Açlık grevindeki Nuriye Gülmen’in annesi Cemile Gülmen, geçtiğimiz hafta hükümet tarafından olumlu bir adım atılmasını beklediklerini ifade ederken “Bize verilebilecek en anlamlı hediye bu olurdu. Çocuklarımız için çok endişeleniyoruz” dedi.
Kanun hükmünde kararnameler (KHK) ile ihraç edilen akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın işlerine geri dönmek için yaptıkları açlık grevi 68’inci gününü geride bıraktı. Anne Cemile Gülmen, geçtiğimiz hafta hükümet tarafından olumlu bir adım atılmasını beklediklerini ifade ederken “Bize verilebilecek en anlamlı hediye bu olurdu. Çocuklarımız için çok endişeleniyoruz” dedi. Anne Sultan Özakça da, “Bizim için en güzel Anneler Günü hediyesi Nuriye ve Semih’in işlerine iade edilmesi ve günden güne eriyen çocuklarımızın hayatlarının bize bağışlanması olacak” ifadelerini kullandı.
Anne Özkça: Oğlumun sevdiği şeyleri yiyemiyorum
Hürriyet’ten Gamze Kolcu’ya konuşan Sultan Özakça, şunları söyledi:
“Oğlumun sevdiği şeyleri yiyemiyorum. Ayakta durmak zorunda olduğum için çorbayla falan besleniyorum. Bugüne kadar tek bir adım atılmasını bekledik. Bizim için en güzel Anneler Günü hediyesi Nuriye ve Semih’in işlerine iade edilmesi ve günden güne eriyen çocuklarımızın hayatlarının bize bağışlanması olacak. Açlık grevine başlamak istiyorum ancak Semih izin vermiyor. Haklı mücadelesinde her zaman yanında olacağım.” [IFrame]
Anne Gülmen: Her karanlığın bir aydınlığı var
Anne Cemile Gülmen ise hayatlarının en zor sınavını verdiklerini ve mücadele sonucunda geçer not alacaklarını söyledi.
“Her karanlığın bir aydınlığı var” diyen anne Gülmen şunları ifade etti:
“Bu hafta olumlu bir adım atılmasını çok bekledik. Bizlere verilecek en anlamlı hediye bu olurdu. Çocuklarımız için çok endişeleniyoruz. Bir an önce sağlıklarına, işlerine ve öğrencilerine kavuşsunlar istiyoruz” diye konuştu. Gülmen ve Özakça, Gezi eylemlerinde hayatlarını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz ve Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan’a destek açlık grevleri için teşekkür etti. Anne Gülmen, “Onlar bizim başımız tacı. Açlık grevi yapmalarının anlamı çok büyük, onları da annemiz olarak görüyoruz” dedi.
Nuriye Gülmen: Vazgeçmeyeceğiz
Nuriye Gülmen ise şunları söyledi:
“Kolay olmayacağını biliyorduk. Annem başlarda inanmıyor, ‘sana bir şey olursa işi falan ne yapacağım’ diyerek üzülüyordu. Yanımda olması, bir annenin evladı için yapabileceği en büyük şeylerden biri. Vazgeçmeyeceğiz. Sahiplenme, destek bizim başımızı döndürdü ve çok kıymetli ama işimize dönmediğimiz sürece yeterli değil.”
Semih Özakça: Açlık grevine devam edeceğiz
Evdeyken zamanın büyük çoğunluğunu uzanarak ve kitap okuyarak geçirdiğini belirten Semih Özakça, günlük tuttuğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Açlık grevine, bizi zorla beslemeye çalışarak müdahale edecekler. Bizi anlamak için bile açlık grevi yapanlar var. Birlikte hareket edersek bu ses olur, etkili olur. Açlık grevine devam edeceğiz. ‘Artık sesiniz duyuldu, karşılığı oldu. Bırakıp başka yollar mı denesek’ diyenler var. Bunca gün boşuna aç kalınmaz. Bu işi sonuçlandırmak için başladık, kazanma iddiasıyla başlandı ve bu iddiayla devam edecek” dedi.