Laz şair Serkan Engin’den…
Harf harf seviyorum sizi
“Ben savaşçı değil gül yetiştiricisiyim” Özkan Mert
Kürtçe güller derledim düşlerimin ince yerinden
Lazca şakıyor umudumun haylaz serçeleri, hayatın omzunda
Islak tümcelerini Rumca öpüyorum gecenin, ay altında
Bahara Zazaca sarılıyorum en nazlı yerinden belinin
Kalbime taş atan çocukların kelepçelerinden öpüyorum acılarını
Koğuşlarında Ermenice bir ağıttır ela gözlerim, kırık dökük
Kederlerinin röntgenini çekmeye yetmiyor buruk harflerim
Kızıl bir Laz takasıyım Kürdistan dağlarında yüzen
Kürt ve Türk canlarım yanıyor orada, hece hece düşerek toprağa
Dolar dolar üstüne haince yükselirken
Firavun silah şirketlerinin kâr marjı piramitleri
Koltukları, apoletleri palazlanırken obur bencilliğin
Auschwitz’de milyonlarca kez yakıldık vicdanın öldüğü yerden
Yetmiş iki bin kere süngülendi düşlerimiz Dersim’de, arsız sırıtışıyla vahşetin
Irak’ta hamburger üstü tatlı niyetine işkence oyuncağı olduk Amerikanca
Maraş’ta, Çorum’da sokak sokak vurulduk uygarlığın kalbinden
Kosova’da görmezden gelindi yakamızda katledilen çiçekler
Filistin’de taşla kırdılar özgürlüğümüzün kollarını
Bir milyon kere yok edildi Ermenice ninnilerimiz, Ararat’ın kollarındaki
Hakkari’de çocukluğumuzun kafasına dipçikle vurdular
Ruanda’da palalarla kestiler en çocuk heveslerimizi
Dolar dolar üstüne haince yükselirken
Firavun silah şirketlerinin kâr marjı piramitleri
Koltukları, apoletleri palazlanırken obur bencilliğin
Bilmediğimiz dillerde de öpebilsek ya birbirimizi
Başka dinlerde susabilsek usulca, dingin
Diğer coğrafyalarda ağlayabilsek koşar adım
Bir harf bile eklemesek savaş çığırtkanı tümcelerin kuyruğuna
Kalbimizi asla yaslamasak vahşet çığlıklarının çağrısına
Neresinden ölmeye başlar acep savaş ve kapitalizm
Vahşet neresinden lâl olur barış senfonilerimizin önünde
: Harf harf seviyorum dünyanın tüm renklerini
Serkan Engin