Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Şık Makas işçileri için “Dayanışma Eylem Haftası”: Birçok kentte mağaza önlerinde buluşma çağrısı

    20 Aralık 2025

    Dersim’de gözaltına alınan PİRHA muhabiri Cihan Berk tutuklandı

    20 Aralık 2025

    James Webb keşfetti: Uzayı “yararak ilerleyen” kontrolden çıkmış kara delik

    20 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

      19 Aralık 2025

      19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

      19 Aralık 2025

      Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

      16 Aralık 2025

      Asgari ücret artışı en çok kime yarar?

      15 Aralık 2025

      “Bir masa örtüsü, bir saat ve 162 gün”: Tunç Soyer’in hücreden gelen sesi

      14 Aralık 2025
    • Seçtiklerimiz

      Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

      19 Aralık 2025

      Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

      17 Aralık 2025

      İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

      15 Aralık 2025

      Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

      14 Aralık 2025

      Stratejik illüzyon!

      8 Aralık 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

      15 Aralık 2025

      Onur Hamzaoğlu: “Sağlık Bakanlığı’nın bütçedeki payı yüzde 15’in altında olmamalı”

      13 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » ABD’nin ve AB’nin Erdoğan’a alternatif arayışları hızlandı

    ABD’nin ve AB’nin Erdoğan’a alternatif arayışları hızlandı

    Siyasi Haber11 Şubat 2016
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Ahmet Saymadi yazdı: Türkiye içi güç dengelerinde ve emperyalist güçlerin Türkiye ile kurdukları ilişkilerde çalkantılı olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu çalkantı o kadar büyük ki takip etmek bile zorlaşıyor. Uluslararası güçlerin Erdoğan’a alternatif arayışları hız kazanıyor.

    Türkiye içi güç dengelerinde ve emperyalist güçlerin Türkiye ile kurdukları ilişkilerde çalkantılı olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu çalkantı o kadar büyük ki takip etmek bile zorlaşıyor.


    AKP’nin ‘Yeni Osmanlıcılık’ adı altında Irak ve Suriye’deki Sünni Müslümanların hamiliğine soyunması, iki ülke üzerindeki sömürgeci planları, Kobani direnişiyle birlikte bir duvara çakıldı. Kürt halkının Türkiye dışındaki komşu ülkelerde de özgürlüğüne kavuşmasına engel olmak isteyen AKP, Kobani zaferiyle birlikte Kürt ulusal kimliğinin inşası noktasında beklemediği bir bariyerle karşılaştı. Savaş öncesinde Suriye’de kimliği bile olmayan Kürtler, Kobani zaferiyle birlikte Rojava’da statülerini sağlamlaştırdı. Tel Abyad’ın IŞİD’den temizlenerek Cizire ve Kobani kantonlarının birleşmesinden ardından Cezire-Kobani kantonlarıyla Afrin kantonun birleşmesi hamlesi de başladı. Artık Türkiye’nin güney sınırlarında bir ‘Kürt seddi’ var. Ve Kürdistan’ın bir parçasındaki her ileri hamle diğerlerini de etkileyecek.


    Rusya’nın Suriye’deki vekalet savaşına gerçek manada dahil olmasıyla birlikte, Suriye içerisindeki dengeler; İran’ın ise Irak içerisindeki etkinliğini arttırmasıyla birlikte, Irak’taki dengeler değişti. IŞİD son bir yıl içerisinde yüzde 25 oranında toprak kaybetti, hakimiyet alanı daraldı, geçen yıl 30 binin üzerinde savaşçısı olan IŞİD artık 25 binin altında savaşçıya sahip. Farklı cephelerden uzmanlar, ‘Suriye Ordusu 3 yılda kaybettiğini 3 günde geri aldı’ diye yazıyor. Suriye Ordusu, Rusya’nın hava desteğiyle birlikte hem güney cephesinde hem de kuzey cephesinde ilerliyor. Halep’in de cihatçı çetelerin temizlenmesiyle birlikte AKP, beş yıldır Suriye’ye yaptığı tüm yatırımlarından olacak. Suriye yıkılınca biz inşa ederiz diye, savaşta bile inşaat görenlerin hayalleri suya düştü…


    ‘Komşularla sıfır sorun’ diye yola çıkan AKP iktidarı; Suriye, Rusya, İran, Lübnan Hizbullah’ı ve Irak’ı cepheden karşısında almış durumda. İran’da kimi kanallar Türkiye’ye gidilmemesi çağrısı yapıyor. Bağdat’ta Türkiye mallarının şehre girişi yasaklandı. Irak hükümeti, Başika’daki Türkiye askerleri sebebiyle BM güvenlik konseyine gitti. Rusya, uçak kriziyle birlikte ilişkileri kopardı ve Rusya devlet başkanı Putin, Erdoğan’dan gelen bütün görüşme taleplerini reddediyor. İran’a uygulanan ablukanın kalkmasıyla birlikte İran’ın uluslararası politikadaki etkinliği daha da arttı.


    Bir üstte saydığımız cepheyi karşısına alan NATO üyesi Türkiye, AB ve Avrupa ile de sorunlar yaşıyor. Başta Almanya olmak üzere AB ülkeleri, Türkiye’nin başlattığı göçmen şantajından yılmış durumda. Son olarak AB heyeti ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı görüşmenin tutanakları yayınlandı. Erdoğan, ‘‘3 milyar verecekseniz hiç konuşmayalım, göçmenleri otobüslere doldurur yollarız’’ diyor. ABD’yle ise, PYD üzerinden yürüyen bir tartışma var. Erdoğan’ın, ‘‘Bizimle misiniz? PYD ile misiniz?’’ sorusuna ABD iki kez, ‘‘PYD’yi terör örgütü olarak görmüyoruz, müttefikimiz’’ diye cevapladı. Erdoğan aynı soruyu üçüncü kez sordu, muhtemelen alacağı cevap aynı. Dün ABD Dışişleri kıdemli danışmanı, Türkiye ABD ilişkilerinde bir kırılma yaşandığını açıkça belirtti. AKP hükümetinin, dış politikada Suudi Arabistan, Katar, İsrail, El Nusra ve IŞİD dışında dostu kalmadı. Erdoğan’ın ABD’nin sempatisini kazanmak için, 13 yıl sonra, 1 Mart tezkeresini geçirmemiz lazımdı demesinin bile ABD nezdinde bir etkisi yok.


    Türkiye dış politikasının tam manasıyla çöküşe girdiği bu süreçte, emperyalist güçlerle ilişkilerin bu çalkantılı hali Türkiye içi ve AKP içi güç dengelerini de direkt olarak etkiliyor.


    TÜSİAD Başkanı, son dönemde Kürt illerinde yaşananları işaret ederek "Evlerini terk etmek zorunda kalan komşularımıza üzülürken aslında son dönemlerde ülkemizin bir bölümünde benzer sahneleri görmekten de çok derin bir üzüntü içinde olduğumuzu, burada bir kez daha belirtmek isterim. Aslında ülkemizde yaşanan bu trajedi, bana göre tarifsiz acı tüm ülkenin 78 milyonun sorunudur. Yani bunu bölgenin sorunu olarak hiçbirimiz düşünemeyiz. Ülkemizin bir bölümünde insanlar evlerini terk etmek zorunda kalıyorlarsa, bizlerin kendi evlerinde kendi şehirlerinde huzur içinde olmamız kesinlikle mümkün değil.’’ dedi.  Bir AKP eleştirisi anlamına gelen bu açıklama, AKP politikalarının artık Türkiye burjuvazisi tarafından da tolere edilebilir bir boyuttan çıktığı anlamına geliyor.


    Suriye’ye askeri müdahale planları Necdet Özel’in genelkurmay başkanlığı döneminde, askerin vetosu ile karşılamıştı. Hürriyet’ten Deniz Zeyrek, ordunun, Erdoğan’ın Suriye’ye müdahale önerisine, ‘‘BM Güvenlik Konseyi’nden bir karar alınmadıkça Suriye topraklarına ayak basmayacak.’’ dediğini ve müdahaleden uzak durduğunu yazdı. Rusya’nın BM güvenlik konseyi üyesi olması göz önünde bulundurulunca bunun net olarak bir hayır anlamına geldiği görülüyor. Genelkurmay Başkanı, geçtiğimiz günlerde SAT komandoları ziyaretinde, Poyrazköy davasında tutuklanan ve sonra göreve dönen subaylarla aynı masada fotoğraf vermeyi ihmal etmedi. Kardeşi çatışmada yaşamını yitiren ve cenaze töreninde, ‘‘düne kadar barış diyenler şimdi neden sonuna kadar savaş diyor?’’ diye soran Yarbay Mehmet’e de uyarı dışında bir ceza verilmedi. Ordu kendi iç birliğini yeniden sağlarken, AKP karşısında da güç biriktiriyor.


    Dış ve iç politikada dengeler bu denli değişirken AKP’li eski isimler Ankara’nın Hamamönü semtinde ofisler tutuyor. Kendilerine gelecek bir teklif için hazırda bekliyorlar. Bu hamleyi gören Erdoğan önce Abdullah Gül ile ardından, Abdullah Gül aracılığıyla diğer Bülent Arınç, Hüseyin Çelik ve Sadullah Ergin’e mesaj yolluyor. Bu aynı zamanda Erdoğan’ın, içine girdiği sıkışmadan çıkma çabası olarak da algılanabilir. Erdoğan, kedisine sağ cenahtan alternatif olabilecek çevrelere, ‘‘Ben düşersem, hepimiz gideriz’’ mesajı vererek, önlerini kesmeye çalışıyor.


    Ali Bulaç 11 Ocak 2014’te Zaman gazetesinde kimsenin yalanlamadığı bir yazı yazdı, yazı şöyleydi: ‘‘1998’lerden başlamak üzere Amerikalılar, sıklıkla bizlerle görüşmeye başladılar. Biri gidiyor, üçü geliyordu. Sordukları şuydu: “Türkiye’de dindar zemini kuvvetli bir iktidar mümkün mü?” (…) Dilipak, AK Parti’nin bir proje olarak ABD, İngiltere ve İsrail tarafından kurulduğunu, kuruluşuna destek veren güçlerin, şu üç şeyi talep ettiğini söyledi: ‘1. Biz sizi iktidara taşıyalım. 2. Size iktidarda sorun çıkaracakları opere edelim. 3. Size gerekli finansal destekleri getirelim. AK Parti’den istenenler de şunlardı: a. İsrail’in güvenliğini artıracaksınız, önündeki engelleri kaldıracaksınız. b. Büyük Ortadoğu Projesi yani sınırların değişmesi. c. İslam’ın yeniden yorumlanmasında bize yardımcı olacaksınız. (…) M. Ali Bulut’un yazdığına göre o dönemde bu proje rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na da teklif edilmiş. Yazıcıoğlu, Erdoğan’a: ‘Kardeşim zaman ve hadiseler bana öğretti ki, Amerika’nın desteğindeki bir siyasete hizmet edilmiyor. Eğer millete dayanarak siyaset yapacaksan geleyim. Aksi takdirde Amerika hep kendine hizmet ettirir.’ Demiş. Tayyip Bey ona, ‘Bir müddet Amerika’nın dediklerini yaparız, sonra millete hizmet ederiz. Mani olurlarsa dirsek vurur, gideriz.’ deyince rahmetli, “Amerika dirsek vurulacak bir güç değil. Fil ile gireceğin yataktan ezilerek çıkarsın.’ demiş, teklifi nazikçe reddetmiş. Sistemin onayını al, imkânlarını kullan, sonra ‘Ben yokum’ deyip diklen!’’


    AKP, Ali Bulaç’ın yazdığı ve kimsenin de yalanlamadığı ‘yeni bir darbe modeliyle’ geldi, benzeri bir darbeyle de gidecek. Ancak bunun önünde şimdilik iki engel var. Birincisi AB, Avrupa’ya akın edecek milyonlarca mülteciyi tutması-durdurması açısından Türkiye’de istikrarın bozulmasını istemiyor. İkincisi Suriye’deki savaşta Rusya ve NATO planları çatışıyor ve Türkiye NATO’nun sınır ülkesi. O sebeple ABD, Türkiye’de kontrolün kaybedileceği, kaosun ortaya çıkacağı bir senaryodan kaçınıyor. Uluslararası güçlere 7 Haziran ve 1 Kasım gösterdi, Erdoğan’ın hala güçlü bir alternatifi yok. Ama bu, Erdoğan’a alternatif arayışlarının hızlandığı gerçekliğini değiştirmiyor. 'Çok alametler belirdi', yakındır.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

    19 Aralık 2025

    19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

    19 Aralık 2025

    Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

    16 Aralık 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Siyasi Haber

    Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

    Mehmet Murat Yıldırım

    19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

    Muhsin Dalfidan

    Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

    Necla Akgökçe

    Asgari ücret artışı en çok kime yarar?

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Şebnem Oğuz

    Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

    Siyasi Haber

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    Kemal Vuraldoğan

    İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

    Ümit Akçay

    Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Şık Makas işçileri için “Dayanışma Eylem Haftası”: Birçok kentte mağaza önlerinde buluşma çağrısı

    20 Aralık 2025

    Birleşik Kamu-İş’in TBMM önündeki bütçe açıklamasına polis engeli

    20 Aralık 2025

    Birleşik Kamu-İş’ten bütçe tepkisi: “Asgari ücret masasında işçi yok, bütçe emekçiyi yok sayıyor”

    19 Aralık 2025
    KADIN

    Leyla Zana’ya tribünlerden cinsiyetçi saldırı: DEM Parti’den sert tepki

    19 Aralık 2025

    Kadınlardan 2026 bütçesine tepki: “Bu bütçe yaşamı değil savaşı finanse ediyor”

    19 Aralık 2025

    İsviçre Parlamentosu’nun “kadın düşmanı” kararına karşı kadınlar parlamentoyu kuşattı

    10 Aralık 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.