VİDEO- Polisin çektiği görüntülerde, Elçi’nin ilk ve son silah sesinin geldiği 24 saniyelik sürede vurulduğu anlaşılıyor. Bu arada, sokakta koşmakta olan iki YDG-H’linin arkasından ateş edildiği ve birer kurşunun iki YDG-H’linin ayaklarının yanından sektiği görülüyor.
Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi kameramanı tarafından çelişen 33 saniyelik görüntüde; Tahir Elçi, Kürtçe konuşan yaşlı bir yurttaşı dinlerken görülüyor. Beşinci saniyede ilk kurşun sesi geliyor. Elçi, kurşun sesi üzerine sokağa bakıp yüzünü öne eğerek, yaşlı yurttaşı dinlemeyi sürdürüyor. Fakat üç saniye sonra ikinci el silah sesi duyuluyor. Bunun üzerine Elçi, “Bu ne ya!” diyerek, tekrar sokağın girişine dönüyor. Art arda silah sesleri duyulurken, 16 ve 17. saniyede Elçi, kameranın görüş açısından çıkıyor. Polis kamerası da sokağın girişine, yani silah seslerinin geldiği yöne çevriliyor. Bu arada, bir grup yurttaşın hemen karşıdaki bir kapıdan içeri kaçtıkları anlaşılıyor. 20. saniyeden itibaren iki silahlı YDG-H'linin sokağa girdikleri ve koşarak ilerledikleri görülüyor. Görüntülere göre iki YDG-H'linin arkasından, yani sokağın başından içeriye doğru ateş ediliyor. İlk kurşun, arkadaki YDG-H'linin sol ayağının yarım metre uzağına isabet ederek, yerden sekiyor. Yarım saniye sonra da, yani 22. saniyede, yine arkadan sıkılan bir kurşun, önde koşanYDG-H'linin sol ayağının yanına düşerek, sekiyor. Art arda silah sesleri duyuluyor. Onlarca el ateş edildiği anlaşılıyor.
Kamera 26. saniye yeniden Dört Ayaklı Minare’nin bulunduğu yöne çevriliyor. Arkada koşan YDG-H'linin koşarak gittiği ve sokağı geçtiği görülüyor. Silah sesleri 29. saniyede susuyor. 35. saniyede kameranın yönü, zemine dönüyor. Ve Tahir Elçi’nin yerde yattığı görülüyor. 38. saniyeden sonra da silah sesleri yeniden duyuluyor. Bu görüntülerden, Elçi’nin 25 ve 29. saniyeler arasında vurulmuş olma ihtimali güç kazanıyor.
Tek tanık: İlk silah sesleri geldiğinde Elçi'nin yanındaydım
Öte yandan, Elçi’nin yere düştüğü anı gören tek tanık, bir gazeteci oldu. Gazeteci olaydan bir gün sonra alınan ifadesinde, Gazi Caddesi’nde ilk silah sesleri geldiği sırada Elçi’nin yanında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Kendimi korumak için diğer gazetecilerle birlikte bir aracın önünde siper aldık. Ben saldırganların bizim bulunduğumuz sokağa girip polise ateş ederek kaçtıklarını görmedim. Bizim yanımızda, bizi korumak için, güvenlik için gelen polislerin ateş ettiğini gördüm. Ben başka silah sesi duymadım. Ben en son gördüğümde Elçi, Dört Ayaklı Minare’nin ayakları arasında siper almaya çalışıyordu. Ben kendisine seslendim ancak beni duymadı. Elçi tam hendekler tarafına doğru sağa sola bakıyordu, o sırada yüz üstü düştü. Elçi silah seslerinden dolayı hendekler tarafına doğru hareketlenirken yüzü Dört Ayaklı Minare'ye dönük, sırtı duvara doğru dönük şekilde hendeklere doğru döndüğü sırada yere düştü. Elçi silahlardan korunmak için hendeklere doğru dönüp hareketlenmek üzereyken düştüğünü gördüm.” Gazeteci, çatışma sırasında çok heyecanlandığı ve böyle bir olay ilk defa başına geldiği için silah seslerinin nereden geldiğini tahmin edemediğini de söyledi.