Asrın Hukuk Bürosu, Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’ne (CPT) yeni bir başvuru yaptı.
Başvuruda, Abdullah Öcalan ile İmralı’da tutuklu bulunan diğer Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş için Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım aylarında yaşanan gelişmeler ve taleplere yer verildi.
Başvuruda, 4 aylık süreçte Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne 34 kez avukat, 18 kez aile görüş başvurusu yapıldığı belirtilerek, başvuruların yanıtsız kaldığı vurgulandı.
25 Mart 2021 ile 23 Ekim tarihleri arasında İmralı’da bulunanlardan tek bir haber dahi alınmadığı ifade edilen başvuruda, 23 Ekim’de ise Ömer Öcalan’ın aile görüşü kapsamında İmralı’ya gittiği anımsatılarak, “23 Ekim 2024 tarihinden bu yana da İmralı Ada Hapishanesi’nde başkaca herhangi bir görüşe izin verilmemiştir” denildi.
Disiplin cezaları
Abdullah Öcalan ve diğer tutukluların üç ayda bir yinelenen en az 24 disiplin cezasının gerekçe gösterilerek, aile ve vasileriyle görüştürülmediğinin altı çizilen başvuruda, bu süreçlerin yasalara aykırı bir şekilde avukatlarından gizli bir şekilde yürütüldüğü, avukatların talebin rağmen dosya örneklerinin kendilerine verilmediği vurgulandı.
4 Temmuz’da Abdullah Öcalan’a yeni bir disiplin cezasının verildiği belirtilen başvuruda, disiplin cezası uygulamadayken 16 Ekim’de yeni bir disiplin cezasının verildiğine dikkat çekildi.
Anayasa Mahkemesi’ne başvuru
Disiplin cezalarına karşı Bursa İnfaz Hakimliği’ne ve Bursa Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itirazların reddedildiği belirtilen başvuruda, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurulacağı belirtildi.
Disiplin cezasının olmadığı tarihlerde de başvurulara olumlu ya da olumsuz dönüş yapılmadığı vurgulanan başvuruda, ‘Sistematik bir şekilde art arda verilen disiplin cezalarını yasal ve meşru kabul etmemekle birlikte; disiplin cezalarının uygulamada olmadığı zamanlarda dahi aile görüşlerinin yapılmasına izin verilmemesinin hukuki hiçbir gerekçesinin olmadığı aşikardır. Bu durum keyfi ve yasadışı sistemin uygulamalarından ibarettir” denildi.
Hukukçular ve insan hakları savunucularının 4 Ekim’de AYM önünde açıklama yaptıkları anımsatılan başvuruda, yapılan açıklama ile AYM’nin sorumluluğunun hatırlatıldığı belirtildi.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin karar
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Öcalan’a dair 18 Mart 2014 yılında verdiği “ihlal” kararına da değinilen başvuruda, Türkiye’nin 10 yıldır karara ilişkin bir adım atmadığı belirtildi. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin (AK BK) Eylül ayında ikinci kez “ihlal” kararını gündemine aldığı anımsatılan başvuruda, “Komite; umut hakkı kapsamındaki sorunların uzun süredir devam etmesi ve Hükümetin çalışmalarının yetersizliğini göz önünde bulundurarak, Eylül 2025 tarihine kadar hükümet tarafından somut bir ilerleme sağlanmadığı takdirde, bir ara karar taslağı hazırlaması için sekretaryaya talimat vermiştir. Türkiye’nin uluslararası nitelikte bu gelişmelere karşılık hukuka uygun adımlar atıp atmayacağı ise bu aşamada belirsizdir” denildi.
Başvuruda, CPT’nin İmralı Cezaevi konusunda “hassasiyet” göstermesi gerektiği belirtildi.
Asrın Hukuk Bürosu başvurusunda İmralı Cezaevi’nin ivedilikle ziyaret edilmesi istendi. (MA)