DİSK/Genel-İş İzmir 1-2-3 ve 9 No’lu Şubeler, İzmir Büyükşehir Belediyesinde yaşanan hukuksuz işten atmalara ve sendikal baskılara ilişkin basın açıklaması düzenledi. Genel-İş binası önünde gerçekleştirilen açıklamaya Genel-İş’e bağlı şubelerin yönetim kurulları, iş yeri temsilcileri, atılan işçiler, Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube yönetimi ve Birleşik Emekli Sen temsilcileri katıldı. Eylemde sık sık “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Zafer direnen emekçinin olacak” ve “Sermayeye değil emekçiye bütçe” sloganları atıldı.
“Geri adım atmayacağızımızın bilinmesini isteriz”
Basın metnini okuyan Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ercan Gül, 7-8 Ocak’ta ücretlerin ödenmesindeki gecikmelerin ve yaşanan aksaklıkların ivedilikle düzeltilmesi çağrısında bulunarak gerçekleştirdikleri eylemler sonrası İzmir Büyükşehir Belediyesinin eyleme katılan işçilere yönelik hakkaniyetsiz uygulamalar hayata geçirdiğini söyledi. Gül, “Öncelikle yaşanan tüm sorunları diyalog yoluyla çözebileceğimizi belirtmek isteriz. Önceliğimiz elbette budur. İktidarın politikaları karşısında emek ve demokrasi mücadelesi bayrağını elinde tutan ve buuğurda kurulduğu günden bugüne kadar bedeller ödeyen bir sendika olarak bu onurlu mücadelemizden de hiçbir zaman geri adım atmayacağımızın bilinmesini isteriz” diye konuştu.
Haklarını kullanan emekçilere hukuksuz uygulamalar
7-8 Ocak tarihinden sonra belediye yönetiminin işçiler ve DİSK’e yönelik uygulamalarını sıralayan Gül, şunları kaydetti:
- Sendikamızın örgütlü olduğu ESHOT Genel Müdürlüğü’ne ait olan 236 adet otobüs Belediye-İş Sendikasının örgütlü olduğu İZULAŞ A.Ş’ ye devretme işlemleri başlamıştır.
- Eyleme katılan işçilere tutanaklar tutularak disiplin süreci başlatılmıştır ki bu 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun “sendika özgürlüğünün güvencesi” başlıklı 25. Maddesine aykırıdır. Bu maddeye göre; ‘İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farklı işleme tabi tutulamaz’.
- İZENERJİ şirketinde çalışan 148 üyemiz, kendi rızası olmadan işveren tarafından belirsiz süreli ücretsiz izne çıkarılmışlardır.
- Ayrıca Kent Konseyi Müdürlüğü’nde çalışan 10 üyemiz 50 gün önce belirsiz süreli ücretsiz izne çıkarılmıştır. Bu uygulamalar yalnızca işçilerin haklarına değil, aynı zamanda Anayasa ile güvence altına alınmış temel özgürlüklere açık bir saldırıdır”.
Gül, “Tekrar altını çizmek isteriz ki gelin hep birlikte demokrasi mücadelesi, hak mücadelesini büyütelim. Gelin hep birlikte iktidarın uyguladığı ekonomik kıskaç karşısında omuz omuza mücadele verelim. Ancak emekçilerin haklarına, alın terlerine, sendikal hak ve özgürlüklerine dokunmayın” diye ekledi.
“Pazartesi günü direnişe başlıyoruz”
Son olarak işten çıkarın işçilerin geri alınması talep eden Gül, “Ücretsiz izne çıkarılan 158 arkadaşımız Pazartesi günü işlerine başlatılmadıkları takdirde ve ESHOT’ta 236 otobüslerin devir işlemleri durdurulmadığı taktirde Örgütümüzün almış olduğu karar doğrultusunda 3 Şubat Pazartesi günü sabah saat 08.30’da İzmir Büyükşehir Belediyesi Fuar 1 Nolu Hol önünde direnişimize başlayacağımızı belirtmek isteriz” dedi.
“ESHOT’ta bulunan 236 araç İZULAŞ’a devrediliyor”
Basın açıklaması öncesinde konuşan Genel-İş İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Engin Topal, “160’a yakın insanın hukuksuz bir şekilde ekmeğinden, aşından ayrı bırakılması aklın ve mantığın son işidir” diye konuştu. Ardından ESHOT garajlarına yönelik de bir saldırı olduğunu kaydeden Topal, DİSK’in örgütlü olduğu ESHOT’ta bulunan 236 otobüsün İZULAŞ’a devredilmeye çalışıldığını aktardı. ESHOT’un kamu kuruluşu İZULAŞ’ın ise belediye iştiraki olduğunu belirten Topal, “Diyorlar ki, ‘Para yok, zarar ediyorsunuz’ çünkü belediye kendisine kemeri gevşek tutarken, bize sıkabildiğini sıkıyor. Para yok denilen yerde bugün 236 otobüs devredilmeye çalışılıyor. Peki, bu zarar İZULAŞ’ta nasıl karşılanacak? Söylüyorum; sermaye artışına giderek. Paranın yok denildiği yerde, jet hızıyla sermaye artışına gidiyorlar. 85 yıllık köklü tarihi olan ESHOT’un önünü kapatmak için İZULAŞ’a devretmeye çalışıyorlar. 85 yıllık köklü bir geçmişi olan Eshot Genel Müdürlüğü’nü özelleştirmeye mi çalışıyoruz? Öyle bir plan varsa, buyurun kamuoyuna açıklayın. 236 otobüs ve yaklaşık 400 şoför, İZULAŞ’a aktarılacak. İZENERJİ’de de 160 arkadaşımız işten çıkarılacak. Bunlarla eğer Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesi düzelecekse, o zaman 23 bin kişiyi işten çıkarın, siz de rahat edin, biz de rahat edelim” dedi.
“Suç işliyorsunuz”
Basın açıklaması ardından konuşan DİSK/Genel-İş Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Bugün açıklamayı bu konuda yapmamalıydık. Bugün Çağlayan’da, adliyede olmalıydık, biz bugün Halk TV’nin önünde olmalıydık. Yani demokrasi özgürlük ve dayanışma mücadelesinde, karanlık ceberrut iktidara karşı yan yana olduğumuzu bildirmek için orada özgür basın susturulamaz diye slogan atmalıydık. Ama geldiğimiz noktada bugün işçilerin emekçilerin ekmeğiyle uğraşıyorlar. Biz geçmişten aldığımız terbiyeyle buna müsaade etmeyeceğimizi her yerde ifade ediyoruz” diye konuştu.
Son olarak ILO sözleşmesi Avrupa sosyal şartına değinen Sarı, “6/4 maddesinde grev hakkı dahil toplu eylem hakkı düzenlenmiştir. Avrupa Sosyal Haklar Komitesi maddenin yorumunda grev hakkının sadece toplu sözleşme prosedürü sırasında ve bununla bağlantılı olarak kullanılmayacağını kabul etmektedir. Yani komiteye göre sadece toplu sözleşme değil işçilerin sözleşmesinin ya da işçilerin hak grevi, toplu eylem yapma hakkı vardır’ demiş ve Yargıtay 24’üncü Daire bunu onaylamıştır. Ey sosyal demokratlar bu maddeyi de bilmeden bu işçileri eylem yapıyor diye işten atıyorsanız suç işliyorsunuz” diye konuştu.