Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Türkiye’nin tüm vatandaşları Türk müdür?

    3 Aralık 2025

    Kuzey ve Doğu Suriye’de kasım ayında 22 İŞİD saldırısı: 1 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, 2 yaralı

    3 Aralık 2025

    İmralı Heyeti: “Özgün ve bütüncül hukuka dayalı barış yasası Türkiye gündemini değiştirebilir”

    3 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      İstiklal Mahkemeleri ve Bektaşiler

      2 Aralık 2025

      Süreç nereye?

      1 Aralık 2025

      Sermayenin manik düzenlemeleri: Bütçe ve asgari ücret

      1 Aralık 2025

      “Bir ülkenin vicdanıdır Tahir Elçi”

      29 Kasım 2025

      Fransa’da yeniden “gönüllü” askerlik; Almanya sırada

      28 Kasım 2025
    • Seçtiklerimiz

      Türkiye’nin tüm vatandaşları Türk müdür?

      3 Aralık 2025

      İmralı Şam’daki kilidi açabilir mi?

      1 Aralık 2025

      Son 1 yılda en az 1093 işçi zehirlendi​​​​​​​: İşçi zehirlenmelerinin ekonomi-politik arka planı

      29 Kasım 2025

      CHP ve DEM

      29 Kasım 2025

      Kırılgan bir geçiş alanında riskler ve olanaklar

      25 Kasım 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025

      Heval Sen Daha Özgürleşmedin mi?

      27 Kasım 2025

      “Umudumuz mücadelede, gücümüz dayanışmada”

      25 Kasım 2025

      Naci Görür: “Önemli olan kentleri depreme dirençli yapmaktır”

      12 Kasım 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Tarihin sustuğu yüzyıl: Kürtler, Lozan ve barışın hikâyesi

    Tarihin sustuğu yüzyıl: Kürtler, Lozan ve barışın hikâyesi

    MEHMET MURAT YILDIRIM yazdı: Lozan, belki de ilk defa, hakikati konuşabildiğimiz bir eşiğe dönüşüyor. Kürtlerin, Türklerin, bu ülkenin tüm halklarının yeniden “eşit yurttaşlar” olarak bir arada yaşayabilmesi geçmişin gerçekleriyle barışmaktan geçiyor. Ortak yaşam ancak geçmişle yüzleşmekle mümkün. Önemli olan, geçmişi bir silah gibi değil, bir pusula gibi kullanabilmektir.
    Mehmet Murat Yıldırım18 Mayıs 2025
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Bir halk, bazen sesiyle değil, sessizliğiyle tarihe geçer. Kürt halkının son yüz yılının hikâyesi de böyle başlar. Yüz yıl önce, dünya büyük bir savaşın ardından yeniden kurulurken, birileri kendi uluslarının kaderini masalarda çiziyor, birileri ise o masalarda yok sayılıyordu. Lozan Salonu’nda mürekkep kururken, binlerce yıllık tarihe sahip bir halkın adı silinmişti bile. Kürtlerin adı yoktu! Ne haritada, ne de metinde. O metinde sadece, yeni kurulan Türkiye’nin değil, birçok ülkenin imzası vardı.

    O gün, yani 24 Temmuz 1923, sadece bir antlaşmanın değil, aynı zamanda bir unutuluşun tarihi olarak kayda geçti.

    Ama bu unutuluş bir sessizlikten ibaret değildi. Çünkü bu halk, yüz yıl boyunca inkâr edilenin, susturulanın, görmezden gelinenin ne demek olduğunu sadece yaşamadı, yazdı da, anlattı da. Takvimler Mayıs 2025’i gösterirken, PKK’nin 12. Kongresi’nde ilan ettiği fesih kararı, belki de o tarihi sessizliği başka bir dille anlatmanın son halkasıydı. Çünkü bu bir geri çekilme değil, başka bir çağrının başlangıcıydı. Barışa ve hakikate çağrı gibiydi adeta.

    Kürtlerin hikâyesi, sadece çatışmaların değil, ihanetlerin ve unutuluşların da hikâyesidir. Ama her unutuluş, hatırlayan birini bekler. Belki de o yüzden bugün hâlâ 1923’ü konuşuyoruz. Çünkü orada bir kırılma var.

    Oysa tarih bir defter değil, bir nehir gibidir. İçine bastığında senden önce kimlerin geçtiğini de hissettirir.

    1919-1920’lere gidelim mesela. Amasya’da imzalanan protokoller… Ankara’daki yeni kurulan Meclis’in verdiği sözler… Bu belgelerde ne yazıyordu? “Türk ve Kürt halklarının yaşadığı topraklardan müteşekkil bir devlet” kurulacaktı. Kürtlerin, Osmanlı toplumu içindeki yerleri inkâr edilmeyecek, özgür gelişimlerine izin verilecekti. Bu, bir siyasi jest değil, kurucu bir vaatti!

    Devamında, 1921 Anayasası geldi. Bu toprakların gördüğü en adem-i merkeziyetçi anayasa… Yerinden yönetim, Kürt vilayetlerine özel idari yapı, yerel halkın iradesine saygı. Mustafa Kemal “Kürtlerin kendi bölgelerinde, kendi yöneticileriyle yaşamaları gerekir” diyordu.

    Ancak tarih bazen söz verir, bazen sözünü unutmayı seçer.

    Peki ne oldu da bu sözler tutulmadı?

    Lozan masasında Kürt halkı yoktu. Çünkü o gün oraya gelen heyetin zihninde yeni bir ulus vardı. Dil, kimlik, tarih, sadece bir merkezden tanımlanacak, farklı olan susacaktı. 1924 Anayasası bu yeni anlayışın mühendislik planıydı. Üniter devlet, tek ulus, tek dil. Oysa sadece üç yıl önce, birlikte yaşamanın adıydı bu topraklar.

    İşte bugün Kürt hareketinin Lozan’a dönük eleştirisi bu unutulmuş sözleri yeniden hatırlatma çabasıdır. Bir yok edişe karşı, bir hafıza direnişi. Fakat bu direniş artık sadece geçmişin acısını dillendirmiyor, geleceğin ortak inşasını da gerçekleştirmek istiyor. Ortak Vatan’da yaşamaktan bahsediyor…

    Tarih yazımı dediğimiz şey, sadece geçmişi anlatmak değil, geleceği kurmaktır. Cumhuriyetin ilk yüzyılında, tarih kitaplarında bir tek yerde adı geçen Kürt Teali Cemiyeti “zararlı cemiyetler” başlığı altında gösterildi. Bugün birçokları, Kürt halkını bin yıllık kardeşlik üzerinden tanımlarken, aynı tarih kitaplarında bu ortaklık neden yok? Neden Osmanlı’nın doğu vilayetlerinde etten duvar olan Kürtler tarih anlatımında görünmez oldular?

    Çünkü tarih, egemenin kaleminden yazılırken halkın sesi çoğu zaman duyulmaz. Bu yüzden bugün tarihin demokratikleşmesinden bahsetmek, sadece bir akademik tartışma değil, aynı zamanda bir barış eylemidir.

    Bugün PKK’nin ortaya koyduğu yeni siyasal tutum bazı kesimlerce bir “dağılma” ya da “teslimiyet” gibi okunmak isteniyor. Oysa bu, tam tersine, silahların değil sözlerin konuştuğu yeni bir dönemin çağrısıdır.

    “Lozan tapumuzdur” gibi cümlelerin ötesine geçip, “Lozan hangi hakları tanımadı?” sorusunu sorarsak, sadece Kürtler için değil, bu topraklarda özgürce ve eşitçe yaşamak isteyen herkes için bir demokrasi çağrısı kurabiliriz. Çünkü mesele, Lozan’ın imzası değil, Lozan’ın susturduğudur. Lozan, belki de ilk defa, hakikati konuşabildiğimiz bir eşiğe dönüşüyor.

    Kürtlerin, Türklerin, bu ülkenin tüm halklarının yeniden “eşit yurttaşlar” olarak bir arada yaşayabilmesi, geçmişin gerçekleriyle barışmaktan geçiyor. Ortak yaşam ancak geçmişle yüzleşmekle mümkün.

    Önemli olan, geçmişi bir silah gibi değil, bir pusula gibi kullanabilmektir.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    İstiklal Mahkemeleri ve Bektaşiler

    2 Aralık 2025

    Süreç nereye?

    1 Aralık 2025

    Sermayenin manik düzenlemeleri: Bütçe ve asgari ücret

    1 Aralık 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Mahsuni Gül

    İstiklal Mahkemeleri ve Bektaşiler

    Muhsin Dalfidan

    Süreç nereye?

    Volkan Yaraşır

    Sermayenin manik düzenlemeleri: Bütçe ve asgari ücret

    Elif Gamze Bozo

    “Bir ülkenin vicdanıdır Tahir Elçi”

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Alp Altınörs

    Türkiye’nin tüm vatandaşları Türk müdür?

    Fehim Taştekin

    İmralı Şam’daki kilidi açabilir mi?

    Kansu Yıldırım

    Son 1 yılda en az 1093 işçi zehirlendi​​​​​​​: İşçi zehirlenmelerinin ekonomi-politik arka planı

    Bahadır Altan

    CHP ve DEM

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Dargeçit’teki Ilısu Barajı’nda işçi ölümü: 25 metreden düşerek hayatını kaybetti

    2 Aralık 2025

    Sancaktepe’de “Ekmeğimiz İçin Buluşuyoruz” mitingi yapıldı

    2 Aralık 2025

    DİSK’ten asgari ücret açıklaması: ‘Hayat pahalı, emek ucuz’

    2 Aralık 2025
    KADIN

    Türkiye’nin dört bir yanında 25 Kasım: Kadınlar 7 yıl sonra yeniden İstiklal’de

    25 Kasım 2025

    Taksim’de 25 Kasım eylemi için kadınlar toplanıyor

    25 Kasım 2025

    DSÖ: Dünyada kadınların yaklaşık üçte biri fiziksel ya da cinsel şiddete uğruyor

    24 Kasım 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.