Hasan Ocak’ın gözaltında öldürülmesiyle ilgili olarak savcılığın verdiği takipsizlik kararına itiraz edildi. İtirazı yerinde bulan Sulh Ceza Hakimliği, soruşturmanın genişletilmesine karar verdi.
Hasan Ocak’ın 1995 yılında gözaltında kaybedilmesi dosyasına ilişkin önemli bir gelişme yaşandı. Beykoz Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilen zaman aşımı nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karara ailenin avukatı Gülseren Yoleri tarafından yapılan itiraz, İstanbul Anadolu 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından kabul edildi.
17 Ekim 2016 tarihinde Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığının zaman aşımı kararı verilmiş, karar hakkında 29 Kasım 2016’da itirazda bulunulmuştu.
Kararda, dosya kapsamında iddia edilen suça ilişkin yeterli şüphenin oluştuğu ve bu aşamada maddi hakikatin değerlendirnesi ve takdirinin bağımsız mahkemelere bırakılmasının, mer-i mevzuat, adalet ilkesi ve Yargıtay uygulamalarıyla örtüşeceğinden, kamu davası açılması gerekirken takipsizlik kararı verilmesinin usul, yasa ve dosya gerçekliği ile örtüşmediği belirtildi. 7. Sulh Ceza Hakimliği bu kararla, 29 Kasım 2016’da yapılan itirazı kabul etti.
Mahkeme, Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının kaldırılmasına ve soruşturmanın Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca genişletimesine karar verdi.
Ne olmuştu?
Hasan Ocak, 21 Mart 1995’te gözaltına alındı. Görgü tanıklarının ifadelerine rağmen emniyet, Ocak’ı gözaltına aldığını reddetti. Ocak’ın Beykoz’daki kimsesizler mezarlığına gömüldüğü bilgisi üzerine ailesi, aramalara başladı.15 Mayıs 1995’te Adli Tıp Kurumu kayıtlarından Hasan Ocak teşhis edildi.
Ocak’ın gözaltına alındıktan beş gün sonra, 26 Mart 1995’te Beykoz’da işkence edilerek öldürülmüş halde bulunduğu, “kimliği tespit edilemediği” gerekçesiyle kimsesizler mezarlığına gömüldüğü açıklandı.