ODTÜ topluluklarından tekrar rektör olarak atanan Mustafa Verşan Kök’e tepki: “Verşan Kök’ün geçtiğimiz dönemde yaptıkları, önümüzdeki süreçte yapacaklarının bir göstergesidir. Kök, en acil şekilde istifa etmelidir.”
SiyasiHaber
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararlarına göre 16 üniversiteye rektör ataması gerçekleştirildi.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğü’ne (ODTÜ) ise okulun tartışmalı ismi Mustafa Verşan Kök tekrar rektör olarak atandı. Kök, LGBTİ+ yürüyüşlerinde getirdiği yasaklarla adından çokça söz ettirmişti. ODTÜ öğrencileri Kök için ‘Verşan Kök ODTÜ’ye rektör olamaz’ diyerek sık sık tepki göstermişti.
ODTÜ toplulukları, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğü’ne tekrar atanan Mustafa Verşan Kök'ü istifaya çağıran bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Bizler ODTÜ toplulukları olarak, üniversitelerde her bileşenin söz hakkına sahip olmasını istiyoruz. Rektörlük seçimleri öğrencilerin, akademisyenlerinin, emekçilerinin ortak iradesiyle gerçekleşmelidir. Aksi durumda göreve gelen hiçbir rektör ODTÜ gelenek ve kültürüne uymadığı gibi, bizleri hiçbir koşulda temsil etmeyecektir. Verşan Kök, ODTÜ geleneklerini ve kültürünü, bileşenlerini tanımalı ve en acil şekilde istifa etmelidir." denildi.
Açıklamanın tamamı:
"OHAL döneminde ilan edilen KHK'ler ile üniversitelerde akademisyenlerin katıldığı Rektörlük seçimleri kaldırılmış, üniversite rektörleri doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından atanmaya başlamıştır. 2016 yılında ODTÜ'de son kez gerçekleştirilen Rektörlük seçimlerinde ikinci sırada olan Prof. Dr. Verşan Kök, Cumhurbaşkanı tarafından ODTÜ'ye rektör olarak atanmıştı. Atandığı günden beri pek çok antidemokratik uygulamaya imza atan Verşan Kök ve yönetimi, öğrencilerin taleplerine kulaklarını tıkamış, imkan bulduğu her alanda öğrencilerin mağdur edilmesine sebep olmuştur. 14 Ağustos günü ise M.Verşan Kök hiçbir seçim gerçekleştirilmeden Cumhurbaşkanı tarafından yeniden ODTÜ Rektörü olarak atandı.
Son yıllarda üniversiteler üzerindeki baskı sürekli biçimde artıyor. Üniversite içerisindeki tüm demokratik alanların daraltılmaya çalışılması, öğrencilerin birlikteliklerini yok edecek uygulamaların hayata geçirilmek istenmesi farklı biçimlerde karşımıza çıkıyor. Topluluklar üzerindeki baskıların artırılması; etkinlik yasakları, bütçe kesintileri, kapatma tehditleri olarak karşımıza çıktı. Verşan Kök, atandığı günden beri toplulukların etkinliklerini kısıtlamaya, içeriklerine müdahale etmeye çalışmıştır. Bunun en ileri vardığı nokta ise Medya Topluluğu’nun kapatılması olmuştur. Yine Verşan Kök yönetiminde seçilmiş öğrenci temsilcilerinin temsilcilikleri düşürülmüş, YÖK’ün kararları ile birlikte ÖTK’nin içi boşaltılmıştır. Yurtlarda baskıcı uygulamaların artması, öğrencilerin kendi sınıf ve amfilerini kullanımının sınırlandırılması gibi uygulamalar ile öğrenciler her yerde baskı altına alınmaya çalışılmaktadır. Onur Yürüyüşü’nün engellenmesi için kampüse polis alınmış ve kampüsteki herkes polis şiddetine maruz kalmıştır. Gerici-faşist guruplar yine yönetimin yol göstermesiyle ODTÜ’ye girmiş ve polis desteğiyle öğrencilere, ortak alanlarımıza saldırmıştır. Kavaklıkta yapılmak istenen KYK yönetimindeki yurda ve okuldan geçirilen yol yapımına karşı çıkan öğrenciler, Verşan Kök yönetimi tarafından binlerce polisle karşı karşıya bırakılmıştır. Bu süreçte öğrenciler bir kere daha Rektörlük eliyle okula alınan polis tarafından darp edilmiş, 12 arkadaşımıza dava açılmıştır. Arkadaşlarımız açıkça bir ihmal zincirinin sonucunda hayatını kaybetmiştir. Binlerce ODTÜ’lü rektörlükten hesap sormasına rağmen yönetim sorumluluğu dahi kabul etmemiştir. Verşan Kök yönetiminin sicili görüldüğü üzere kabarıktır. Tüm bu uygulamalar karşısında öğrencilerin ve bileşenlerin talepleri ve ihtiyaçları hiçe sayılmaktadır.
Üniversitelerde tüm bileşenlerin katılımı ile gerçekleşen seçimler ile gelmeyen, atanan rektörler bu baskıları devam ettirecektir. Son dönemde de gördüğümüz gibi bu baskılar her alandan farklı biçimlerde devam ettirilmektedir. Verşan Kök’ün geçtiğimiz dönemde yaptıkları, önümüzdeki süreçte yapacaklarının bir göstergesidir.
Üniversite bileşenlerinin hiçbir söz hakkının olmadığı biçimde üniversiteler yeniden yapılandırılmak istenmektedir. Üniversitelerin demokratik yapısına zarar veren, üniversitenin esas bileşenlerini hiçe sayan bu atama kabul edilemez. Yönetime gelen isimlerden bağımsız olarak, hiçbir atama bizlerin temsiliyetine sahip olamaz.
Bizler ODTÜ toplulukları olarak, üniversitelerde her bileşenin söz hakkına sahip olmasını istiyoruz. Rektörlük seçimleri öğrencilerin, akademisyenlerinin, emekçilerinin ortak iradesiyle gerçekleşmelidir. Aksi durumda göreve gelen hiçbir rektör ODTÜ gelenek ve kültürüne uymadığı gibi, bizleri hiçbir koşulda temsil etmeyecektir. Verşan Kök, ODTÜ geleneklerini ve kültürünü, bileşenlerini tanımalı ve en acil şekilde istifa etmelidir.
Tüm ODTÜ bileşenlerini, tüm bileşenlerimizin iradesini kapsayacak yönetimler belirlenene kadar üniversitemizi sahiplenmeye ve bizlerin iradesini hiçe sayan atamalara karşı mücadeleye çağırıyor ve bir kez daha hatırlatıyoruz:
Verşan Kök ODTÜ’ye rektör olamaz!"