Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    HDK’nin “Sosyalizm Yeniden” konferansından: “Sosyalist Hareketin Birlik ve Mücadele Deneyimleri ve İmkânları”

    16 Kasım 2025

    İBB’de gizli yapı iddiası: Yavuzyılmaz paralel yapılanmayı açıkladı

    16 Kasım 2025

    Kadınlar Türkiye’nin dört bir yanında 25 Kasım için sokakta: “Şiddetsiz, özgür ve eşit bir yaşamı birlikte kuracağız”

    16 Kasım 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Trump doktriniyle Ahmed el–Şara’ya piar

      16 Kasım 2025

      Enerji: Kapitalizmin “sürdürülebilirliği” için değil, toplumsal yaşamın iyileştirilmesi için!

      15 Kasım 2025

      Çözüm süreci, Suriye ve Türkiye’nin kapanmayan demokratik yaraları

      15 Kasım 2025

      Eğitim hakkı bir ayrıcalık değildir: Engelliliği değil, sistemi sorgulamak gerek

      13 Kasım 2025

      Demirtaş’ın tahliyesini beklerken: Siyasetin başka araçlarla devamı olarak yargı!

      12 Kasım 2025
    • Seçtiklerimiz

      Türkiye işçi mezarlığı: İş cinayeti rejiminin oluşumu

      13 Kasım 2025

      Ekim Devrimi 108 yaşında: Geçmişin harabesinden geleceğe yol yapmak

      7 Kasım 2025

      “New York, New York”

      6 Kasım 2025

      Sudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları

      3 Kasım 2025

      Trump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı?

      2 Kasım 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Naci Görür: “Önemli olan kentleri depreme dirençli yapmaktır”

      12 Kasım 2025

      Kerem Yıldırım: “Kemalizm, Türkiye sosyalist hareketinde hâlâ bir engel”

      12 Kasım 2025

      Barış Karabıyık: ‘Temizlik’ diyenler önce kendi ellerine baksın

      11 Kasım 2025

      Ali Coşkun: İşçi sınıfı üretimden gelen gücüyle toplumsal barışın en güçlü dayanağıdır

      29 Ekim 2025

      Altan Açıkdilli: “Canımı çekiştiriyor yine canım”

      28 Ekim 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Trump doktriniyle Ahmed el–Şara’ya piar

    Trump doktriniyle Ahmed el–Şara’ya piar

    ERCAN JAN AKTAŞ yazdı: Ortadoğu’da gerçek bir dönüşüm, bu [küresel] güç merkezlerinin dayattığı güvenlik söylemlerini aşarak, halkların öz-örgütlenmesine, demokratik taleplerine ve sahici barış arayışlarına dayanan yeni bir siyasal tahayyülün inşa edilmesiyle mümkün olabilir. Aksi hâlde değişen yalnızca aktörlerin isimleri olacak, fakat aynı şiddet döngüsü ve aynı simülasyon siyaseti bölgeyi yönetmeye devam edecektir.
    Ercan Jan Aktaş16 Kasım 2025
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Beyaz Saray’daki Trump, Ahmed el–Şara görüşmesi, üzerinden beş gün geçmesine rağmen, hala gündem olmaya devam ediyor. Bu da bu görüşmeye büyük bir yatırımın yapıldığını bizlere göstermektedir. En başından sonuna kadar el–Şara için bir piar* çalışması yapıldığını gördük. Fransız düşünür Jean Baudrillard’ın, “gerçeğin yerini almış imaj” olarak ifade ettiği simülasyonun siyaset sahnesindeki her haline tanık olduk.

    Bir zamanlar ABD tarafından başına 10 milyon dolar ödül konmuş olan, Şam’a hükümdar olduktan sonra ancak özel izinlerle uluslararası seyahatlere çıkabilen el–Şara gerçeğini unutturmaya dönük yoğun bir çalışmanın sergilendiğini görebilmekteyiz. Bu görüşmeye Trump tarafında verilen ehemmiyetin içeriğini de el–Şara’nın “IŞİD karşıtı uluslararası koalisyona dahil edilmesi” üzerinden okursak, siyasetin popülist, pespaya hallerinin tamamını görebilmekteyiz.

    Bu görüşme ile;

    1 – El–Şara’nın El Kaide’den geldiği unutturulmak istendi.
    El Kaide’nin 11 Eylül 2001’de ABD’ye gerçekleştirdiği saldırılar modern tarihin en yıkıcı ve en sembolik terör eylemlerinden biri olarak kayda geçti. Örgüte bağlı 19 militan dört yolcu uçağını kaçırarak ABD’nin ekonomik, askeri ve siyasi merkezlerini hedef aldı: İkisi New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin İkiz Kuleleri’ne çarptırılarak binaların çökmesine yol açtı; üçüncü uçak Virginia’daki Pentagon’u vurdu; dördüncü uçak ise yolcuların müdahalesi sonucu hedefine ulaşamadan Pennsylvania’da düştü. Yaklaşık 3 bin insanın yaşamını yitirdiği bu saldırılar ABD’nin güvenlik doktrinini kökten değiştirdi, “Teröre Karşı Savaş” doktrininin ilan edilmesine ve Afganistan ile Irak işgallerine giden sürecin başlamasına zemin hazırladı.

    2 – El–Şara’nın IŞİD lideri Ebubekir El – Baghdadi ile çalıştığı unutturulmak istendi.
    El–Şara, Suriye iç savaşının başlarında El Nusra Cephesi’ni (Jabhat al-Nusra) kurarken, al-Baghdadi’nin liderliğindeki IŞİD (Irak-Şam İslam Devleti) ile işbirliği sağlamak amacıyla silah, finansman ve militan desteği almıştı. Al -Baghdadi ile daha sonra karşı karşıya gelmiş olsalar da bu aralarındaki düşünsel ve ruhsal ortaklığı ortadan kaldırmaz.

    3 – El–Şara’nın başına sonradan ödül koyan ABD’nin Irak’taki Bucca Kampı’nda kalmıs oldugu unutturulmak istendi.
    El–Şara’nın 2006–2011 yılları arasında Bucca’daki tutukluluğu, daha sonra Nusra Cephesi’nin kuruluşunda rol oynayacak deneyim ve bağlantıların oluşmasına katkı sağladığı için, onun örgütsel yükselişinde önemli bir aşama olarak değerlendirilir.

    Bütün bunlar üst üste geldiğinde insanın aklında beliren ilk soru; Neden?

    Bunun cevabı, ABD’nin Ortadoğu’da yeniden şekillenen güç dengelerine uygun “esnek müttefik” yaratma stratejisinde yatıyor. Washington açısından el–Şara, geçmişteki tüm karanlık ilişkilerine rağmen, örgütsel kapasitesi yüksek olmasa da, bugün sahada kullanılabilecek en etkin aktör. Suriye’nin belirli bir toplumsal tabanını kontrol eden pragmatik bir aktör olarak görülüyor. IŞİD sonrası dönemde bölgede oluşan güç boşluğunda, ABD’nin doğrudan askerî varlığını azaltma doktriniyle uyumlu şekilde saha gerçekliğini yönetebilecek aracı figürlere ihtiyaç duyduğu açık. Bu nedenle el–Şara’nın geçmişi makyajlanıyor, radikal bağlantılarının üzeri örtülüyor ve uluslararası meşruiyet kazanmasına giden yol adım adım açılıyor. Kısacası, ABD’nin uzun süredir takip ettiği “tehlikeyi yönetilebilir aktöre dönüştürme” siyaseti, popülist vitrin hamleleriyle birleşerek, bugün el–Şara üzerinden yeniden sahneye konuluyor.

    İngiltere’nin dış istihbarat servisi MI6’in başındaki Richard Moore 19 Eylül’de, İstanbul’da yaptığı “Kriz zamanlarında önemini ortaya koyan uzun dönemli ilişkiler tesis edebilme becerimizle gurur duyuyoruz… HTŞ ile Beşar Esad’ı devirmelerinden bir ya da iki yıl önce ilişki kurmamız sayesinde, Birleşik Krallık hükümetinin Suriye’ye haftalar içinde dönüş yapabilmesinin önünü açmış olduk” açıklaması ile, sürecin nasıl ve ne zaman başladığını işaret ediyordu.

    MI6 şefinin bu açıklamasından sonra, “terörle mücadele” politikalarını, 11 Eylül sonrası ABD’nin “Teröre Karşı Savaş” açıklamlarını bir araya getirdiğimizde, daha en başından itibaren siyasi simülasyonun bütün parametrelerini görebilmekteyiz. “Terör”, “terör örgütleri”, “terörle mücadele”, “teröre karşı savaş”, gibi ifadeler sadece ve sadece devletlerin terör pratiklerini maskelemek için kullandıkları argümanlardır. Bu nedenle, onların ne söylediklerine değil, neyi söylemediklerine, gösterdikleri fotoğraflara değil, sakladıkları fotoğraflara odaklanmak gerekmektedir.

    Ortadoğu’da başka bir siyasetin kodları üzerinden konuşmak, tam da bu yüzden zorunlu hâle geliyor; çünkü bugün bölgeyi şekillendiren hat, devletlerin ilan ettikleri ilkelerle değil, sahada kurdukları kirli ittifaklarla belirleniyor. ABD ve İngiltere gibi küresel aktörler, kendi çıkarları doğrultusunda kimi zaman “terörist” ilan ettikleri yapıları yeniden tanımlayarak meşrulaştırabiliyor, kimi zaman da tamamen gözden düşmüş figürleri stratejik aparatlara dönüştürebiliyorlar.

    Bu durum, bölge halklarının iradesini görünmez kılan ve onların gerçek ihtiyaçlarını siyasal mühendislik projelerine kurban eden bir düzenin sürekliliğini sağlıyor. Dolayısıyla Ortadoğu’da gerçek bir dönüşüm, bu güç merkezlerinin dayattığı güvenlik söylemlerini aşarak, halkların öz-örgütlenmesine, demokratik taleplerine ve sahici barış arayışlarına dayanan yeni bir siyasal tahayyülün inşa edilmesiyle mümkün olabilir. Aksi hâlde değişen yalnızca aktörlerin isimleri olacak, fakat aynı şiddet döngüsü ve aynı simülasyon siyaseti bölgeyi yönetmeye devam edecektir.


    * SH’nin notu: Piar (ya da PR) İngilizce “public relations” kelimelerinin kısaltmasıdır. Bütün basın, medya ve iletişim araçlarını kullanarak bir kişi, kurum, ya da marka hakkında olumlu izlenim yaratma, yani bir tür reklam yapma çabasını ifade eder.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Enerji: Kapitalizmin “sürdürülebilirliği” için değil, toplumsal yaşamın iyileştirilmesi için!

    15 Kasım 2025

    Çözüm süreci, Suriye ve Türkiye’nin kapanmayan demokratik yaraları

    15 Kasım 2025

    Eğitim hakkı bir ayrıcalık değildir: Engelliliği değil, sistemi sorgulamak gerek

    13 Kasım 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Ercan Jan Aktaş

    Trump doktriniyle Ahmed el–Şara’ya piar

    Cemalettin Küçük

    Enerji: Kapitalizmin “sürdürülebilirliği” için değil, toplumsal yaşamın iyileştirilmesi için!

    Ömer Bölüm

    Çözüm süreci, Suriye ve Türkiye’nin kapanmayan demokratik yaraları

    Elif Gamze Bozo

    Eğitim hakkı bir ayrıcalık değildir: Engelliliği değil, sistemi sorgulamak gerek

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Kansu Yıldırım

    Türkiye işçi mezarlığı: İş cinayeti rejiminin oluşumu

    Kavel Alpaslan

    Ekim Devrimi 108 yaşında: Geçmişin harabesinden geleceğe yol yapmak

    Ertuğrul Kürkçü

    “New York, New York”

    Fehim Taştekin

    Sudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Beşiktaş–Kabataş metro hattında çökme: Göçük altında kalanlar çıkarıldı, bir işçi hastanede öldü

    15 Kasım 2025

    Yangından sağ kurtulan işçi: “Ne ayakkabı, ne eldiven, ne yemek… Bizi korumadan çalıştırdılar”

    13 Kasım 2025

    Afyon’da yağ fabrikasında patlama

    13 Kasım 2025
    KADIN

    Kadınlar Türkiye’nin dört bir yanında 25 Kasım için sokakta: “Şiddetsiz, özgür ve eşit bir yaşamı birlikte kuracağız”

    16 Kasım 2025

    Kadın Meclisi 25 Kasım startını verdi: “Biat etmeyeceğiz, özgür ve eşit yaşamı biz inşa edeceğiz”

    15 Kasım 2025

    Rojin Kabaiş dosyasında kritik gelişme: Vücuttaki iki DNA’nın bulaş olmadığı kesinleşti

    13 Kasım 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.