Van’ın Çatak ilçesinde helikopterden atıldıkları iddia edilen ve kalabalık bir asker grubu tarafından linç edilerek dövülen iki köylüden Osman Şiban Mersin’deki evi basılarak gözaltına alındı. Diğer köylü Servet Turgut tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti.
Van Çatak’ta 11 Eylül 2020’de operasyona çıkan askerler tarafından gözaltına alınan ve helikopterle getirildikleri Van İl Jandarma Alay Komutanlığı’nda helikopterden itilerek beton zemine düşen, kalabalık bir asker grubu tarafından linç edilerek dövülen iki köylüden biri olan Osman Şiban, Mersin’de evine yapılan baskın sonucu gözaltına alındı. Şiban sağlık durumunun ifade vermeye elverişli olmadığı yönündeki sağlık raporunun ardından serbest bırakıldı.
Osman Şiban, yaşananlar sonrası ağır yarılanmış ve hafızasını kaybetmişti. Ağır yaralan diğer köylü 57 yaşındaki Servet Turgut ise tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında bu sabah polis Mersin'in Akdeniz ilçesine bağlı Güneş Mahallesi'nde ikamet eden Osman Şiban’ın evine baskın düzenledi. Baskın sonrası Şiban gözaltına alınarak, sağlık kontrolünden geçirilmek üzere ambulansla Toros Devlet Hastanesi'ne götürüldü.
Şiban sağlık durumunun ifade vermeye elverişli olmadığı yönündeki sağlık raporunun ardından serbest bırakıldı.
İstanbul Milletvekili Ahmet Şık inceleme raporu hazırlamıştı
Bağımsız İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Osman Şiban’ın ağır yaralanması ve Servet Turgut’un ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili inceleme raporu hazırlamış ve raporu TBMM’de düzenlediği basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaşmıştı. Ahmet Şık, raporunu, Servet Turgut ve Osman Şiban'a "helikopterden atılarak işkence yapıldığı" iddiaları üzerine hazırlamıştı.
Raporu, köylülerin gözaltına alındığı mezra, Van il merkezi ile Mersin'de yaptığı keşif, görgü tanığı ifadeleri ve avukatlarla görüşmeleri sonucu hazırladığını belirten Şık, şu görüşleri dile getirmişti.
"Yaptığımız tespitlere göre olaydan yaralı kurtulan Osman Şiban ve hayatını kaybeden Servet Turgut sanılanın aksine helikopterden atılma sonucu değil, götürüldükleri Van İl Jandarma Komutanlığı'nda çok kalabalık bir asker grubu tarafından linç edilmiştir. Bu toplu linç sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle olayın failleri olan askerlerden bazıları iki yurttaşımızı il jandarma komutanlığı yanındaki iki ayrı hastaneye götürmüşler ve 'Helikopterden atladılar' yalanı üzerinden bir dedikodunun yayılmasını sağlamışlardır. Hastanede görevli personele yaralı halde götürdükleri kişilerle ilgili şöyle söylemişlerdir; 'Bunlar terörist, çatışmaya girdik, helikopterden atlayarak kaçmaya çalıştılar.' Bu bilgi hastane personeli üzerinden ailelere, ailelerden de siyasetçilere, avukatlara, medyaya kadar ulaşmış ve iki yurttaşımızın helikopterden atılma işkencesi sonucu ağır yaralandığı bilgisi dolaşıma girmiştir.
Aslında helikopterden atılma iddiası da bir yalan değil, biçim değiştirmiş bir gerçeği ifade ediyor. Çünkü Osman Şiban'la görüştük Mersin'de. Kendisinin anlattığına göre Van İl Jandarma Komutanlığı'na kendilerini getiren helikopterin iniş yapmasından sonra arkalarından itilerek ve tartaklanarak beton zemine düşmelerine neden olmuşlardır ve kendisi bu olayı atıldık diye ifade etmektedir. Bu toplu lincin faillerin kimliği ortaya çıkana kadar, Van İl Jandarma Komutanlığı'nda 11 Eylül 2020 günü görev yapan tüm askerler orada bulunan herkes bu olayın aslı failidir cinayetin şüphelisidir."