Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Zırhlı Tren: Gençlik, emekçi halkın demokratik haklar mücadelesinde sağlam bir müttefik olmalı

    20 Eylül 2025

    Musa Anter şehadet yıl dönümünde anıldı: “Apê Musa’nın serptiği tohum kazandı”

    20 Eylül 2025

    Cumartesi Anneleri 31 yıllık kayıp İbrahim ve Edip Çelik için adalet istedi

    20 Eylül 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Apê Musa’nın kalemi: Zaman aşımına sığmayan bir cinayet

      20 Eylül 2025

      Şiddetin ödüllendirildiği bir düzen: Çocuk hakları nerede?

      20 Eylül 2025

      Demokrasi koridorda kaldı

      18 Eylül 2025

      Gençliğimizi çalanlardan hesap soracağız!

      15 Eylül 2025

      Dilin Gücü: “Engelli” mi, “özel gereksinimli” mi?

      15 Eylül 2025
    • Seçtiklerimiz

      Dijitalleşmenin asıl karanlık yüzü: Nadir metaller savaşı

      18 Eylül 2025

      Yurtta grev, dünyada grev: Alpkan Birelma ile 2023 Uluslararası Grev Raporu üzerine

      17 Eylül 2025

      Zeytin katliamı kanuni olsa da gayrimeşrudur

      16 Eylül 2025

      Dünyaya kaos havası ufaktan yerleşirken

      15 Eylül 2025

      Güney Kore ‘mucizesi’nin karanlık yüzü: Otoriter kalkınma

      14 Eylül 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Zırhlı Tren: Gençlik, emekçi halkın demokratik haklar mücadelesinde sağlam bir müttefik olmalı

      20 Eylül 2025

      Hüseyin Mat: En kötü barış, en iyi savaştan iyidir

      19 Eylül 2025

      Nuray Sancar: Tek adam rejiminin yıkılması faşizmin geriletilmesinin ilk şartıdır

      18 Eylül 2025

      EMEK GENÇLİĞİ: Barışın inşası Türk ve Kürt işçi-emekçilerinin birliğiyle mümkün

      17 Eylül 2025

      Özgürlükçü Gençlik: Gençliğin sürece dahil olması tercih değil zorunluluktur

      15 Eylül 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Rıza Türmen’den yargı krizi yorumu: ‘AİHM hak ihlali kararı verecek’

    Rıza Türmen’den yargı krizi yorumu: ‘AİHM hak ihlali kararı verecek’

    Siyasi Haber15 Ocak 2018
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Eski AİHM yargıcı Türmen, AYM’nin gazeteci Şahin Alpay ve Mehmet Altan’la ilgili hak ihlali kararının ağır ceza mahkemelerince reddedilmesiyle ilgili olarak, “AYM kararının uygulanmamasıyla yeni ihlaller oluştu” dedi.

    Eski Zaman gazetesi yazarı Şahin Alpay ile akademisyen Mehmet Altan’ın tutukluluklarının “hak ihlali” olduğunu söyleyen ve tahliye kararı veren AYM’ye yerel mahkemeler direnç göstermiş ve tahliye taleplerini reddetmişti. İlk defa bir üst yargı merci olan AYM’nin kararlarının tanınmamasıyla bir yargı krizi doğmuştu.


    Deutsche Welle Türkiye, yargı krizini uzun yıllar AİHM’de yargıçlık yapan Rıza Türmen’e sordu. Yerel mahkemelerin direncinin Türkiye’deki bireysel hak aramayı işlevsizleştirdiğini söyleyen Türmen, bu kararın AİHM’den döneceğini savundu.


    Söyleşinin tamamı şöyle:


    Uzun yıllar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde yargıçlık yaptınız. Bugüne kadar, diğer ülkelerde anayasa mahkemelerinin kararlarına uyulmaması gibi bir örnek karşınıza çıktı mı?


    Azerbaycan’da bu oldu. Anayasa Mahkemesi kararları uygulamayınca, AİHM, Azerbaycan’daki Anayasa Mahkemesi’ni tanımadı ve oradan gelecek başvuruları direkt kabul etti. Türkiye’de daha önce de Anayasa Mahkemesi’nin verdiği idari kararlar uygulanmadı. Fakat hiçbir zaman alt mahkeme “Ben Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımayacağım” demedi. Bu bir ilk. Anayasa Mahkemesi kararlarının alt mahkeme tarafından bozulması gibi tuhaf bir durum sadece Türkiye’de görülebilir. Dünyada böyle bir örnek hiç hatırlamıyorum. Bu tartışma aslında bir hukuk devleti tartışmasıdır. “Türkiye bir hukuk devleti mi, değil midir?” Buna karar verecek. Burada iki eşit görüş ve iki eşit taraf arasında bir tartışmadan söz etmiyoruz. Buradaki mesele, hukuk devletinin varlığı ya da yokluğudur.


    AYM kararlarının uygulanmaması, AİHM ve Avrupa Konseyi açısından nasıl sonuçlar doğurur?



    Bir kere Anayasa Mahkemesi kararından sonra gazetecilerin hala tutuklu olmalarının hiçbir hukuki dayanağı kalmamıştır. Bu gazeteciler tamamen hukuksuz olarak cezaevindedir. Anayasa Mahkemesi’nin tespit ettiği ihlaller dışında yeni ihlaller oluşmuştur.  İkincisi, 13. Ağır Ceza Mahkemesi, “Gerekçeyi okuduk serbest bırakıyoruz” derse, bu gecikmenin doğurduğu hak ihlali vardır. Ayrıca Türkiye’de iç hukuk yolunun  ne kadar etkisiz olduğu ortaya çıkacak. AİHM, “bireysel başvuru hakkı için önce Anayasa Mahkemesi’ne gidin” diyordu. Ama bu yolun işlemediği görülüyor. Talimatla, birinci derece mahkeme, Anayasa Mahkemesi’ni dinlemiyor ve bu hak arama yolu etkisiz hale getiriliyor.  Türkiye’de iç yargı yolunun etkili olmadığı ortaya çıkar. O zaman AİHM, “AYM’ye gitmeye gerek yoktur, direkt bana gelin” diyecektir. Bundan sonra Anayasa’da tanınmış olan bireysel başvuru hakkı uygulanmaz hale gelir. Bireysel başvuru bakımından Anayasa Mahkemesi’nin hiçbir işlevi kalmadığı için AİHM, başvuruları direk kabul eder.


    Ağır Ceza Mahkemesi’nin ret gerekçelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?


    Gerekçeler hiç inandırıcı değil. 13. Ağır Ceza, AYM’nin delillerin değerlendirmesine girip, yetki gaspı yaptığını söylüyor. AYM, üç gazeteciyle ilgili tutuklama kararının hukuka uygun olup olmadığına bakar. Bunu incelerken, AYM, bu kişilerle ilgili tutuklamaya yol açacak kuvvetli ve makul şüpheler olup olmadığına bakmak zorundadır. Kuvvetli şüphe şu demek; öyle deliller olacak ki, üçüncü tarafsız bir kişi, suçlanan kimselerin suç işlediğine ikna olacak. Buna karar verebilmesi için o delillere bakması lazım. Delillere bakmadan karar veremez. Bu ihlalin ya da şikayetin tabiatından ortaya çıkan bir durum. Ortada tutuklamayı gerektirecek, delil ya da kanıt yok. Sadece yazılar ya da konuşmalar var.


    AYM’nin dosyayı bilmediği yönünde gerekçe de son derece saçma bir argümandır. Avrupa Konseyi’nde AİHM’e taraf 47 ülke var. Hiçbir devlette hakimler “Delilleri gizli tutuyorum” dememiştir. Delilleri açıklamazsa, ortadaki delillere göre, ona göre değerlendirme yapar. AİHM de buna göre değerlendirme yapacaktır. Açıklayamıyorsan, öyle bir delil yok demektir. Sadece bu yüzden ihlal çıkar. Açıklanmayan delilin varsa, dosyada ne olduğunu bilmeden nasıl tutuklamaya itiraz edilecek?


    Birinci derece mahkemeler, bu karara direnebilir mi?


    En ufak bir hukuk devleti kırıntısı varsa, mahkemeler AYM’nin kararını uygular ve tahliye kararı verir.  AYM, birinci derece mahkemeye kararını, yerine getirmesi için gönderiyor, sorgulaması için değil. Normlar piramidinin en üstünde Anayasa ve Anayasa Mahkemesi vardır. Biz bu piramidi ters çeviriyoruz. En alttaki mahkeme en üste geliyor.


    Bunlar Anayasa Mahkemesi’nin yetkileriyle oynar mı diye de düşünüyorsunuz çünkü bugüne kadar hep bunu yaptılar. Torba yasaya bir madde ekleyerek, AYM’nin yetkilerini yeniden düzenleyebilir ya da üye sayısını artırabilirler.


    Yüksek Mahkeme’nin kararının yerine getirilmemesinin ne gibi sonuçları olur?


    Türkiye’nin itibarı bakımından çok ağır sonuçlar doğurur. Türkiye’de yargının bağımsız olmadığı ve ülkenin hukuk devletinden ne kadar uzak olduğunu çok açık bir biçimde dünyaya ilan etmiş olursunuz.


    AİHM’den nasıl bir karar bekliyorsunuz? Hak ihlali kararı verirse ne olur?


    AİHM, ihlal kararı verecek. Eli kulağında. Şubatta çıkar. Tek tek bütün dosyalara bakarak karar verecek. İhlal kararı verince, Türkiye çok güç durumda kalacak. Türkiye, AİHM kararını uygulamak zorunda. Uygulamak demek, ihlal nedenini ortadan kaldırarak, gazetecileri serbest bırakmak demektir.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Küresel Sumud Filosu Gazze yolunda

    17 Eylül 2025

    İsviçre Federal Parlamentosu’nda 1915 soykırımları Konferansı: Tarihi tanımanın önemi ele alındı

    17 Eylül 2025

    SGDF: Gençliğin ve Kürt Halkının Talepleri Buluşturulmalı

    14 Eylül 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Mehmet Murat Yıldırım

    Apê Musa’nın kalemi: Zaman aşımına sığmayan bir cinayet

    Elif Gamze Bozo

    Şiddetin ödüllendirildiği bir düzen: Çocuk hakları nerede?

    Ömer Bölüm

    Demokrasi koridorda kaldı

    Yunus Emre Özel

    Gençliğimizi çalanlardan hesap soracağız!

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Siyasi Haber

    Dijitalleşmenin asıl karanlık yüzü: Nadir metaller savaşı

    Siyasi Haber

    Yurtta grev, dünyada grev: Alpkan Birelma ile 2023 Uluslararası Grev Raporu üzerine

    Çiğdem Toker

    Zeytin katliamı kanuni olsa da gayrimeşrudur

    Akdoğan Özkan

    Dünyaya kaos havası ufaktan yerleşirken

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Metal işçisi yoksullaşıyor

    14 Eylül 2025

    AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan TSE’deki grev 60 gün yasaklandı

    13 Eylül 2025

    İzmir’de DİSK/Genel-İş yöneticileri gözaltında: “Erdoğan’a hakaret” suçlaması

    12 Eylül 2025
    KADIN

    Kadın avukata komşu tacizi: “Evimde yalnız kalmaya korkuyorum”

    14 Eylül 2025

    Ağustos ayında 28 kadın katledildi, 25 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti

    6 Eylül 2025

    Eline, beline sahip çıkmayanlar itibardan olacaklar

    3 Eylül 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.