Diyarbakır’da Cumartesi Annelerinin adalet arayışları 398. haftada devam etti. Her hafta Koşuyolu Parkı’nda düzenlenen eylem OHAL ile birlikte valiliğin eylem yasağından dolayı Diyarbakır İHD binasında gerçekleşti.
Diyarbakır'da Cumartesi Annelerinin adalet arayışları 398. haftada devam etti. Her hafta Koşuyolu Parkı’nda düzenlenen eylem OHAL ile birlikte valiliğin eylem yasağından dolayı Diyarbakır İHD binasında gerçekleşti.
Bu hafta Cumartesi Anneleri’nin eylemine aralarında Banu Güven, Ayşe Yıldırım, Mehveş Evin, Ceren Sözeri, Fatih Polat, Celal Başlangıç, Fehim Işık, Disk Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren'in de olduğu gazeteci ve yazarların yanı sıra HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir ve Barış Anneleri de destek verdi.
Cumartesi Annelerinin oturma eyleminde konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, “İstanbul’da 600. haftayı geride bırakan onurlu mücadeleyi yürüten herkese desteklerimizi sunuyoruz” dedi.
Bilici, “Kürdistan’da hiçbir yasak ve baskıya boyun eğmeden bu onurlu mücadeleyi 398 haftadır sürdürüyoruz. Bizi kapalı kapılar ardına hapsetseler de, özel kararlarla adalet arayışımızı engelleseler de faili belli olan bütün bu cinayetlerin aydınlatılması için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Daha sonra eylemde söz alan barış annesi Havva Kıran, “Bugün anneler çocuklarının bir mezarının olmasını istiyor” derken 12 Eylül’de hayatını kaybeden Cemal Arat’ın annesi Sakine Arat ise Türkiye’nin tüm gücünü yıllardır süren savaşta kaybettiğini ifade etti. Arat, “Türk- Kürt kardeşiz çünkü torunlarımız iç içedir. Bizler birbirimizden ayrılamayacağımıza göre devlet ne yapmak istiyor? Öldüğüm güne kadar adaleti arayacağım. Çünkü ben evlat kaybettim. Bizlerin de adalet istemeye hakkı var. Bu kadar insan öldü elinize ne geçti?” dedi.
HDP Diyarbakır milletvekili Ziya Pir de Türkiye’de insanları kaybetmenin insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamına girmediğini belirterek, “Kürtler bu ülkede iki şey olamıyor. İlki Kürtlerin Türkiye’de kendi öz benliğiyle Kürt olamaması, ikincisi ise ortak kurduğu bu ülkeye ortak olamayışıdır. Önemli olan insana insan olduğu için değer verilmesidir” dedi.
Açıklamada konuşan Disk Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ise hem gazeteci kimliğini hem de kayıp yakını kimliğini taşıdığını belirterek, “Adalet arayışına destek vermek için sizlerle birlikteyim”dedi.
Her hafta olduğu gibi bir kayıp hikâyesinin paylaşıldığı eylem de bu hafta 23-24 Eylül 1994’te Dersime bağlı Gökçek köyü Mirik mezrasında yaşayan Hatun Işık, Yeter Işık, Elif Işık, Düzali Serin, Gülizar Serin ve üç yaşındaki Dilek Serin’in gözaltına alındıktan sonra kendilerinden bir daha haber alınamadığı anlatıldı.