Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Kürt Dili Bayramı, ana dili ve sağlık

    14 Mayıs 2025

    Tarihi bir dönemeç: PKK’nin feshi ve barışın kapısı

    14 Mayıs 2025

    Erol Eğrek soruları

    13 Mayıs 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Tarihi bir dönemeç: PKK’nin feshi ve barışın kapısı

      14 Mayıs 2025

      Makine Bilinci ve Pozitivist Aklın Eleştirisi

      13 Mayıs 2025

      PKK’nin Dönüşümü ve Stratejik İttifakın Yeni Eşiği

      12 Mayıs 2025

      Köy diye başladı, özgürlük diye büyüdü: Erdoğan Öven Engelliler Köyü

      10 Mayıs 2025

      Hrant, Sırrı ve Selo

      8 Mayıs 2025
    • Seçtiklerimiz

      Erol Eğrek soruları

      13 Mayıs 2025

      PKK’nin kendisini feshi üzerine

      13 Mayıs 2025

      Teslimiyete hayır; barışa davet var!

      13 Mayıs 2025

      Soma faciası: Sizce kömür madeninde çalışan bir işçi ne kadar kazanıyordur?

      12 Mayıs 2025

      Engellilere vergi engeli

      12 Mayıs 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Gençler geleceksizliğe mahkum edilişilerine baş kaldırıyor – Ertuğrul Kürkçü

      23 Mart 2025

      İzmir’in kadın itfaiyecileri ve muhtarları

      16 Mart 2025

      “Çelişkilerden imkân üretmek…” – Ertuğrul Kürkçü

      1 Mart 2025

      Kuzey Kore efsaneleri: Bir akıl dışı çılgınlıklar ülkesi mi? – Kavel Alpaslan

      26 Şubat 2025

      Suriye’de Aleviler hedef tahtasında: Tehcir, işkence, katliam* – Hamide Rencüs

      25 Şubat 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Çözüm politikası olanlar tehdit etmez – Hüseyin Ali

    Çözüm politikası olanlar tehdit etmez – Hüseyin Ali

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Tayyip Erdoğan da sonunda Başbakan ve Bakanları gibi “Çözüm süreci iyi gidiyor; mutlaka sonuca götüreceğiz” demiş. Arkasından da bin bir tehdit savurmuş. Sonuca götürmek istediği Kürt sorununu çözmek ve Kürtlerin özgür ve demokratik yaşama kavuşması mıdır, bu net değil? Çünkü Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarında şimdiye kadar Kürtlerin kendi kimliği ve kültürleriyle, kendilerini yönetmesiyle özgür ve demokratik yaşama kavuşması gibi bir yaklaşım yok. Ancak çözüm süreci denildiğinde toplum ve demokrasi güçlerinin anladığı Kürt sorununun çözülmesidir. Kastamonu’nun sokağında bir insana ”Çözüm süreci dendiğinde ne anlıyorsun” diye sorulduğunda “Kürtlerin sorunlarının çözülmesini anlıyorum” der. Dolayısıyla çözüm süreci dediklerinde Cumhurbaşkanı da, Başbakan da, bakanlar da toplum karşısında Kürt sorununun çözümü konusunda bir taahhüt altına girmiş oluyorlar.

    Ancak AKP Hükümeti yıllardır bir süreçten söz etse de Kürtlerin taleplerini karşılayarak, sorunlarını çözmek için ciddi hiçbir adım atmamıştır. Yıllardır süreç iyi gidiyor diyerek topluma umut verip iktidarlarını sürdürmeyi hedeflemiştir. Şu anda da böyle bir siyasi tarzla hareket ettikleri görülmektedir. Zaten Tayyip Erdoğan “Çözüm süreci sürüyor” derken de tehdit ve şantajda bulunmuştur. Şımarıklığa, yani halkın direnişine ve baskıları protestosuna izin vermeyeceğiz demiştir. Bu gerçeklik bile bir çözüm niyeti olmadığını gösteriyor. Süreçten sadece toplumu aldatmak için söz ettikleri anlaşılıyor. Yoksa neden tehdit etsinler? Çünkü gerçek bir çözüm süreci olsa, bunun barış ve istikrar getireceğini bilirler. Kürtler huzursuz ve mücadele içindeyse, hükümetin politikalarına inanılmadığı içindir. Hükümetin uygulamaları, çözüm niyeti olan bir Hükümetin uygulamaları olmadığı içindir. Hükümet, çözüm iradesini ortaya koysa ve bunu kamuoyuna deklare etse, Kürtler de, Türkiye kamuoyu da rahatlar. Ancak AKP Hükümeti süreç kavramını iktidarını sürdürmek için araçsallaştırdığı için herkes tedirgin ve rahatsızdır.

    Çözüm programı olan bir hükümet tehdit ve şantaja başvurmaz. Her ağızlarını açtıklarında tehdit ve şantaj yapmaktadırlar. Kürt halkı için bu tehdit ve şantajlar yeni değildir. Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca Kürtlere zaten hep tehdit ve şantaj yapmıştır. 1980 12 Eylül askeri faşizm dönemi, 1990’lı yıllar bu tehdit ve şantajın günlük olduğu yıllardır. Kürtler üzerinde görülmedik zulüm ve baskı yapılmış ama Kürtler yine de özgürlük istemi ve mücadelelerinden vazgeçmemiştir. AKP Hükümeti döneminde de yüzlerce sivil insan katledilmiş, on binlerce insan tutuklanmış ama Kürt halkı direnişini yine sürdürmüştür. Erdoğan’ın yıl değerlendirmesi konuşmasında yaptığı tehdit, 2015 yılında da Kürtlere karşı savaşı sürdüreceklerinin ilanı olmuştur. Bu kafanın Kürt sorununu çözmesi zordur.

    Bu tehdidi yapan kafa, çözüm süreci devam edecek derken oyalamayı sürdüreceğiz demek istiyor. Bu kafa ve mantığın “Süreç devam edecek” demesini başka türlü anlamak mümkün değildir. Zaten son günlerde Hizbulkontra pratiğini yeniden ortaya koyacaklarını gösteren açıklamalar yapmaları, çözüm için bir niyetlerinin ve politikalarının olmadığını göstermektedir.

    Kürt Halk Önderi AKP’yi çözüme zorlamak ve hiçbir bahaneye sarılmalarına fırsat vermemek için bir müzakere taslağı sunmuştur. Tartışılacak ve çözüme ulaştırılacak her konu bu taslakta vardır. Kürt Halk Önderi, çözüm başlıkları üzerinde en geç 10 Aralık’ta müzakereye başlayalım ve 15 Şubat’ta bitirelim; 15 Şubat’tan sonra da iki ay içinde pratikleşme sürecini tamamlayalım demiştir. Ancak amaç oyalama olduğu için şu gerekçe, bu gerekçe derken taslağın sunumundan bir aydan fazla zaman geçtiği halde müzakereler başlamamıştır. Müzakereyi yapacak heyetler ve kurullar oluşturulmamış, özgür müzakere koşulları sağlanmamıştır. Açıkça daha önceki 5-6 seçim ve referandum öncesi olduğu gibi süreçten söz edip bir seçim daha kazanmayı önlerine koymuşlardır. Şu andaki tutum ve pratikleri de bundan başka bir şey göstermemektedir.

    Sanırız HDP Heyeti yeniden İmralı’yla görüşmeye gidecektir. Her defasında bir hafta ya da on gün gecikmeyle, tamamen Kürt Halk Önderi’nin verdiği takvimi aşındırma ve bu temelde seçime müzakere ve çözüm taslağını tamamlamadan girmek hedeflemektedir. Kürt Halk Önderi hep teşvik etmekte ve çözüm zeminini yaratmak için pozitif bir yaklaşım göstermektedir. HDP heyeti de olumlu açıklamalar yapmaktadır. Ancak bunların hiçbirisi AKP’ye adım attırmaya yetmemiştir. Çünkü toplum ve demokrasi güçlerinin çözüm baskısı yetersizdir. Halbuki doğru politikalar, doğru araç ve mücadele yöntemleriyle desteklenmezse sonuç alıcı olmazlar. Bu yetersiz kaldığı için AKP Hükümeti Kürt Halk Önderi ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin çözüm için attığı adımları ve ürettiği projeleri bir oyalama ve zaman kazanma olarak kullanmaktadır. Bu nedenle AKP Hükümeti’ne “Çözüm süreci diyorsan, o zaman müzakere et ve ciddi adımlar at” denilmeli ve bunun mücadelesi yapılmalıdır.

    Kürt Halk Önderi ve Kürt Özgürlük Hareketi müzakere ile çözüm seçeneğini sürekli açık tutuyor ama çözüm AKP’nin insafına bırakılamayacağından, demokrasi güçlerinin ortak hareket ederek Türkiye’nin demokratikleşmesini ve Kürt sorununun çözümünü gerçekleştirme seçeneğini de her zaman birincil ve temel seçenek olarak görmektedir. Kürt Özgürlük Hareketi’nin, demokrasi güçlerinin ittifakı ile 2015 seçimlerine HDP çatısı altında girme seçeneğini desteklemesi de bu nedenledir.

    (Bu yazı Özgür Gündem gazetesinden alnımıştır.)

     

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Erol Eğrek soruları

    13 Mayıs 2025

    PKK’nin kendisini feshi üzerine

    13 Mayıs 2025

    Teslimiyete hayır; barışa davet var!

    13 Mayıs 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Zeynel A. Göçer

    Tarihi bir dönemeç: PKK’nin feshi ve barışın kapısı

    Azad İzci

    Makine Bilinci ve Pozitivist Aklın Eleştirisi

    Tuncay Yılmaz

    PKK’nin Dönüşümü ve Stratejik İttifakın Yeni Eşiği

    Mehmet Murat Yıldırım

    Köy diye başladı, özgürlük diye büyüdü: Erdoğan Öven Engelliler Köyü

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Ercüment Akdeniz

    Erol Eğrek soruları

    Ertuğrul Kürkçü

    PKK’nin kendisini feshi üzerine

    Mehmet Murat Yıldırım

    Teslimiyete hayır; barışa davet var!

    Aslı Atasoy

    Soma faciası: Sizce kömür madeninde çalışan bir işçi ne kadar kazanıyordur?

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Emeğin Son Çaresi: Boykot Stratejisini Anlamak – Eric Dirnbach

    7 Nisan 2025

    Ankara Tabip Odası, TTB, KESK, TMMOB: Barışçıl protesto haklarına müdahaleye son verin

    28 Mart 2025

    DİSK ve KESK’ten adliye önünde açıklama

    26 Mart 2025
    KADIN

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025

    DEM Parti Kadın Meclisi’nden Saadet Partisi’ne ziyaret

    14 Mart 2025

    Kadınlar Taksim’de yasağa rağmen yürüdü: Susmuyor, isyan ediyoruz

    8 Mart 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.