Independent gazetesinin diploması muhabiri Kim Sengupta, ABD’nin de Irak’ın da Musul’da gerçekleşecek operasyonda Türkiye’nin rol oynamasını istemediğini yazdı. Sengupta, “Erdoğan Musul’da sadece Sünniler’in yaşamasını istiyor ancak bu talep kabul görmeyecek” ifadelerini kullandı.
Independent gazetesinin diploması muhabiri Kim Sengupta, ABD’nin de Irak’ın da Musul’da gerçekleşecek operasyonda Türkiye’nin rol oynamasını istemediğini yazdı. Sengupta, “Erdoğan Musul’da sadece Sünniler’in yaşamasını istiyor ancak bu talep kabul görmeyecek” ifadelerini kullandı.
BBC Türkçe’nin aktardığına göre Sengupta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Rus uçağının vurulması nedeniyle özür dilemesiyle Ankara ile Moskova arasında buzların çözüldüğünü hatırlatarak, “Türkiye’nin öfkeli Putin’in uyguladığı ekonomik ambargolardan zarar gördüğünü itiraf etmesi…” yorumunu yaptı.
Sengupta yazısına şöyle devam etti: “Türkiye işte böyle bir ortamda Suriye’ye zırhlılarını, hava gücünü ve askerlerini yolladı. Erdoğan’ın açıkladığı amaç IŞİD ve YPG güçlerini Türkiye’nin sınırlarından uzaklaştırmaktı. Amerikalılar Kürtleri IŞİD’e karşı en etkili müttefikler olarak görüyor ama Türk ordusu Washington’ın Kürtlerin hedef alınmaması uyarılarına kulak asmadı. Erdoğan, Kürtlerin almak istediği stratejik bir yer olan Cerablus’u Türk güçleri aldığında vakit geçirmeden Putin’i aradı. Amerikan ve Irak güçleri dokuz gün içinde Musul’u IŞİD’den alma operasyonunun ilk aşamasına başlamaya hazırlanıyor. Erdoğan Türk güçlerinin de ‘Musul’u kurtarma operasyonunda bir rol oynayacağını’ söyledi ve ‘Kimse bunu yapmamızı önleyemez’ dedi. Ama ne Irak ne de ABD Musul’a Türk katılımını istemiyor.”
Deneyimli muhabir, bu noktada Putin’in, Erdoğan’a yardımcı olabilmesinin de pek mümkün olmadığını savundu: “Türk lider Musul IŞİD’den kurtulunca, sadece Sünnilerin yaşamasına izin verilmesi gerektiğini söyledi. Bu talep, Irak’ın Şiilerin hâkimiyetindeki hükümeti tarafından reddedildi ve Rusya, bazıları İran tarafından yönetilen Şii grupların ortadan kaybolmasını istemeyecek. Beşar Esad ve Kremlin’in değerli müttefiki olan Tahran bu çalkantılı ve şiddet dolu bölgedeki güç mücadelesinde hala bir oyuncu.”