Hatay’da Gezi İsyanı sırasında polisin attığı biber gazı fişeğinin başına isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren Abdullah Cömert’in “güvenlik” gerekçesi ile Balıkesir’de görülen davasının ikinci duruşması görüldü. Sanığın tutuksuz yargılanmasına devam edilmesi kararı verilirken, sanık polis Ahmet Kuş’un salona getirilmesi talebi reddedildi ve duruşma 1 Nisan’a ertelendi. Duruşmaya izleyicilerin ve kayıp yakınlarının tepkileri ve protestoları damga vurdu.
Haber Merkezi – Gezi İsyanı sırasında Hatay’da polisler tarafından atılan biber gazının başına gelmesi sonucu hayatını kaybeden Abdullah Cömert’in davasının ikinci duruşması bugün görülürken duruşmaya izleyicilerin ve kayıp yakınlarının tepki ve protestoları damga vurdu. Güvenlik gerekçesiyle Balıkesir’e alınan dava 1 Nisan’a ertelenirken, sanık polis Ahmet Kuş’un salona getirilmesi talebi reddedildi. Gezi İsyanı sırasında çocuklarını kaybeden aileler de Cömert ailesinin yanında olurken, duruşma öncesi ailelerin salona alınmamak istenmesi üzerine yaşanan gerilimde anne Hatice Cömert fenalaştı.
Cömert ailesinin duruşmaya getirilmesi yönündeki taleplerine rağmen tutuksuz yargılanan polis Ahmet Kuş’un telekonferans yöntemiyle davaya katılması üzerine, talepleri sürekli reddedilen Cömert ailesi ve salondaki izleyiciler mahkeme heyetine sırtını dönerek bir dakika boyunca heyeti protesto etti.
Anne Hatice Cömert sanık polis Ahmet Kuş’a “Allahtan kork! Oğlum sana ne yaptı” diye isyan etti. Fenalaşan anne Cömert, sağlık ekiplerince duruşmadan çıkarıldı. Abdullah Cömert’in ablası ise “Sizden adalet beklemiyoruz, sadece kamerayı kapatın” diye tepki gösterdi. Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz ise “Sizi adalete davet ediyorum” dedi. Baba Ali Cömert ise sanık polis Kuş’a “Bir insanın canını Allah’tan başka kimse alamaz, nasıl kıydın oğluma?” dedi.
Duruşmada izleyicilere dönük bir kameranın olduğunun farkedilmesi üzerine Avukat Ömer Kavili hakime salonda neden ikinci bir kamera olduğunu ve çekenin kim olduğunu sordu. Hakim, “SEGBİS sisteminde doğacak bir arızaya karşı önlem” için çekim yapıldığını ileri sürdü. Bu, duruşmaya gelenlerin fişlendiği tepkilerine neden oldu. Ancak mahkeme heyeti tepkilere aldırmayınca bunun üzerine Cömert ailesi, Abdullah Cömert’in fotoğrafını kameranın önüne koydu. Aile kamera önünden uzaklaştırılmak istenince Avukat Kavili ikinci kameranın usule aykırı olduğunu adeta mobbing uygulandığını belirtti.
Cömert davasında iddianamenin savcı tarafından değil bant kaydı üzerinden okunması da tepkilere neden oldu. Avukatlar iddianamenin banttan okunmasının usule uygun olmadığını ifade ederek itiraz etti. Ancak iddianame banttan okunmaya devam etti.
Bunun üzerine Cömert ailesi Avukatı Hatice Can, “40 yıllık ceza avukatıyım, 12 Eylül hukukunu aratıyorsunuz. Yargı cezasızlık üzerine kurulu” dedi. Avukat Can Atalay ise “Kendi beyanınızı tutanağa yazdırmıyor, taleplerimiz için bize söz vermiyorsunuz” dedi.
Telekonferans sistemiyle duruşmaya katılan sanık polis Ahmet Kuş hakkındaki suçlamayı kabul etmediğini söyledi. Kuş, “Ben TOMA’cı değilim, gazcıyım, gaz atarım. Amirim emir verdi, attım” dedi. Gaz atıcısı olarak ne kadar süre eğitim alındığı sorulmasının üzerine sanık polis Ahmet Kuş, 1 hafta eğitim aldıklarını, şubede eksik olduğu için 5 kişi bir hafta eğitim aldıklarını belirtti. Kuş, kendisine emir verenlerden sadece Şube Müdürü Özkan Turgut’u hatırladığını, il emniyet müdürü, çevik kuvvet müdür yardımcısı ve şube müdürünün talimatlarıyla gösteriye müdahale ettiklerini söyledi. Kuş, atılan fişeklerin nereye gittiğini gördüklerini öne sürerken, “Birine değse görürdük” diye kendini savundu.