Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Demokratikleşme Olmadan Anayasa Değişikliği Olur mu?

    16 Temmuz 2025

    Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

    14 Temmuz 2025

    ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

    14 Temmuz 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Demokratikleşme Olmadan Anayasa Değişikliği Olur mu?

      16 Temmuz 2025

      Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

      14 Temmuz 2025

      Barış değil seçim konuşması

      13 Temmuz 2025

      Devrimci şiddetin sınırları ve dönüşümü: Tarihsel materyalist bir değerlendirme

      12 Temmuz 2025

      Yeni Eşik

      11 Temmuz 2025
    • Seçtiklerimiz

      ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

      14 Temmuz 2025

      Ulus-devlet, iki basınç

      14 Temmuz 2025

      Silahlara veda, Kudüs İttifakı, karşılıksız düşler

      14 Temmuz 2025

      Dış borç ve sosyalist kemer sıkma

      13 Temmuz 2025

      Tarihe tanıklık: Carpe diem

      12 Temmuz 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025

      Josu Urrutikoetxea: Silahlı mücadeleden müzakereye, ETA’dan Kürt mücadelesine

      9 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Cumhuriyet gazetesi iddianamesi avukatlardan önce Sabah’a servis edildi

    Cumhuriyet gazetesi iddianamesi avukatlardan önce Sabah’a servis edildi

    Siyasi Haber4 Nisan 2017
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticileri hakkında iddianame hazırlanırken, iddianamenin avukatlardan önce Sabah’a servis edildiği belirtildi.

    Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarları için 156 gün sonra iddianame hazırlandı.


    Evrensel’in haberine göre, hazırlanan iddianame avukatlardan önce iktidara yakınlığı ile bilinen Sabah gazetesine servis edildi. Can Dündar, Akın Atalay, Ahmet Şık, Bülent Utku, Kadri Gürsel ve Aydın Engin’in de aralarında bulunduğu 19 gazetecinin ‘silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme,’ ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ ve ‘hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma’ suçlamalarınden yüzlerce yıl hapsi isteniyor. Ayrıca Cumhuriyet gazetesinin yapmış olduğu yayınlar için “terör örgütleri ve faaliyetlerini ‘sevimli göstermeye’, güvenlik güçlerinin meşru operasyonlarını ‘etkisizleştirmeye’ çalıştığı, bu doğrultuda algı yaratmaya yönelik kapsamlı haberlere imza atıldığı saptanmıştır” ifadelerine yer verildi.


    Cumhuriyet gazetesi avukatlarından Abbas Yalçın, mahkemece henüz kabul edilmemiş iddianamenin avukatlardan evvel basına sızdırılmasının yasal olmadığını söyledi. Yalçın, dosya üzerinden gazetecilere yöneltilen suçlamalara ilişkin de, “Delil yok, haber var. Suçlamaların tamamı gazetecilik faaliyetinden dolayı”dedi.


    İddianamede 15 yıla kadar hapsi istenen gazeteci Aydın Engin Evrensel’e yaptığı açıklamada iddianamenin ‘Cumhuriyet gazetesinin yayın çizgisini değiştirmesinden ibaret’ olduğunu belirterek, “İster Türk Ceza Kanunu’nda, ister evrensel hukukta bunu bir suç olarak ileri sürmek tek kelimeyle hukukun bittiği nokta demektir” dedi.


    ‘Yok’ denilen iddianame Sabah’ta çıktı!


    Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarları hakkında “PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C’ye müzahir oldukları” iddiasına ilişkin yürütülen soruşturmada, Can Dündar, Akın Atalay, Ahmet Şık, Bülent Utku, Kadri Gürsel ve Aydın Engin ile “jeansbiri” Twitter hesabının sahibinin de aralarında bulunduğu 19 kişi hakkında iddianame hazırlandı. Başsavcı Vekili Mehmet Akif Ekinci ve Cumhuriyet Savcısı Yasemin Baba tarafından hazırlanan iddianame Cumhuriyet avukatlarından önce iktidara yakın Sabah gazetesine verildi.


    Gazetecilere yüzlerce yıl hapis istemi


    İddianamede, “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme” iddiası ile suçlanan Can Dündar, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Aydın Engin, Bülent Yener, Günseli Özaltay ve Ahmet Şık’ın ayrı ayrı 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. “Silahlı terör örgütüne üye olma” ve “Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” iddiasıyla suçlanan Cumhuriyet Vakfı yöneticileri AkınAtalay, Orhan Erinç, Bülent Utku, Güray Tekin Öz, Önder Çelik, Turhan Günay, Musa Kart, Hakan Karasinir, Mustafa Kemal Güngör ve Hikmet Aslan Çetinkaya’nın ise 11,5 yıldan 43 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Dosyaya dahil edilerek iddianamede şüpheli olarak yer alan “@jeansbiri” Twitter hesabının sahibi Ahmet Kemal Aydoğdu “Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak”, gazeteci İlhan Tanır da “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” ile suçlandı.


    ‘Cumhuriyet, terör örgütlerini sevimli göstermiş’


    Gazetenin son üç yılda 90 yıllık geçmişinin ve kuruluş felsefesinin tam aksi yönde değişime uğradığı öne sürülen iddianamede kullanılan ifadeler şöyle: “Dosyamız şüphelilerinden Can Dündar’ın 08/02/2015 tarihinde Cumhuriyet gazetesinin genel yayın yönetmenliğine gelmesinden sonra, gazetenin yayın politikası radikal şekilde değişmiş, bu değişiklik basit editoryal tercihlerin ötesine geçerek, gazetenin FETÖ/PDY, PKK/KCK ve DHKP/C silahlı terör örgütlerinin amaçlarına hizmet eden, manipülatif haberleri yaygınlaştıran, MİT TIR’ları hadisesinde olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Cumhurbaşkanı hakkında ‘teröre destek veren devlet ve Cumhurbaşkanı’ imajını yaratan bir yayın organı haline gelmesine neden olmuştur. Öte yandan gazetenin yapmış olduğu yayınlarla terör örgütleri ve faaliyetlerini ‘sevimli göstermeye’, güvenlik güçlerinin meşru operasyonlarını etkisizleştirmeye çalıştığı, bu doğrultuda algı yaratmaya yönelik kapsamlı haberlere imza atıldığı saptanmıştır.”


    ‘FETÖ’ Cumhuriyet Vakfı’nı ele geçirdi’


    FETÖ’nün Cumhuriyet gazetesi üzerinden yazı dizilerini kullanarak “algı operasyonu” gerçekleştirdiği savunulan iddianamede, “Atatürkçü çizgisiyle bilinen, TSK mensupları arasında ve bürokraside rahatlıkla kendisine yer bulabilen Cumhuriyet gazetesi, FETÖ/PDY’nin diğer yayın organlarının (Taraf, Zaman, Bugün, Samanyolu TV gibi) itibarsızlaşması ve kamuoyu nazarında güvenilirliklerini kaybetmeleri sebebiyle örgüt tarafından hedef seçilmiş, gazete ve örgütün birbirine bütünüyle zıt çizgileri, öncelikle gazetenin güncel yayın politikasını belirleyen Cumhuriyet Vakfının ele geçirilmesi suretiyle kesişmeye zorlanmıştır” denildi. Sabah’ın yayınladığı iddianamede Cumhuriyet Gazetesi Yayın Danışmanı Kadri Gürsel’in ByLock kullanıcılarıyla irtibata geçtiği öne sürüldü.


    ‘Bize yok dedikleri iddianame Sabah’ta çıktı’


    İddianameye ilişkin değerlendirmede bulunan Avukat Abbas Yalçın, iddianame Sabah gazetesinde yayınlanmadan yarım saat önce savcılık kaleminde olduğunu belirterek şunları söyledi: “Sabahın haberi çıkmadan yarım saat önce tutukluluğun devamına ilişkin karara itirazımızın  sonucunu öğrenmek için savcılığın kalemindeydim. Soruşturmamızı yürüten Savcı Murat İnam'ın odasında bir toparlanma durumu vardı sordum, Savcı Bey'in Bilişim Suçları Bürosu’na görevlendirildiğini öğrendim. İddianamenin durumunu sordum. Savcı, dosyada görevli olmaya devam mı edecek, yani o mu hazırlayacak iddianameyi yoksa başka bir savcı mı görevlendirilecek diye sordum. Katip bilgi veremeyeceğini söyledi. Sonuç olarak bize hiçbir şekilde bilgi verilmezken yarım saat sonra Sabah’ın haberi ile iddianamenin çıktığını öğrendik.


    Dosya avukatlara gizli, yandaşa açık


    İddianame kabul edilmediği için yasal olarak paylaşılmaması gerektiğini belirten Yalçın, “Yasal olarak aslında iddianamenin şu aşamada yani henüz iddianame mahkemece kabul edilmemişken hiç kimse tarafından alınamaması lazım. Bu soruşturma gizli yürütülen bir soruşturma, üzerinde gizlilik kararı olan bir dosya. İddianame kabul edilene kadar da gizlilik kararı kalkmayacak. Ancak soruşturmanın başından beri bu dosya ile ilgili haberler yapıldı. Biz soruşturma esnasında gizliliği ihlal eden haberlerle ilgili kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştuk.  Ancak bu suç duyurusuna ilişkin kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildi. Soruşturmanın başından beri basına haber sızdıranlar şimdi de iddianameyi sızdırıyorlar” dedi.


    Dosyada haber dışında ‘delil’ yok


    Gazetecilerin yaptıkları haberler dolayısıyla suçlandığını söyleyen Yalçın, “Dosyada bize delil olarak sunulan tek şey gazetecilerin yaptıkları haber, yorum ve eleştirilerdir. Neredeyse 2 yıl kadar geriye dönerek buldukları haberler için hangi örgütü bulurlarsa hepsini bir kokteyl haline getirip dosyaya sunuyorlar. Haber dışında hiçbir delil göstermiyorlar. Dolayısıyla müvekkillerimiz tamamen gazetecilik faaliyetleri sebebiyle yargılanmaktalar” diye konuştu.


    Engin: iddianame yayın çizgisini değiştirmekten ibaret!


    Cumhuriyet gazetesi yazarlarından ve iddianamede “şüpheli” sıfatıyla “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme” suçlamasıyla 7,5 yıl dan 15 yıla kadar hapsi istenen gazeteci Aydın Engin, iddianamenin özünün Cumhuriyet gazetesinin yayın çizgisini değiştirmesinden ibaret olduğunu söyledi.


    Engin, Cumhuriyet gazetesinin yayın çizgisini değiştirmesinin savcılıkça bir suç olarak görüldüğünü dile getirdi ve “Hukuk cinayeti diyebileceğim bir suçlama bu. Çünkü bir gazetenin yayın çizgisini az ya da çok değiştirmesi için savcılıktan veya bir savcıdan izin alınması diye bir iddiayı ortaya atmak adeta bu anlama geliyor. Yani ‘Biz yayın çizgimizi değiştirebilir miyiz sayın savcı’ diye sormamızı mı bekliyorlardı acaba? Kaldı ki, Cumhuriyet’in yayın çizgisinde savcının iddia ettiği bağlamda ve anlamda herhangi bir değişiklik yok. İddianamenin özü Cumhuriyet gazetesinin yayın çizgisini değiştirmesinden ibarettir. İster Türk Ceza Kanunu’nda, ister evrensel hukukta bunu bir suç olarak ileri sürmek tek kelimeyle hukukun bittiği nokta demektir” diye konuştu.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Mahir Sayın: “Demokratik konfederalizm, bölge halklarının barışa ve refaha kavuşabilmeleri için tek seçenek gibi durmaktadır”

    28 Haziran 2025

    Barış Ünlü: “AKP ‘Türklük Sözleşmesi’nin devlet ayağını çökertti”

    6 Haziran 2025

    Kürt Dili Bayramı, ana dili ve sağlık

    14 Mayıs 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Mete Gönültaş

    Demokratikleşme Olmadan Anayasa Değişikliği Olur mu?

    Tuncay Yılmaz

    Öcalan ve Hozat’ın feraseti, Erdoğan’ın hamaseti

    Mehmet Murat Yıldırım

    Barış değil seçim konuşması

    Siyasi Haber

    Devrimci şiddetin sınırları ve dönüşümü: Tarihsel materyalist bir değerlendirme

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Süleyman Karan

    ‘Ekonomik mucizeler’ için barış önemli, ancak planlı bir ekonomi olmazsa olmaz

    Ergin Yıldızoğlu

    Ulus-devlet, iki basınç

    Fehim Taştekin

    Silahlara veda, Kudüs İttifakı, karşılıksız düşler

    Ümit Akçay

    Dış borç ve sosyalist kemer sıkma

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    İşçi sınıfının açlıkla imtihanı

    5 Temmuz 2025

    İşçiler ne yapsın?

    11 Haziran 2025

    Grev okulundan dersler

    10 Haziran 2025
    KADIN

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025

    DEM Parti Kadın Meclisi’nden Saadet Partisi’ne ziyaret

    14 Mart 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.