeyi dört gözle beklediğini” tweetledi.

    Pazar günü Expressen (İsveççe burjuva-liberal bir günlük gazete- çevirenin notu), hükümetin ilk somut tavizi kabul ettiğini de duyurdu: İsveç tekrar Türkiye’ye silah satmaya başlamayı düşünebilir. 

    Yirmi yıl önce Türkiye’de bir gazetecilik görevi sırasında tutuklandığımda başından geçen hikâyeyi anlatacağım. Dikkat etmeye değer olduğunu düşünmemin iki nedeni var.

    Önce Türkiye’nin bir ülke için ne anlama geldiğine dair bir fikir veriyor, sonra da bilmelisiniz ki bugün gazetecilerin ve muhalefetin durumu daha da kötüye gidiyor. 

    İkincisi, o zamanki İsveç Sosyal Demokrat Hükümeti’nin bir başka eylemine işaret ediyor. O dönemde Türkiye ile teröre karşı işbirliğinden söz edilmedi. Aksine, Dışişleri Bakanlığı basın özgürlüğü için ayağa kalktı ve Adalet Bakanı Thomas Bodström Türkiye’nin İsveçli bir gazeteciyi sorgulama talebini reddetti- bu, Türkiye’nin terörist olarak kabul ettiği kişilerle görüşmeme rağmen.

    Türkiye’nin en büyük şehri İstanbul’da sıcak bir Haziran akşamıydı. Saat sekize yaklaşıyordu ve Gazi mahallesinin üzerine karanlık çökmeye başlamıştı. Açlık grevi yapan siyasi tutsaklara destek için yüzlerce kişi toplandı. Protestocular tutuklu arkadaşlarının portrelerini taşıdı. Ayrıca mahallede büyük bir polis gücü vardı.

    O zamanlar şehir, eski İstanbul belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o yıl kuracağı parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) selefi tarafından yönetiliyordu. 

    Gazi’deki gösteride iki yabancı gazeteciydik. Proleter adına oradaydım ve meslektaşım gençlik dergisi Rebell için yazacaktı. Demokrasi, insan hakları ve sosyal adalet için savaşan halk güçlerine Türk rejiminin baskısını resmeden bir haftalık röportaj gezisinin ilk günüydü.

    Protesto yürüyüşünü hevesle çektiğim fotoğraf dikkat çekti. Özel harekat polisleri tarafından gözaltına alındık ve bir karakola götürüldük. Türkiye’de binlerce siyasi tutuklunun olması ve işkence ile diğer insanlık dışı muamelelere maruz kalması, yöneticilerin dış dünyaya göstermek istediği bir şey değildi.

    Tutuklamayı takip eden gece aynı zamanda korkutucu ve saçmaydı.

    Polis sorular yağdırdı: Gazi’de ne yaptın? Siyasi görüşleriniz nelerdir? Türkiye hakkında olumsuz düşünceleriniz var mı? İsveç polisinin Göteborg’daki AB zirvesi sırasında bir göstericiyi vurması hakkında ne düşünüyorsunuz? Neden yasadışı bir gösteriye katıldınız? 

    Suçlamaya yanıtımız –“hayır”, “gösteriye katılmadık”, “gazeteci olarak hazır bulunduk”- reddedildi. Polis, gösteri yaptığımızı ve Türkçe slogan attığımızı gören tanıkları olduğunu iddia etti.

    Karakollar arasında dolaştırıldık. Bazen bizi dövmekle tehdit ederek ve yan odadaki insanlara saldırı düzenleyerek yıldırmaya çalıştılar. Çığlıklar koridorda yankılandı. Daha sonra, istismara uğramadığımıza dair rapor yazan bir doktor tarafından muayene edildik. 

    Ertesi sabah savcılığa götürüldük. Savcı serbest bırakılmamıza karar verdi. Kısa süre sonra sınır dışı edilmeden önce polis nezaretinde birkaç gün daha geçirmemiz gerektiği ortaya çıktı.

    Göçmen gözaltı merkezine gelmek şok edici bir deneyimdi. Kafes hücrelerini aşırı kalabalık olarak adlandırmak yetersiz kalır. Erkek mahkûmların olduğu iki hücreden birinde, 35-40 metrekarelik bir alanı yaklaşık 50 kişi paylaşıyordu. Herkesin aynı anda ahşap zemine uzanacak yeri olmadığı için vardiyalı uyumak zorunda kaldık. Hücrede aileleriyle birlikte tutuklanan çocuklar da vardı.

    Hücre arkadaşlarım Nijerya, Irak, İran, Afganistan ve birkaç eski Sovyet ülkesinden gelmişti. Hepsi Türkiye’de yasadışı olarak kaldıkları için tutuklanmıştı. Bazıları ne zaman serbest bırakılacağını bilmeden bir aydır tutukluydu.

    Parmaklıklar ardında kalmak kısa sürdü. Tutuklamadan üç gün sonra İsveç’e giden bir uçaktaydık.

    BAŞIMA GELENLER, İSVEÇ’TE VE SOSYAL DEMOKRATLARDA MEYDANA GELEN DRAMATİK DEĞİŞİMİ GÖSTERİYOR. O DÖNEMDE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI VE ADALET BAKANI THOMAS BODSTRÖMS İLKELERİNE BAĞLI KALDI. EN UFAK BİR SORGULAMADA DAHİ TÜRKİYE’YE YARDIM ETMEK NİYETİNDE DEĞİLLERDİ. BUNU, AYNI ÜLKEYLE BİRLİKTE ‘TERÖRİZME KARŞI SAVAŞMAYI’ DÖRT GÖZLE BEKLEYEN MAGDALENA ANDERSSON İLE KARŞILAŞTIRIN.

    https://proletaren.se/artikel/nar-socialdemokraterna-stod-upp-mot-turkiets-fortryck

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Artık açık: İsrail’in Gazze’deki Filistinlileri etnik temizlikle sürme planı var – Gideon Levy

    22 Temmuz 2025

    Eleştirel Batı Düşüncesinin Çıkmazları – Maurizio Lazzarato

    12 Haziran 2025

    Paris Komünü’nün Ruhu Hâlâ Yaşıyor

    22 Nisan 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Mete Gönültaş

    Çıkış Yolu: Emek, Özgürlük, Demokrasi Cephesi

    Elif Gamze Bozo

    Sessiz Çığlık: Engelli Sokak Hayvanları ve Hukukun Görülmeyen Noktası

    Tuncay Yılmaz

    Tek yol birlikte mücadele

    Toros Korkmaz

    6-7 Eylül Olayları: Devlet eliyle kışkırtılan ve yönlendirilen pogrom

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Şebnem Oğuz

    Geç faşizmin hızı, yeni konjonktür ve sosyalist strateji

    Ümit Akçay

    Kilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları

    Siyasi Haber

    Ertuğrul Kürkçü: “Bu bir onur isyanıdır”

    Ertuğrul Kürkçü

    Sürekli darbe rejiminde yeni bir gün

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    İzmir’de DİSK/Genel-İş yöneticileri gözaltında: “Erdoğan’a hakaret” suçlaması

    12 Eylül 2025

    Aydın Büyükşehir Belediyesi’nde CHP’li personel Sevim Tekin işten çıkarıldı

    10 Eylül 2025

    Bir ayda 194 işçi yaşamını yitirdi: 2025’in ilk sekiz ayında can kaybı 1359’a ulaştı

    10 Eylül 2025
    KADIN

    Ağustos ayında 28 kadın katledildi, 25 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti

    6 Eylül 2025

    Eline, beline sahip çıkmayanlar itibardan olacaklar

    3 Eylül 2025

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.