Bakur belgeselinin iki yönetmeni Çayan Demirel ve Ertuğrul Mavioğlu hakkında terör propagandası yaptıkları iddiasıyla Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava, artık karar aşamasında. Bugün saat 14.00’te görülecek olan duruşmada yönetmenler neredeyse iddianamenin kopyası niteliğinde olan esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarda bulunacaklar.
2013 yılında “Çözüm süreci” devam ederken çekimleri yapılan ve 2015’te kurgusu tamamlanan Bakur adlı belgesel sinema filmi 34. İstanbul Film Festivali’nde gösterime girmeden bir gün önce sansürlendi.
3 Mayıs 2015’te İstanbul ve Diyarbakır’da galası yapılan Bakur, 6 Mayıs 2015’te de Batman Belediyesi Kültür Dairesi tarafından Yılmaz Güney Sineması’nda gösterildi. Batman’daki gösterimin ardından açıldığı anlaşılan bir soruşturma, 28 Eylül 2017’de hazırlanan iddianame ile davaya dönüştü.
Bakur’a dava açılıncaya kadar, Türkiye’de sinema yönetmenleri çektikleri filmin içeriğinden ötürü ağır ceza mahkemelerinde hiç yargılanmamıştı. Bu özelliğiyle Bakur davası bir ilktir. Bakur’un ardından “Nu Jin” adlı filmin yönetmeni Veysi Altay ve gösterimin yapıldığı Batman Yılmaz Güney Sinema salonunun yöneticisi Dicle Anter hakkında filmin afişinin “terör propagandası olduğu” iddiasıyla açılan ve geçtiğimiz aylarda ceza ile sonuçlanan dava, belgesellerin önünü hapis cezalarıyla kesme eğilimini ortaya çıkarması bakımından önemlidir.
Bakur’a açılan dava sonrasında yönetmen Ertuğrul Mavioğlu iddianameye karşı verdiği beyanda şöyle dedi:
“Evet, bu ülkede filmler yakıldı, sansürlendi, yasaklandı, sinemacılar örgüt üyesi ya da yöneticisi olma iddiasıyla cunta döneminde tutuklandı. Sinema salonları saldırıya uğradı, kapatıldı. Ama şimdi bu iddianame sayesinde öğreniyoruz ki Türkiye, sinema özgürlüğünün en zayıf olduğu ülkeler ligine doğru koşar adım ilerlemekte. Çünkü, ağır ceza tehdidi altındayız ve isnat edilen herhangi bir suçlama değil. Bu suçlama, sinemaya ve sinemacıların boynuna terörist yaftası asmayı hedefliyor. Hayır, kimse şaşırmasın, İran ya da Çin’de değil, Türkiye’de yaşıyoruz ve sinemadan terör çıkarmaya çalışan bir anlayışa cevap vermeye çalışıyoruz.”
Yönetmen Çayan Demirel ise ‘Ertuğrul Mavioğlu’na aynen katıldığını bir belgesel film yönetmeni olarak barış sürecine tanıklık ederek mesleğini yaptığını, suç işlemediğini ve beraatini talep ettiğini’ ifade etti.
Yönetmenlerin Bakur filmiyle “terör propagandası yaptıkları” yönündeki iddiaya da yanıtları vardı. Her iki yönetmen de haklarındaki iddiaları şu cümlelerle yanıtladılar:
“Bakur olgusal gerçekleri dağdan indirip önümüze koyan bir belgesel sinema filmidir ve temelindeki anlayış, ülkedeki toplumsal barışın sağlanmasına, bir arada yaşam ilkesinin hayata geçirilmesine ve korunmasına yöneliktir. Filmde mutlaka bir propaganda aranıyorsa da bu, savaşa değil barışa, ölüme değil yaşama, düğüme değil çözüme ve yüzyıllardır birikmiş olumlu insanlık değerlerine dairdir…”
Bakur’un iki yönetmeni Çayan Demirel ve Ertuğrul Mavioğlu hakkında terör propagandası yaptıkları iddiasıyla Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava, artık karar aşamasında. 2 Mayıs 2019 saat 14.00’te görülecek olan duruşmada yönetmenler neredeyse iddianamenin kopyası niteliğinde olan esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarda bulunacaklar. Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin aynı gün hüküm kurması güçlü bir ihtimaldir.
Bu sebeplerle yönetmenler, kamuoyunu sinema üzerinde ciddi bir sansür etkisi yaratmaya aday olan bu davaya karşı duyarlı olmaya çağırdı.