SYKP üyesi ve HDP PM üyesi Seçkin Kır, uzun yıllar mücadele yürüttüğü Samsun sokaklarında, SYKP Samsun İl Binası önünde yoldaşlarının ve dostlarının arasında son yolculuğuna uğurlandı: Seçkin Kır’a sözümüz devrim olacak!
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) üyesi ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) PM üyesi Seçkin Kır Samsun’daki evinde yaşamını yitirdi.
Seçkin Kır, uzun yıllar mücadele yürüttüğü Samsun sokaklarında, SYKP Samsun İl Binası önünde SYKP ve HDP üyelerinin, yoldaşlarının ve dostlarının katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı.
SYKP Samsun İl Binası önünde gerçekleşen anmada HDP Sözcüsü Ebru Günay, HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni ve SYKP Samsun İl Eş Başkanı Kürşat Aslan konuşma yaptı:
HDP Sözcüsü Ebru Günay:
“Hepimiz, bir şekilde yolu Karadeniz’e düşen her kül Seçkin abiyle mutlaka tanıştı, mutlaka onun ekmeğini yedi, çayını içti. Onun dayanışmasını mutlaka yaşadı ve o da mutlaka Kürt illerine geldi. Kürdistan topraklarına geldi. Kürtlerle dayanıştı. Karadeniz’i oraya taşıdı. Aslında tam da Karadeniz’in asiliği Kürt halkının direnişi ve asiliğiyle buluşmuştu. Bu konuda yeri doldurulamaz bir boşluk bıraktı. HDP fikriyatının her yerde hayata geçmesini, her yerde hayat bulmasını, özellikle Karadeniz de karşılık bulması için elinden geleni yapardı. Bu konuda HDP’nin Karadeniz’de büyümesi için elinden geleni yaptı. Çünkü enternasyonel bir insandı. Enternasyonal mücadeleye, halkların kardeşliğine, halkların dayanışmasına inanan biriydi ve bizler bugün işçi mücadelesinin devam ettiği güçlendiği bu dönemde bir işçi direnişçisini kaybettik. Ama Türkiye halkları enternasyonel bir dostunu kaybetti. Özellikle Kürt halkı çok değerli yeri doldurulamaz bir yoldaşını, yol arkadaşı kaybetti. Bu bizim için çok daha derin.”
HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni:
“Tüm işçi sınıfının başı sağ olsun, halklarımızın başı sağ olsun. Tüm Samsun başı sağ olsun.
Çok kıymetli bir yoldaşımızı ölümsüzlüğe uğurluyoruz. Ölümsüzlüğe uğurladığımız tüm yoldaşlarımız için elbette söylenecek çok söz var. Ne söylesek eksik ama Seçkin abi için bu daha fazla geçerli. O bir çocuk heyecanında bir gencin militanlığındaydı. Marksizmi, leninizmi kavramış bir öğretmendi. Burada tüm sokaklarda birlikte mücadele yürüttüğümüz bir yoldaşımızdı. Onsuz işimiz elbette çok zor olacak ama ondan öğrendiklerimiz bizim için baki kalacak. Seçkin abi çok zamansız bize veda etti ama mücadelesi, düşünceleri, örgütlü yaşamdaki ısrarı bizim rehberimiz olmaya devam edecek. Dediğim gibi Seçkin abi için günlerce konuşabiliriz. Çok resmi konuşmakta belki hiçbirimizin içinden gelmiyor. Onunla gülmek, onunla direnmek, onunla kavga etmek, onunla ne yapacağımızı tartışmak belki hepimizin aklından geçendir. Anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Daima bizimle olacak. Seçkin abi ışıklar yoldaşın olsun, seni seviyoruz. “
Gerçekleşen anmanın ardından Tekkeköy- Köprübaşı/ Karacaoğlan mezarlığında yıllarca beraber mücadele etmiş olan HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, HDP Örtgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Mahfuz Güleryü, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur, Araştırmacı-Yazar SYKP PM üyesi Kadir Akın, Seçkin Kır’ı anlattı:
HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu:
“Biz birbirimizi çok severdik. Dün Trabzon’da buluşacaktık bugün cenazede buluşmak gerçekten benim hayal ettiğim, düşündüğüm, aklıma gelebilecek bir şey değildi. Kurtuluş’çuyduk, gençtik. O zamanlardan gelen bir yakınlığımız, dostluğumuz var. Ama Seçkin bunların dışında Seçkin farklı biriydi. Bugün bu kadar insanı bir araya getirmek ve bu kadar seven insanı bir araya getirmek kolay bir şey değil. Ben biraz bundan söz etmek istiyorum. Evet devrimciydi. Evet komünistti ama anarşistti de Seçkin. Yani eleştirirdi hiçbir zaman eleştirmekten geri durmazdı ve herkese de sözünü söylerdi. Eğer Seçkin olacaksak eğer Seçkin’i devam ettireceksek aynı zamanda böyle bir siyaseti de benimsememiz gerekiyor. Şüphesiz itaat eden, her zaman bir sıra neferi gibi her denileni yapan bir insan hiçbir zaman olmadı. Ön açıcıydı. Belki zaten örgütleyici ve bu kadar etrafında sempati toplaması insanlar arasında kavga etmemesinden ya da çok iyi anlaşıyor olmasından değil, herkesi eleştiriyor olmasından ve belki herkesle tartışabilmesinden ve aynı zamanda herkese sevgiyle bakabilmesinden, sevgiyle kucaklayabilmesindendi. Biz kadınlar da onu çok sevdik. Çünkü o erkek kibirinden ve erkek egemen hallerden, tavırlardan da çok uzak biriydi. Çok nazik ve hakikaten sevecen bir dosttu. Partinin önünde “Seçkin’e sözümüz devrim olacak” dediniz. Olacağın dışında seçkin devrimi yaşadı bence. Yani istediği gibi güzel bir hayatı da yaşadı.”
HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları:
“Seçkin yoldaşımızın bu ani ölümü bizleri gerçekten derinden sarstı. Başta ailesine, yoldaşlarına, hepimize başsağlığı diliyorum.Benden önce konuşan arkadaşlar anlattı, benimde Seçkin’le tanışmam, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi sürecinde oldu. Biz ayrı geleneklerden geliyorduk. SYKP’yi Türkiye’deki devrimci mücadelenin farklı gelenekleri bir araya gelerek kurdu. Ama biz aynı dili konuşmayı öğrendik çünkü Kadir yoldaşımın da belirttiği gibi o birlikçiydi. Ve Türkiye’deki devrimci mücadele geleneklerinin yüzünü 21. yüzyılın sosyalizmine dönmek, bu konuyla ilgili tartışmalar yürütmek, kadın sorunu ulusal sorun, emek sorunu, ekoloji sorunu bütün bunları nasıl bir araya getirebileceğimizi, SYKP saflarında birlikte tartıştık ve ben onu orada tanıdım. Ve burada yine Seçkin’in yakın yoldaşı olan ve Kurtuluş Örgütü’nde emeği çok olan sevgili Kahya’yı anmak istiyorum. Biraz önce il binasının önünde yoldaşımızı sonsuzluğa uğurlamak için törenimizi gerçekleştirirken, SYKP Genel Merkezi’nin önünde sevgili Kahya yoldaşımızı uğurladığımız o an geldi aklıma. Fotoğraf çok benziyordu birbirine ve ben farklı geleneklerden gelen bu yoldaşlarımı tanıdığım için çok çok mutlu olduğumu ve onlarla yaşadığım duygudaşlığı, yoldaşlığı gerçekten hiçbir şeye değişmeyeceğimin altını özellikle belirtmek isterim. Güle güle Seçkin yoldaş diyorum Kahya yoldaşa bizden selam söyle. Karadeniz’in hırçın dalgalarından selam götür. Oradaki bütün yoldaşlarımıza, devrimci mücadelede yitirdiğimiz bütün canlara buradan selam götür diyoruz. Sevgili seçkin yoldaşım uğurlar olsun, anını mücadelemizde yaşatacağız. Mücadeleni sonuna dek sürdüreceğiz. Asla ve asla devrim ve sosyalizm bayrağının yere inmesine müsaade etmeyeceğiz. Bu konuyla ilgili Türkiye’de yaşayan bütün halklar olarak Türkiye’de yaşayan bütün emekçilerin mücadelesini hep birlikte sahipleneceğimize dair sözümüzü bir kez daha burada senin mezarın başında veriyoruz ve senin yine sevdiğin sloganlardan birisini buradan söylemek isterim. Yaşasın devrim ve sosyalizm, yaşasın örgütlü mücadelemiz!”
SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur:
“Ben de hatırası önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum. Onu en az tanıyan arkadaşlarınızdan birisiyim. Çok yakın zamanda birlikte çalışma, tanışma, görüşme imkanım oldu. Birlikte yemek yedik sanki bir veda yemeği gibiydi yanıma geldi. Omuzumdan sarıldı bana. Yoldaş birlikte bir hatıramız olsun dedi. Bunun son hatıra olmasını istemezdim ama maalesef bizim inancımıza göre de doğuyoruz, büyüyoruz, yaşıyoruz, üretiyoruz ama nihayetinde sonlu bir dünyada yaşıyoruz. Bu açıdan belki ölüm acısına katlanmak bizler için daha da zor. Evet, her ölüm erkendir denir. Yoldaşımız içinde bütün yaşamına rağmen erken ölümdür. Hasta haliyle daha geçenlerde Deniz Poyraz duruşmasına geldi. Bu açıdan da ona yakıştıramıyoruz. Biliyorsunuz, Deniz Gezmiş idam sehpasına gitmeden önce babasına mektup yazar. Ailesinin derin üzüntüler içerisinde olacağı için “Babacım benim için üzülmeyin. Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığın sürece bir şeyler yapmaktır” der. İşte Seçkin yoldaş da o düsturdan ilerlemiştir, hayatını hiç görmüştür. Hayatını bu uğurda feda etmeye en ufak bir imtina göstermemiştir. Tabi başka türlü olmasını arzu ederdik. Sağlığına dikkat etmesini uğruna mücadele ettiği sosyalizm ve devrim mücadelesine devam etmesini isterdik. Ancak ben hayatta iki şey öğrendim. Kaybetmiyoruz yoldaşlar. En çok kaybettiğinizi sandığınız anda bile kaybetmiyorsunuz. Mücadelede asla kaybetmezsiniz. O yarattığınız şey sizi geleceğe taşır. Ne devletin zulmünde ne sermayenin egemenliğinde ne de faşizmin zindanlarında asla kaybetmezsiniz. O bunu biliyordu. Ve asla ölmezsiniz sevgili yoldaşlar, bedeniniz bu toprağın altına girebilir ama uğruna mücadele ettiğimiz düşleriniz yoldaşlarınızın omzunda yükselmeye devam eder. Evet, bildiğimiz bir Kurtuluşçu değil, o Kurtuluş Hareketi’nin en iyileri yanlarını hep omzunda taşımıştır. Yüzünü sürekli olarak işçi hareketine dönmüştür. Öyle ki bir dönem kendi hareketinden ayrılmış, Türkiye Komünist Partisi’ne sırf işçiler diyerekten gitmiştir. Kurtuluş Hareketi’nin birlikçi söylemini hep sırtında taşımıştır. Onu bizimle burada birleştiren, bugün burada birleştiren onun özelliğidir. Tıpkı yine hareketinin ulusların kendi kaderini tayin hakkı ezilen ulusların özgürlük mücadelesine verdiği enternasyonal dayanışmayı onu sıradan bir dayanışma olmaktan çıkartıp sosyalist olmanın olmazsa olmazı olarak gören ve bu uğurda bedel ödemekten asla çekinmeyen bir yoldaşımızdır. Bu açıdan eğer şimdi onu hayatımızda var edeceksek, onu gerçekten toprağa gömmeyeceksek onun idealleri uğruna mücadeleye devam etmekten başka bir yol yok.
Araştırmacı-Yazar SYKP PM Üyesi Kadir Akın:
“Seçkin İstanbul’da o 12 Eylül’ün ağır ve karanlık günlerinden legale çıkabilmek, yasala ulaşabilmek için çıkartılan Kurtuluş’un ilk çıkarttığı Yeni Öncü Dergisi’nin yayın kurulundaydı.Ben kendisini 1988, 1989 yılında çıkarttığımız İşçi Dünyası Gazetesi’nin yayın kurulundaydık. O gazeteyi birlikte çıkardık. Bir işçi sınıfı hareketi yaratabilmek, açık alana bir müdahale yapabilmek ve 12 Eylül’ün o karanlık zor yıllarından ileriye doğru hamle yapabilmekti amacımız. Ben biliyorum ki buradaki arkadaşların çok büyük bölümü 12 Eylül dönemini cezaevinde geçirdi. Yine biliyorum ki birçok arkadaşımız ziyaretçi o cezaevi kapısının önündeydi. Çok uzun yıllar geçti. Yıllar ne yazık ki hızla akıp gidiyor. Seçkin ile ilgili sadece birkaç noktaya vurgu yapılabilir, yapabilirim. Söyledi arkadaşlarımız ama şunu da söylemeden geçmeyelim. Seçkin gerçekten renkli bir kişiliğe sahipti ve entelektüel yanını ne kadar biliyorsunuz bilmiyorum. O sizinle satranç oynama konusunda da konuşabilirdi. Belki az oynardı ama. Satrancı nasıl oynanacağı konusunda bilgi sahibiydi. Klasik müzik konusunda da sizinle konuşabilirdi. Dolayısıyla bir sosyalistin sadece mücadele içindeki yeri ile anılmaktan öte bu tür renkliliği de unutmamak gerekiyor. Seçkin işçi sınıfı devrimcisiydi. İşçi Dünyası Gazetesi’nin adını koyarken bile çok uzun tartışmalar yapmıştık. İşçi sınıfı sözünün geçmesinde o da ısrar etmişti. 1991 bahar eylemlerini hiç unutmuyorum. Kalktı gitti Zonguldak’a birkaç arkadaşımızla birlikte. Özel bir sayı çıkarmıştık ve İşçi Dünyası Gazetesi’nde daha çok sendikal mücadele ve işçi sınıfı hareketiyle ilgili makaleler ve yazılar yazdı. Seçkin Kurtuluşçuydu bu doğru ama o sadece bir gelenek takipçiliği yapmadı, hepimiz için değerli olan o hatıralarla yetinmedi. Devrimin güncelliğini yeniden kuruluşta gördü. İradesini başka komünistlerle birleştirmekte olarak gördü. Yıkılan reel sosyalizmin yerine sosyalizmin daha iyi ve güzel olabilmesi mücadelesini ve tartışmasını yaptık. O yüzden SYKP’liydi birlikçiydi. Ama aynı zamanda enternasyonalist iki halkın mücadele birliğine sonsuz inanıyordu. HDK’nin kurulduğu andan itibaren onun HDP’ye bir yanıyla evrildiği andan itibaren bu bölgede sürekli HDK, HDP’nin örgütlenmesi için mücadele etti. Devrimin güncelliği budur zaten düne takılıp kalmamak, ileriye yürümek, bugünün aktüalitesi üzerinden tutunmak. Bence Seçkin’i bu yanlarıyla da hatırlayalım. Güle güle diyorum kendisine.”
SYKP Samsun İl Eş Başkanı Kürşat Aslan:
“2008’li yıllardı. O zaman Sosyalist Parti vardı. Samsun’a geldiğinde biz bir proje sundu. Samsun’da işçilerin gazetesi projesiydi. Bizim işçi sınıfıyla ilişki kurma konusunda biraz geri kaldığımızı, biraz becerilerimizi, köreldiğini hissetmişti ve işçilerim gazetesini çıkarma konusunda ısrar etmişti. Biz de tamam demiştik ve birlikte çıkartmıştık. O süreçte onunla çok yakın mesaim oldu. Hani insan bazı zamanlarda mücadele içinde özellikle birçok şeyi bildiğini zanneder bende öyle zannediyordum. Ama Seçkin abiyle tanıştıktan sonra bir sürü şey öğrendiğimi fark ettim. Seçkin abiden birçok şey öğrendim. Entelektüel açıdan da politik açıdan da mücadele açısından da birçok şey öğrendim. Seçkin abiden bir şey öğrenmek için Seçkin abinin oturup size anlatmasına gerek yoktu. Ona baktığımızda zaten ondan birçok şey öğrenebiliyorsunuz. Onun mücadeleye olan bağlılığını, onun hareket yeteneğini gördüğünüzde ondan zaten birçok şey görebiliyorsunuz. Seçkin abi bize çok şey öğretti. Umarım onun öğrettiklerini hayata geçirebilme konusunda bizde biraz mahir olabiliriz.”
HDP Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Mahfuz Güleryüz: “Türkiye devrim hareketi “Seçkin” bir yoldaşını kaybetti. Biz Kürtler de özel bir hevalimizi kaybettik. Bunun derin acısını, derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Çok şey söylenebilir. Beraber birçok eylemde buluştuk. Birçok toplantıda konuştuk. Türkiye halklarının birlikte yaşam mücadelesinin gerekliliğini en derinden kavramış yoldaşlarımızdan biriydi. Bunun pratikcisiydi. Kürtlerle Türklerin, Kürtlerle Lazların, Kürtlerle Çerkezlerin, Anadolu coğrafyasındaki bütün halkların neden bir arada yaşaması gerektiğini çok iyi anlatan, öğretmeye çalışan bir yoldaşımızdı. Hepimizin özlerini yüreklerine akıttığını, acısını yüreklerine akıttığını hissediyorum. Bir kez daha yaşasın sosyalizm, yaşasın devrim sözünü veriyoruz. Aynı zamanda Deniz Gezmiş’in söylemiş olduğu gibi “Yaşasın Kürt ve Türk halklarının kardeşliği” sözünü bir kez daha yineliyoruz.”
Devrimcilik yaşamına 1970’lı yılların ortasında Kurtuluş Hareketi ile başlayan ve 1976 yılında Karadeniz Dev Genç Genel Sekreteri olarak görev yapan Seçkin Kır, BSA, BSP, ÖDP, SDP içinde çalıştı, Sosyalist Parti MYK üyeliği yaptı. HDP PM üyesi olan Kır, Karadeniz Bölge örgütlenme sorumlusu olarak çalışıyordu.
Devrimcilik yaşamına 1970’lı yılların ortasında Kurtuluş Hareketi ile başlayan Seçkin Kır, 1976 yılında Karadeniz Dev Genç Genel Sekreteri olarak görev yaptı. Birleşik Sosyalist Alternatif (BSA), Birleşik Sosyalist Parti (BSP), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ve Sosyalist Demokrasi Partisi’nde (SDP) çalışma yürüten Seçkin Kır, İşçilerin Sosyalist Partisi MYK üyeliği yaptı. SYKP üyesi olan Seçkin Kır aynı zamanda HDP PM üyesi olarak Karadeniz Bölgesinde örgütlenme çalışmaları yapıyordu.
Seçkin Kır kimdir?
1970’lı yılların ortasında Kurtuluş Hareketi saflarında sosyalist mücadeleye katılan Seçkin Kır, 1976 yılında Karadeniz Dev Genç Genel Sekreteri olarak görev yaptı. Kır, 12 Eylül Askeri Darbesi’nden kısa bir süre önce illegal TKP ile ilişkilenmesinin ardından 1982 yılında tekrar Kurtuluş Örgütü’nde siyasal mücadele yürütmeye devam etti.
12 Eylül Askeri Darbesi’nin ardından 1987 yılında yayın hayatına başlayan Yeni Öncü Dergisi’nde yer alan Seçkin Kır, 1988 yılında İşçi Dünyası Gazetesi Yayın Kurulu’nda da görev aldı.
Seçkin Kır, 1990 yılında illegal Kurtuluş Örgütü’nün İstanbul İl Komite üyeliğinde görevlendirildi. Aynı dönemde Kurtuluş Örgütü İstanbul İl Komitesi’nin illegal yayın organı “1917”nin yayın kurulu üyeliğini yaptı.
Özellikle 90 sonrası yükselen işçi sınıfı mücadelesi ve ‘’91 Bahar Eylemleri’’ ile yakından ilgilenen Seçkin Kır’ın çalıştığı bütün yayınlarda ağırlıkla sendikal mücadele ve işçi hareketi üzerine incelemeleri, yazıları, makaleleri yayımlandı.
1990’lı yılların ortalarından itibaren birleşik parti süreçlerinde (BSP-ÖDP) yer alan Seçkin Kır, 2008 yılında kurulan İşçilerin Sosyalist Partisi’nin Parti Meclisi ve Merkez Yürütme Kurulu üyeliklerini de yaptı. 2008-2009 yıllarında Samsun’da bölgesel olarak çıkarılan bir işçi gazetesi olan “İşçilerin Gazetesi”nin Genel Yayın Yönetmenliğini yapan Seçkin Kır, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nde aktif rol aldı.
İşçi sınıfı devrimcisi ve enternasyonalist kişiliğiyle bilinen Seçkin Kır, HDK ve HDP’nin organlarında yer aldı. Hem SYKP, hem de HDK-HDP’de çeşitli görevler üstlenen Seçkin Kır, 2018 yılında tutuklanarak bir süre cezaevinde kaldı.