İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, ”terör örgütü propagandası yapmak” suçundan tutuklanan 3 akademisyen hakkında 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame kabul edildi. İlk duruşma 22 Nisan Cuma günü Çağlayan Adliyesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan tutuklanan 3 akademisyen hakkında 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame kabul edildi. İlk duruşma 22 Nisan Cuma günü Çağlayan Adliyesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan tarafından, başlatılan soruşturma tamamlandı. Soruşturma sonucunda hazırlanan 12 sayfalık iddianamede, akademisyenler Muzaffer Kaya, Esra Mungan Gürsoy ve Kıvanç Ersoy şüpheli sıfatıyla yer aldı.
İddianamede şu bölümler yer alıyor:
– "Şüpheliler propagandaya ısrarla devam etti"
‘‘Bu süreçte, 11 Ocak 2016'da şüphelilerin de içinde bulunduğu bin 128 kişi tarafından, "Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı "PKK/KCK terör örgütüne destek bildirisi" yayınlandığı aktarılan iddianamede, "Yayınlanan bildiri içeriğinden de açıkça anlaşıldığı üzere sözde barış bildirisinin PKK/KCK terör örgütünün alenen propagandası mahiyetinde olduğu, bildirinin esas amacının terör örgütü tarafından sözde 'öz yönetim' ilan edilen bölgelerde güvenlik güçleri tarafından bölgelerin teröristlerden temizlenmesi ve bölge halkının huzur ve refahının sağlanması için yürütülen operasyonların durdurulması için kamuoyu oluşturmak olduğu anlaşılmıştır."
-‘‘Diğer şüphelilerin imzalarından vazgeçmelerini engellediler’’
‘‘Bildiri üzerine başsavcılıkça soruşturma başlatılmış olup, bu kapsamda bildiriye imza atan şüphelilerin ifadelerinin alınmaya başlanmıştır. Bu süreçte, şüpheliler tarafından 10 Mart'ta, 'basın açıklaması' adı altında, PKK terör örgütü propagandasına ısrarla devam edilerek, diğer şüphelilerin bildiri altındaki imzalarından vazgeçmelerini engellemek ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine halen meydan okuyabildiklerini göstermek maksadıyla, 'bildirimizin arkasındayız' şeklinde açıklama yapmışlardır’’
Ne olmuştu:
1128 Akademisyen ‘‘Bu suça ortak olmayacağız’’ adlı bildiriyle barış talebini dile getirmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" üyeleri hakkında başlatılan soruşturma dosyalarını bünyesinde toplayarak, bildiriyi imzalayan 733 akademisyenin ifadesini almaya başlamıştı.
Savcılığın ayrıca, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına (YÖK) 733 akademisyenle ilgili yazı yazarak, haklarında idari işlem yapılmasını da talep edeceği öğrenilmişti.
Soruşturma kapsamında akademisyenlere, ''PKK'nın terör örgütü olup olmadığı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti katliam mı yapıyor? Bildiriyi imzalamak için baskı veya tehdit aldınız mı? Bildirinin halen arkasında mısınız? Bildiride geçen 'Bu suça ortak olmayacağız' derken güvenlik güçleri mi kastedilmektedir?'' şeklinde soruların yöneltildiği ifade edilmişti.
Bu soruşturma kapsamında, 3 akademisyen ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan tutuklanmıştı. Hakkında gözaltı kararı çıkarılan ve bildirinin ardından Yeni Yüzyıl Üniversitesindeki işine son verilen Meral Camcı'nın ise yurtdışında olduğu belirlenmişti.
Bu arada, 733 akademisyen haricinde bildiride imzası olan 395 kişi hakkındaki işlemin ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütüldüğü belirtilmişti.