Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    SYKP’den MESEM’e karşı mesaj: “Düzeninize teslim olmayacağız”

    17 Aralık 2025

    Boettcher İşçilerinin grevi kazanımla sonuçlandı

    17 Aralık 2025

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    17 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

      16 Aralık 2025

      Asgari ücret artışı en çok kime yarar?

      15 Aralık 2025

      “Bir masa örtüsü, bir saat ve 162 gün”: Tunç Soyer’in hücreden gelen sesi

      14 Aralık 2025

      Emperyalizm işbirlikçiliğinden, ‘garantör’lüğe Kıbrıs’ta Türkiye 

      13 Aralık 2025

      CHP: Dost mu, düşman mı?

      11 Aralık 2025
    • Seçtiklerimiz

      Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

      17 Aralık 2025

      İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

      15 Aralık 2025

      Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

      14 Aralık 2025

      Stratejik illüzyon!

      8 Aralık 2025

      Bağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı

      7 Aralık 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

      15 Aralık 2025

      Onur Hamzaoğlu: “Sağlık Bakanlığı’nın bütçedeki payı yüzde 15’in altında olmamalı”

      13 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Bağdat Caddesi’nde ölen çiçekçi: Ben buradayım, katilim nerede?

    Bağdat Caddesi’nde ölen çiçekçi: Ben buradayım, katilim nerede?

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    İstanbul Kadıköy’deki Bağdat Caddesi’nde, 11 Temmuz gecesi meydana gelen trafik kazasında, kaldırımda çiçek satan 34 yaşındaki Mehmet Emin Kaya hayatını kaybetti. Sürücü Murathan Öztürk, Kaya’ya çarptıktan sonra olay yerinden kaçtı. O gün bugündür kendisinden bir iz yok. Hakkında bilinenler sadece ailesinin ve avukatının yaptığı açıklamalar.

    36 gündür firari

    Sürücü 19 yaşında. Üniversite öğrencisi. Hukuk Fakültesi’nde eğitim görüyor. Baba Mustafa Öztürk oğlunun psikolojisinin bozulduğunu, hastaneye yattığını ve teslim olacağını açıkladı. 

    Öztürk Türkiye’de mi, yurtdışına mı kaçtı, bilinmiyor. Ailenin avukatı Melahat Uzunoğlu görüşme talebimize olumsuz yanıt verdi. Ancak daha önceki açıklamalarında, müvekkilinin sosyal medyada kendisi için yapılan yorumlardan korktuğunu belirterek, yakın bir tarihte ortaya çıkmasını beklediklerini söyledi. 

    Mehmet Emin Kaya’nın yakınları adaletin yerini bulmasını istiyor.

    “Ağabeyim toprağın altında, Murathan dışarıda”

    Cengiz Kaya kaybettiği ağabeyinin başına gelenleri bir türlü hazmedemiyor. Kaya ile İstanbul Güngören’de kendi halinde yaşayan teyzesinin evinde bir araya geldik. 

    Ailenin geri kalanı İzmir’de. Mardin’den göç eden kalabalık bir aile onlar. Mehmet Emin Kaya’dan üç yaş küçük kardeşi Cengiz Kaya, İstanbul’da hukuki süreci takip ediyor. Ailede avukatla muhatap olan da o.

    Kaya, Öztürk ailesinin canlarını çok yaktığını ifade ediyor. Ona göre başından beri ailenin tavırları saygısız, hadsiz ve şımarıkça…

    “Allah kimsenin başına getirmesin ama bir aylık süreden sonra hayat normalleşmeye başlar değil mi, acısını yaşar, yarası kabuk bağlamaya başlar. Hafif toparlanmaya başlar, fakat bizim için öyle olmadı; olamıyor. Süreç işlemiyor. Ağabeyime çarpan ve onun ölümüne sebep olan kişi hâlâ yakalanamadı. Bizi en çok üzen olay ağabeyimin ölümü değil, ölüm Hak’tır; takdiriilâhidir. Ama devamında yaşananlar bizi çok üzdü. Biz daha cenazemizi gömmeden aracılar bizi aramaya başladı şikâyetçi olmayalım diye. Biz, ‘Bizim çocuğumuz toprak altındayken sizin çocuğunuzun dışarıda olması doğru değil. Siz önce çocuğunuzu teslim edin, biz sonra başsağlığınızı kabul ederiz’ cevabını verdik. Saygısızlık yaptılar ve hâlâ o saygısızlıkları, şımarıklıkları devam ediyor.”

    “Emniyet için utanç”

    Cengiz Kaya, Öztürk’ün hâlâ yakalanamamasının emniyet için büyük bir utanç olduğu görüşünde. Ona göre bu bir skandal. 

    “Ağabeyimin ölümüne sebebiyet veren çocuğun yakalanamaması skandal bana kalırsa. ‘Ben yakalanmam, beni kimseye yakalayamaz, ben istediğim zaman teslim olurum’ havası var. Ben bunu şımarıklık, saygısızlık ve dalga geçme olarak görüyorum. Biz hep iyi düşündük ama bir ay geçti. Yakalanmıyor ya da yakalatılmıyor. Bu nasıl bir anlayış? Suç işleyenlerin teslim olmasını beklersek emniyetin ne anlamı var? Biz başlangıçta yakalanacak; teknoloji var, MOBESE var diyorduk. Ama zaman geçtikçe bazı insanların varlığı, hatırı devletin üstündeymiş, onu gördük. Buna inanmaya başladık. Adalete, devlete olan inancımız her geçen gün sarsılıyor.”

    Kaya ailesinde Öztürk’e karşı en ufak bir öfke ya da nefret yok. Ailesi ve avukatının açıklamalarına tepkililer. İstedikleri tek şey Murathan Öztürk’ün teslim olması.

    “Bizim Murathan Öztürk’e karşı herhangi bir kızgınlığımız yok. Annemin babamın da… En çok ailesine ve avukatına kızgınız. Çünkü toplumla dalga geçiyorlar. İnanın şu an az da olsa acıyorum. 19 yaşında bir çocuğun sırtına ağır bir yük bindi. Onu yöneten bir akıl var ama o akıl, 19 yaşındaki bir akıl değil.”

    Teyze Halise Beg, tepkili. Tepkisi adalete ve kolluk kuvvetlerine.

    “Mehmet çok iyi çocuktu. Olayla birlikte yıprandık, parçalandık. Adalet olsa babasının kulağını tutardı devlet, çocuğu yakalatırdı. Adalet nerede? Kaç gün oldu? Böyle adalet olur mu? Allah kimsenin başına vermesin. Yakalanamadığı için her gün aynı acıyı yaşıyoruz. Katilin hâkim karşısına çıkmasını istiyoruz.”

    Kaya’yı tanıyan tanımayan herkes çiçekçi tezgâhının duvarına not bırakmış.

    “Çiçeğini kopardılar anne”

    Mehmet Emin Kaya’nın çiçek tezgâhının bulunduğu nokta, onu tanıyan tanımayanların notlarıyla dolu. Hepsi de sitemkâr…

    Kimi, “Burada bir insan katledildi ve hâlâ suçlu saklanıyor. Bu ülkede paran varsa adalet senden yana” diye el yazısıyla not düşmüş. Kimi, “Ben buradayım, katilim nerede?” diye soruyor. Kimi de, “Çiçeğini kopardılar anne” diyerek acısını paylaşıyor.

    Bağdat Caddesi’nin coşkusu, çiçek tezgâhında yerini sessizliğe bırakıyor. Çoğu Mehmet Emin Kaya’dan ya çiçek almış ya varlığına alışmış insanlar.

    Bir aylık aranın ardından tezgâh yeniden açıldı. Mehmet Emin Kaya’nın yerinde şimdi Gonca Kiraz var. Kiraz, fotoğrafların ve yazıların altında oturamadığını söylüyor.

    Artık Kaya’nın yerinde Gonca Kiraz çiçek satıyor.

    “Burası bizim, aslında annem duruyor. Annem 35 yıldır çiçekçi. Mehmet son iki yıldır bizim yanımızdaydı. İş arıyordu, annemden iş istedi. İki yıl yanımızda kaldı. Olay bizi de çok etkiledi, özellikle de annemi. Gelemedi uzunca bir süre buraya. Yüreği kaldırmadı. Ama ekmek kapısı. Yeniden açtık. Şimdilik ben geliyorum. Annem ancak Eylül’de gelebileceğini söyledi bize. Fotoğrafları görünce bir tuhaf oluyor insan. Fena oluyorum, okudukça gördükçe. Yazık oldu Mehmet’e.”

    Kaldırımda geçip gidenlerin arasında isyan eden de var, söylenen de… Ama en çok da tedirginlik var. Kaldırımda tezgâhı olan, hayatını bu şekilde kazanan çok.

    İşte onlardan biri, 45 yıldır galeta satarak hayatını kazanan Ali Oymak. Namıdiğer Ali Dayı. Oymak da Murathan Öztürk’ün yakalanamamasını paranın gücüne bağlıyor.

    Ali Oymak, Bağdat Caddesi’nde galeta satarak ekmeğini kazanıyor.

    “Teslim olmadı, demek ki teslim ettirmiyor bazı güçler. Dayanakları var, öyle anlıyoruz. Ben yedi, sekiz yıldır buradayım. İki senedir de Mehmet ile tanışıklığımız vardı. Yazık olduğu çocuğa. Bakın burada süratli araba çok. Tedirginiz, bir sağa bir sola gidiyorlar. Ben de onun yerinde olabilirdim. Mehmet’e vuran araba hızlı olmasa bu direği kırıp girebilir miydi?”

    Murathan Öztürk hakkında yakalama kararı var. Kaya ailesinin avukatı İlknur Tunç karşı tarafın kredi kartlarının olay gününe ait harcama bilgilerinin incelenmesini bekliyor. Amaç yapılan harcamalarda alkol olup olmadığının ortaya çıkması. (Al jaziree)

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    DEM Parti’nin “Ekmek ve Barış İçin Bütçe” yürüyüşü Batman’da başladı

    12 Aralık 2025

    Hayata Dönüş davasında zamanaşımı kararına savcıdan itiraz

    11 Aralık 2025

    İşine son verilen belediye işçisi bedenini ateşe vererek intihar etti

    7 Aralık 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Muhsin Dalfidan

    Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

    Necla Akgökçe

    Asgari ücret artışı en çok kime yarar?

    Mehmet Murat Yıldırım

    “Bir masa örtüsü, bir saat ve 162 gün”: Tunç Soyer’in hücreden gelen sesi

    Tolga Güney

    Emperyalizm işbirlikçiliğinden, ‘garantör’lüğe Kıbrıs’ta Türkiye 

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Siyasi Haber

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    Kemal Vuraldoğan

    İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

    Ümit Akçay

    Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

    Fehim Taştekin

    Stratejik illüzyon!

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Boettcher İşçilerinin grevi kazanımla sonuçlandı

    17 Aralık 2025

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    17 Aralık 2025

    DİSK’ten Ankara yürüyüşü: İnsanca ücret, gelirde ve vergide adalet

    17 Aralık 2025
    KADIN

    İsviçre Parlamentosu’nun “kadın düşmanı” kararına karşı kadınlar parlamentoyu kuşattı

    10 Aralık 2025

    Serap Avcı meşru müdafaadan beraat etti

    10 Aralık 2025

    Brezilya’da On Binlerce Kadın Şiddete Karşı Sokakları Doldurdu

    9 Aralık 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.