Suç örgütü lideri Sedat Peker yayınladığı yeni videoda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef aldı. Peker Soylu’ya “’Sedat Peker’e dosya hazırlıyorlar. Ben, tehlikeli bir durum olursa haber vereceğim’ demedin mi?” diye sordu. Soylu ise, “Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım” dedi.
Suç örgütü lideri Sedat Peker, bu sabah (13 Mayıs) yeni bir video daha yayınlayarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef aldı. Peker, “Sedat Peker’e dosya hazırlıyorlar. Ben, tehlikeli bir durum olursa haber vereceğim’ demedin mi? diye sordu. Twitter’dan açıklama yapan Soylu ise “Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım” dedi.
Sedat Peker’in yayınladığı 4’üncü video “Bazıları Aslan Hikayesini Anlatmadan Avcının Hikayesine İnandılar. Görüşeceğiz” başlığını taşıyor.
Sedat Peker’in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef aldığı videoda, Soylu’ya yönelttiği sorular ve hakkında söyledikleri şöyle:
“Bizim temiz Süleyman var, sayın İçişleri Bakanımız. Bir arkadaş aradı, dedi ki ‘Süleyman Bey’in üzerine çok geliyorlar. Bir şeyler söyleyecek, arkadaş kusura bakmasın.’ ‘Tamam’ dedim, sorun değil. Bizim, ülkeye dönüş biletimiz ya, hayallerimizi de çaldı bilet de gitti. Bizim temiz Süleyman bir tweet attı, ‘Suç örgütü liderini takipteyiz.’ Millet buna biraz daha saldırınca ertesi gün, ‘Pislik, mafya lideri’ dedi.
Namus sahibiysen konuş yav… Berat Bey’e sen beni düşman etmedin mi arkadaş?
Akrabam Reşat Hacıfazlıoğlu senin bütün organizasyonlarını yapan. Sen değil miydin DYP’nin başına ulaşmak için, seni kongrelere almıyorlardı. O olaylı kongreleri vardı. Yanın da kim var bakın. Benim arkadaşlarım, benim akrabalarım. Sen oralara girerken onlar yanında değil miydi?
‘Ben Doğruyol Partisi’nin başına çıkmaya uğraşırken, kongrelere beni almıyorlar, il gezilerinde bana sıkıntı çıkartıyorlardı. Sedat Peker’in yanımda arkadaşı da, akrabası da yoktu’ de yalansa bir parmağımı keseceğim.
Benim akrabam gelip, ‘Reis’in kulağına bir şeyler geliyor, İstanbul’da sorunlar var’ dediğinde ‘İstanbul’u ben yönetemiyorum, Berat yönetiyor’ dedin mi, demedin mi? ‘O yaptırıyor her şeyi’ dedin mi, demedin mi?
Sen demedin mi ‘Sedat Peker’e dosya hazırlıyorlar. Ben, tehlikeli bir durum olursa haber vereceğim’ demedin mi?
Ben şunu anlamadım yalnız. Ben Berat Bey’le ilgili yayın yaptığımda bana haber yollayıp ‘yayını durdur’ da sen dedin. Onu anlayamadım. ‘Ben Sedat Peker’e Berat Bey’le ilgili yayını durdur’ demedim mi diyeceksin?
Benim koruma polisini kararımı sen vermedin mi? Sen uzatmadın mı ondan sonraki senede?
Bizim temiz Süleyman’ın istifa olayı var ya. Hani o an duygusal bir hale girip istifa ettiği. Bir gün evvel robot hesaplardan tweetler hazırladı. 1 milyon 300 bin tweet var ya. Benim destek olduğum haber portalları da sana destek oldular. Orada duruyor kayıtlar.
Bizim temiz Süleyman’ın istifa olayı var ya. Bir gün evvel robot hesaplardan tweetler hazırladı.
Tayyip abinin altını oyduğunu herkes biliyor. Tayyip Bey siyaseti bıraksın başa ben geleceğim. O kadar küfür ettin, o kadar hakaret ettin. Bu dünya böyle kim kötü laf söyler kıymetli olur.
Allah mısınız ulan siz? Nesiniz ulan. Pelikancısı, Ağarcısı, Süleymancısı nedir ulan. Sarmışsınız Tayyip abinin çevresini, dünyayla temasını kesmişsiniz. Atatürk’ün Dolmabahçe Sarayı’ndaki halleri gibi. Ayrı bir ülke anlatıyorsunuz. Bu ülke şöyle büyüyor, böyle büyüyor diye. İnsanlar intihar ediyor. Bakan değil misin? İntihar edenlerle ilgilensene. Sizin televizyon kanallarının anlattığı gibi, siz onu seyredip, onu görüyorsunuz. Ülke öyle değil kardeşim. Pide alamadığı için insanlar intihar ediyor. Senin görevin değil mi bunları engellemek. Senin görevin gazeteciye, parti başkanına, ona, buna.. Eşkıya mısın sen?
Silivri’de intihar eden o Emniyet Müdürünü Hakan Çalışkan’ı anlatsana… Niye intihar etti bu adam.
Bir tripota bir kameraya yenileceksiniz.”
Soylu’dan Peker’e yanıt: “Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da suç örgütü lideri Sedat Peker‘in yayınladığı video’da söylediklerinin ardından Twetter hesabından yazılı açıklamada bulundu. Soylu, “Aylardır bu senaryonun bu noktaya geleceğini bekliyordum. Birilerinin elinde operasyon elemanı olan mafya pisliği…” mesajıyla paylaştığı açıklamasında, “Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım” dedi.
Süleyman Soylu’nun açıklaması şöyle:
“Aylardır, senaryonun bu noktaya geleceğini bekliyordum. Birilerinin elinde operasyon elemanı olan mafya pisliği, yıllarca bu ülkede tehdit ve şantajla pek çok insanın canını acıttı. Devlet ve millet gibi kutsal kavramların ardına sığınarak kan emici oldu, her türlü pisliğe bulaştı.
Türkiye, tam da bunlar gibi pespayelerle mücadele ederek temizleniyor ve yükseliyor. Kullandığı uyuşturucunun beynini yok ettiği, müptezel operasyon elemanına sesleniyorum:
İddianı, iftiranı, her şeyin açığa çıkması için yargıya taşıyorum. Ben adalete teslimim. Sen de operasyon faresi gibi kaçma, ülkene gel adalete teslim ol.
Elbette ki cesaret aldığın bir yerler vardır. Tüm iftira ve ithamlarına mal bulmuş mağribi gibi sarılan ve “şereflice” siyaset malzemesi haline getiren;
Nasıl olsa Kemal Kılıçdaroğlu gibi ağabeyin var.
Nasıl olsa Meral Akşener gibi ablan var.
Nasıl olsa Ali Babacan gibi kardeşin var.
Nasıl olsa Ahmet Davutoğlu gibi hocan var.
Nasıl olsa Birgün gibi gazeten var.
Nasıl olsa Cumhuriyet gibi gazeten var.
Nasıl olsa Sözcü gibi yayın organın var.
Nasıl olsa Fetö’nün sosyal medya ağı var.
Nasıl olsa Hdpkk’nın tam desteği var.
Nasıl olsa bu tiyatro günlerdir aval aval bakan, her şeye konuşup laf söyleyen ama hala Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını anlamayan, şimdi susan ödlekler var.
Hükümetlerimiz ve partimiz terörden uyuşturucuya kadar pek çok suç kaynağında Cumhuriyet tarihimizin en başarılı sonuçlarını üretti. Ancak başından itibaren en başarılı olduğu alan, mafyadan bu ülkeyi ve milleti kurtarmaktır. Onun için liderimiz Tayyip Erdoğan’a minnettarım. Mafya pisliklerine ve onların pis oyunlarına müsaade etmediği için.
İddiana, iftirana gelince…
Senin gibi kalleşlerle ve müptezellerle yüzleşe yüzleşe Türkiye bu noktaya geldi. Üzerime düşeni alıyorum ve yüzleşiyorum. İstanbul ve Bursa mahkemelerinde iki dosyan var. İstanbul’daki dosyanın başlangıcını bilmiyorum. Ancak dosyanın yeniden hareketlenmesi ve operasyona dönmesinde bizahati katkım var. Bursa’daki dosya ise bir kişinin şahsıma şikayeti ile baştan sona benim takibim.
Hayatımın bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım.
Bayram günü bu müptezellikle kendilerini meşgul ettiğim için aziz milletim beni bağışlasın. Çünkü beni tanıyanlar ve birlikte çalışanlar bilir ki mafyadan nefret ederim. Beş yıla yakın İçişleri Bakanlığı dönemimde mesai arkadaşlarıma bu konuda hangi talimatları verdiğim, nasıl tavizsiz olduğum, yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde yüzlerce çetenin çökertilmesi sonucu ile açıktır. Allaha hamdolsun mafyaya hayat hakkı tanımadık. Böyle bir ihmali, devletime ve milletime ihanet sayarım.
Bedeli ne olursa olsun terörle, uyuşturucu ile organize suç çeteleri ile ve tüm suç unsurları ile mücadelemiz kökünü kazıyana kadar devam edecektir.
Aziz milletimize saygılarımla.”
Soylu’dan Mehmet Ağar’a not
Süleyman Soylu, açıklamanın not bölümünde eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın, “Bizi buradan uzaklaştırınca yapılacak olan da belli. Buraya mafya çökecek. Bugün eğer mafya buraya giremiyorsa bizim burada olmamızdandır” sözlerine atıf yaparak “Bu süreçte, belki dil sürçmesidir diye hala tekzibini beklediğim cümle, ‘Biz olmasa idik oraya mafya çökecekti’ cümlesidir. İnşallah saygısız bir gazetecinin çarpıtmasıdır. Benim devletim Libya’ya ve Karabağ’a çökülmesine fırsat vermedi. Kıytırık bir marinaya mafya bozuntularının çökmesine fırsat vermez. Türkiye eski Türkiye değil” ifadesini kullandı.
Mehmet Ağar özür diledi
Ağar ise Sözcü TV’de katıldığı bir programda konuyla ilgili soru üzerine, eleştiri konusu yapılan sözlerinin öfkeyle ağzından çıktığını belirtip özür diledi ve şunları söyledi:
“Bütün eleştirilere hak veriyorum. Olayın kızgınlığından dil sürçmesi söz konusu. Benim bu tabiri kullanmam fevkalade yanlıştır. Bütün meslektaşlarımı incittiğimi düşünüyorum, kalbi özür diliyorum”.