Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Filozof Santiago Zabala: “Öcalan’ın çağrısı boşa gitmemeli”

    17 Ağustos 2025

    CHP başkandan Çerçioğlu’na sert tepki: “Minareyi çalan kılıfını hazırlar”

    17 Ağustos 2025

    Vietnam’dan Küba halkına destek kampanyası

    17 Ağustos 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

      17 Ağustos 2025

      Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

      16 Ağustos 2025

      Yangını büyütelim!

      15 Ağustos 2025

      Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

      15 Ağustos 2025

      Kürt sorunu, Lozan’ın mirası ve TKP’nin şovenizmi

      14 Ağustos 2025
    • Seçtiklerimiz

      Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

      15 Ağustos 2025

      ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

      14 Ağustos 2025

      6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

      12 Ağustos 2025

      İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

      11 Ağustos 2025

      Başka bir yol yok mu?

      11 Ağustos 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      İsrail’in ‘iç’ mücadelesi gerçekten çıkmazda mı?

      21 Temmuz 2025

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Irkçılık Sonrası Güney Afrika – Tolga Tören

    Irkçılık Sonrası Güney Afrika – Tolga Tören

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Nelson Mandela’nın hayatını kaybetmesi, Türkiye ve dünya basınında, anlaşılır bir şekilde, geniş yankı buldu. Anlaşılır; çünkü bahsi geçen, kökleri Hollanda kolonilerinin kurulduğu 1652’ye kadar uzanan kurumsal ırk ayrımcılığını yenilgiye uğratan hareketin efsanevi lideri. Bu durum, bizi yürütülen mücadelenin sonuçları açısından bir değerlendirme yapmak sorumluluğu ile de yüz yüze bırakıyor. Bunun iki nedeni var: İlki, Güney Afrika’da ırkçılık sonrasında olup bitene ilişkin, yaratılan “mit” dışında, bilgi eksikliği ise, diğeri, Siyaset’in önceki sayılarında vurguladığımız üzere, “ulusal soruna neoliberal çözüm” olarak tanımlanabilecek olan Güney Afrika modelinin, liberal çevreler tarafından Türkiye’deki ulusal sorun(lar)a uyarlanma eğilimi. Bu ikinci neden, ırkçılık sonrası Güney Afrika’ya ilişkin soğukkanlı değerlendirmeleri sosyalistler açısından elzem kılıyor.

    Beyazlarla bir arada mücadele
    Mandela’nın, 27 yıl Roben Adası tutsaklığı hariç, efsaneleşmesine yol açan önemli olgulardan birisi, ırkçılıkla mücadeleyi milliyetçilikten uzak bir temelde yürütmesi. Bu ısrarın en somut hali, milliyetçi siyahlarla arasına mesafe koymasına ek olarak “her beyaza bir kurşun” sloganı atanlara verdiği yanıt: “Biz sadece siyahların değil bütün halkların özgürlüğü için mücadele ediyoruz”.  Bu yaklaşım, başta Buthelezi liderliğindeki Zulu milliyetçisi Inkhata Özgürlük Partisi olmak üzere, mücadeleyi, beyazlarla birlikte yürütmeye karşı çıkan milliyetçi siyah çevrelerle 1990–1994 yılları arasında 15 bin insanın hayatını kaybettiği çatışmalara yol açtıysa da, çözüm sürecinde ülkedeki beyaz nüfusun can güvenliğinin en önemli zeminiydi.

    “Kamulaştırma” politikamızdır
    Güney Afrika’nın 1980’leri, hem bir “devrimci durum”, hem de ırkçı rejim ile karşıt güçlerin birbiri üzerinde egemenlik kuramadığı bir “istikrarsız denge” dönemidir. Servetini ırk ayrımcısı politikalarla biriktirmiş olmakla birlikte, artık sermaye birikimi için işlevselliğini kaybetmiş olması nedeniyle ırkçılığa karşı tutum alan Güney Afrika sermayesinin bu dönemde giriştiği işlerden ilki “sorumlu” yani antikomünist “siyah liderleri” desteklemektir. Ancak, Afrika Ulusal Kongresi’nin (ANC) liderliğini yaptığı Kongre İttifakı’nın gecekondu bölgelerinde gerçekleştirdiği her eylemde Mandela’nın adının haykırılmasının da gösterdiği üzere siyah halk liderini seçmiştir. Bu durum 1980’lerin ortasında sermaye çevrelerinin yönünü Mandela’ya çevirmek zorunda kalmasında önemli rol oynar. İki şartla:  Güney Afrika Komünist Partisi (GAKP) ile ilişkilerin kesilmesi ve “kamulaştırma” talebinden vazgeçilmesi. 1990 yılında Roben Adası’ndan salıverildiğinde Mandela’nın bu taleplere yanıtı nettir: “Madenlerin … kamulaştırılması ANC’nin politikasıdır…., tartışılmaz”.

    Sermayeye yeşil ışık
    Sovyetlerin dağıldığı, sermayenin ANC üzerinde ideolojik basınç yarattığı, siyah sermayedarların iyice görünür olduğu ilerleyen yıllarda ise çok şey değişir. Mandela açısından da… Örneğin bu dönemlerde katıldığı bir toplantıda “yabancı sermayenin cazip bulacağı gerekli iklimi yaratmaya kararlıyız” sözlerini sarf eder. 1990’lar boyunca gerçekleştirdiği uluslararası seyahatlerin çoğunda, Güney Afrika’ya yatırım taahhüdü alır. Örneğin ABD’ye yaptığı bir gezide Rockefeller Vakfı başkanının, Güney Afrika’da, Marshall Planı’nın Avrupa’da oynadığı rolü oynayacak bir kalkınma bankası kurma fikrine yeşil ışık yakar. 1994’te, gene ABD’de katıldığı bir toplantıda “bizim ekonomik politikalarımızda kamulaştırma gibi şeylere dair tek bir referans yok…. Bizi Marksist ideoloji ile bağlayacak tek bir slogan yok… ” sözlerini sarf eder.

    Yeni anlaşma: Ekonomide beyazlar, siyasette siyahlar
    COSATU (Güney Afrika Sendikalar Kongresi) tarafından hazırlanan ve gelir dağılımını merkeze alan Yeniden İnşa ve Kalkınma Programı’nı seçim beyannamesi yaparak girdiği 1994 seçimlerinden yüzde 62,65 oyla iktidar olarak çıkan ANC’nin uygulamalarından ilki programın birçok öğesini, sermaye çevrelerinin talepleri doğrultusunda değiştirmek olur. Bu durum Kongre İttifakı arasında önemli bir kırılma yaratır. COSATU’nun programın uygulanması için gerçekleştirdiği eylemlere en sert tepki veren isimlerden birisi, Mandela’dır. Hükümetin acil sorunları çözmek için kısıtlı kaynaklara ihtiyacı olduğunu vurgulayan Mandela, Kongre İttifakı’nın ANC dışındaki bileşenlerinin sürdürdüğü kitlesel eylemleri tehdit olarak tanımlar.  Bir sonraki adım ise, sermaye çevrelerinin basıncı ile 1996’da uygulamaya konan, ülkedeki kamu kuruluşlarının neredeyse tümünün özeleştirilmesine ve işsizlik oranlarının patlamasına hizmet eden Büyüme, İstihdam ve Gelir Dağılımı (GEAR) programının hayata geçirilmesidir. COSATU ve GAKP’nin “1996 Sınıf Projesi” olarak tanımladığı bu program, siyah bir orta sınıf yaratma söylemine yaslansa da, ülkedeki beyaz sermayeye eklemlenmiş siyah bir sermayedar sınıf yaratmaya hizmet eden Siyah Ekonomik Güçlendirme Programı ile birlikte uygulanır. Sonuç, Güney Afrika literatüründe yaygın kullanılan bir tanımlamayla, “ekonomiyi beyazların, siyaseti siyahların” yönettiği “yeni” Güney Afrika’dır.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

    17 Ağustos 2025

    Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

    16 Ağustos 2025

    Yangını büyütelim!

    15 Ağustos 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Furkan Ege

    Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

    Özlem Tolu

    Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

    Tuncay Yılmaz

    Yangını büyütelim!

    Siyasi Haber

    Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Sevda Çetinkaya

    Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

    Ertuğrul Kürkçü

    ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

    Aziz Çelik

    6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

    Akdoğan Özkan

    İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Kuşadası Belediyesi’nde emek hırsızlığı ve mobbing iddiaları: Gazeteci Güzelcan görevinden istifa etti

    16 Ağustos 2025

    Türkiye’de genç işçilerin direnişi

    15 Ağustos 2025

    TEKSİF, Digel Tekstil’deki taciz ve ayrımcılığı belgelerle ifşa etti

    15 Ağustos 2025
    KADIN

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.