Çevirmen yazar Tektaş Ağaoğlu 84 yaşında hayatını kaybetti. Ağaoğlu, Ağaoğlu, 1973 yılında Marks ve Engels’ten seçerek derlediği Politika ve Felsefe adlı yapıtı 142. maddeye aykırı görülerek tutuklandı.
Yazar ve çevirmen Tektaş Ağaoğlu, İstanbul Şişli’deki Amerikan Hastanesi’nde bu sabah hayatını kaybetti.
Ağaoğlu, 1973 yılında Marx ve Engels’ten seçerek derlediği Politika ve Felsefe adlı yapıt 142. maddeye aykırı görülerek tutuklandı. 7,5 yıla hüküm giydi, beş ay tutuklu kaldı. Dava temyiz aşamasındayken af yasasıyla düştü. 1975’te Gerçek gazetesi sorumlu müdürüyken 12 Mart dönemi Sıkıyönetim Mahkemesi kararlarına ilişkin bir yazı nedeniyle bir yıla hüküm giydi.
Çevirileri yüzünden tutuklandı
Tektaş Ağaoğlu, 1934 yılında İstanbul’da doğdu. Ortaöğrenimini Ankara Atatürk Lisesi’nde, yükseköğrenimini İngiltere’de Oxford Üniversitesi Hukuk Fakültesinde tamamladı. Yazın dünyasına Ölümden Hayata adlı öykü kitabı ile girdi. Ağaoğlu, çalışmalarını çeviri alanında yoğunlaştırdı. Dostoyevski, Şolohov, Remarque’nin yapıtlarını çevirdi. Marks ve Engels’ten seçerek derlediği Politika ve Felsefe adlı yapıtı 142. maddeye aykırı görülerek tutuklandı. 7,5 yıla hüküm giydi, beş ay tutuklu kaldı.
Dava temyiz aşamasındayken af yasasıyla düştü. 1975’te Gerçek gazetesi sorumlu müdürüyken 12 Mart dönemi Sıkıyönetim Mahkemesi kararlarına ilişkin bir yazı nedeniyle bir yıla hüküm giydi. Ant, Cumhuriyet, Yeni Ortam dergi ve gazetelerinde sosyalist öğretinin genel ve güncel sorunlarını inceleyen yazılar yayımladı. İlke, Kitle, Birlik, Gerçek gazete ve dergilerinde yazdı.
Babası bakandı ama bütün nimetleri reddetti
Tektaş Ağaoğlu'nun ölümü üzerine Sendika Uzmanı-Yazar Zafer Aydın bir mesaj paylaştı. Aydın üzüntüsünü şu ifadelerle dile getirdi.
"Tektaş abimizi(Ağaoğlu) kaybettik.
Demokrat Parti hükümetlerinde bakanlık yapmış bir babanın oğlu olarak önüne sunulan bütün nimetleri elinin tersiyle itti, sosyalist mücadeleyi seçti. Paraya, piyasaya, güce, iktidara prim vermeden son nefesine kadar, fikir ve idealerinin peşinden yürüdü. Arkasında, telif ve çeviri eserlerden oluşan değerli bir külliyat, sevgiyle, saygıyla hatırlanacak onlarca anı ve alkışlanacak bir mücadele bıraktı.
Anısına ve mücadelesine alkışlar…"