Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Libya Genelkurmay Başkanı El Haddad’ı taşıyan uçak Ankara yakınlarında düştü

    23 Aralık 2025

    Hafıza ve pozitif barış; Barış Anneleri

    23 Aralık 2025

    Asgari ücret 28 bin 75 Lira: Emekçinin yoksulluğu resmileşti

    23 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Hafıza ve pozitif barış; Barış Anneleri

      23 Aralık 2025

      Bir kuşağın cebine kurulan tuzak: Uyuşturucu kullanımı ve sanal kumarın kesişiminde gençlik, yoksulluk ve sosyal politikalar

      20 Aralık 2025

      Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

      19 Aralık 2025

      19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

      19 Aralık 2025

      Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

      16 Aralık 2025
    • Seçtiklerimiz

      Manisa’da işçiyi savuran o şiddetli fırtına!

      23 Aralık 2025

      İklim krizi gökte mi, yerde mi?

      22 Aralık 2025

      Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

      19 Aralık 2025

      Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

      17 Aralık 2025

      İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

      15 Aralık 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

      15 Aralık 2025

      Onur Hamzaoğlu: “Sağlık Bakanlığı’nın bütçedeki payı yüzde 15’in altında olmamalı”

      13 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » ‘Vakalar 20-27 Nisan’a kadar tepe noktasına ulaşacak’

    ‘Vakalar 20-27 Nisan’a kadar tepe noktasına ulaşacak’

    Siyasi Haber10 Nisan 2020
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, koronavirüs salgınıyla mücadelenin halk sağlığı bakış açısından uzak yönetildiğini söyledi, “Salgın yönetimi hastanede değil, sahada kazanılır” dedi. Pala, 20- 27 Nisan tarihleri arasında vaka sayısının tepe noktasına ulaşabileceğini söyledi.

     


    Gazete Duvar'dan Müzeyyen Yüce'nin haberine göre: Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bu yana alınan birçok tedbire karşın koronavirüs salgını ülkenin 81 iline yayıldı. Salgın nedeniyle hastalığa yakalananların ve hayatını kaybedenlerin sayısı ise her geçen gün artıyor. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala’ya göre Türkiye, olguların tespit edilmesi, virüsün bulaşma hızının önüne geçilmesi ve kontrol önlemlerinin yeterliliği hususunda salgını yönetmekte geç kaldı.


     


    'Mücadele hastaneler aracılığıyla yürütüldü'


    Çin’de aralık ayında ortaya çıkan koronavirüsünTürkiye’ye geleceğinin belli olduğuna dikkat çeken Pala, salgın yönetiminin halk sağlığı bakış açısından uzak yapıldığını işaret ederek şöyle konuştu:


    “Çin’de ortaya çıkan korona virüsünün Türkiye’ye geleceği belliydi. Sağlık Bakanlığı doğru bir adımla ocak ayında Bilim Kurulu oluşturdu. Ancak bu kadar hızlı yayılma potansiyeli olan bir hastalığın doğrulanması için ihtiyaç duyulan laboratuvar sayısı yetersizdi. Laboratuvar eksikliği zamana yayılarak giderilmeye çalışıldı. Şu an laboratuvar sayısında artış olsa da hastalığın dünyaya yayılmasının üzerinden 3 ay geçmesine rağmen hala test konusunda günlük 30 binlere çıkabilmiş değiliz. Olguların saptanmasında laboratuvar eksikliği bir yavaşlamaya yol açtı. Tıp fakülteleri de bu sürecin dışında bırakıldı. Türkiye’de sağlık algısının yalnızca tedavi edebilmek ve hastane olarak karşımıza çıkması, salgınla mücadelenin hastaneler aracılığıyla yürütülmesi gibi bir yaklaşımı ön plana çıkardı. Bin yataklı yeni hastaneler açılması salgınla mücadele açısından yalnızca hastalananların tedavisinde katkı sağlayabilir.”


     


    'Bölge tabanlı sistemden vazgeçilmesi sorun oluşturdu' 


    Prof. Dr. Pala, Türkiye’de salgın yönetimindeki problemlerin sağlık sistemi ile yakından ilişkili olduğunun altını çizdi: “AKP tarafından 1960’lı yıllarda yasalaşmış olan Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Kanunu’nun ortadan kaldırıldı, yerine Neoliberal bir sağlık reformu yaklaşımı olarak sağlıkta dönüşüm programı getirildi. Böylece eskiden sağlık ocakları adıyla bilinen birinci basamak sağlık kuruluşları ortadan kaldırılmış, yerine coğrafi temelli olmayan liste temelli olan bir aile hekimliği modeli getirilmiştir. Şu an da bir ailenin kendi üyeleri bile farklı aile hekimlerinde kendilerine yer bulabiliyorlar. Bunun salgın yönetimi açısından sorunu, ailede birisinde bir problem çıktığında, o problemin kimleri etkileyebileceğine dair coğrafi bir kestirimde bulunmak olanaklı değil. Bu yüzden bölge tabanlı bir sistemden vazgeçilmesinin salgın yönetiminde sorun yaşatabileceğini yıllardır söylüyoruz.”


     


    'Yeterli saha çalışması ile virüs tespit edilemedi' 


    Korona virüsü ile mücadele sürecini halk sağlığı bakış açısıyla yöneten ülkelere işaret eden Pala, “Bulaşıcı hastalık salgın yönetimi hastanede değil, sahada kazanılır” dedi. Pala şöyle devam etti: “Süreci halk sağlığı bakış açısıyla yöneten ülkelerde (Almanya, Güney Kore ve Singapur) hastalığın belli bir noktaya geldikten sonra ne kadar yayıldığı tespit edilip ona göre önlem almakla ilgili çabalar yürütülüyor. Bunun içinde olabildiğinde çok test yapılması gerek. Türkiye’de vakaya ilişkin yayınlanan haritalara nüfus bazlı baktığımızda bazı bölgelerde ciddi birikmeler olduğunu görüyoruz. Sakarya, Rize gibi illerde neden bu şekilde birikme olduğunu bilmek için kanıt değeri olan çalışmalar yapmak gerekir. Saha çalışmaları ile hastalığın ne ölçüde yaygınlaştığını görmemiz mümkün olmadı. Oysa her yüz Covid- 19 hastasından 30’u herhangi bir bulgu göstermeksizin yaşayıp gidiyor. Hastalığı geçirdiği zaman kendisi farkında değil ama hastalığı bulaştırıyor.”


     


    'Aktif bir sürveyansa sistemini kurabilmiş değil' 


    Prof. Dr. Kayıhan Pala, koronavirüs salgınının yayılmasının engellenebilmesi için iyi çalışan aktif sürveyans (belirli bir amaca yönelik olarak veri toplanması, toplanan verilerin bir araya getirilerek yorumlanması ve sonuçların ilgililere bildirilmesi) sistemi ve çok sayıda iyi yetişmiş filyasyon ekiplerine ihtiyaç olduğuna vurgu yaparak şöyle devam etti:


    “Sağlık Bakanlığı tarafından mart ayı sonunda farklı illerde filyasyon ekipleri oluşturulmaya başlandı. Ama bu çok geç kalmış bir uygulamadır. Ekiplerin çok daha öncesinde hazır olması gerekirdi. Bilim Kurulu’nda sürecin başında halk sağlığı uzmanları olmalıydı. Kurulan il Pandemi Kurullarına halk sağlığı uzmanları dahil edilmeli. Nitekim umreden gelenlerin de içinde olduğu çok sayıda kişi Türkiye’nin herhangi bir yerine uzun zaman gidebildi. Bu da hastalığın yayılması açısından önemli bir problem oluşturdu. Aktif sürveyans sistemi ile kişi hastaneye başvurmasa bile hasta kişinin saptanmasına dönük yaklaşımlar oluşturulmalıydı. Filyasyon dediğimiz uygulama ile de hastalığın ilk kaynağını ve toplumdaki yeni hastaları bulmak üzere insanları taramak, bağlantılarını bulmak ve onları sağlıklı vatandaşlardan ayırt etmek gerekirdi. Ama Türkiye, bizim gözlemlediğimiz kadarıyla aktif bir sürveyansa sistemini kurabilmiş değil. Dolayısıyla salgının baskılanması ile ilgili zamanı geçmiş durumdayız. Bu saatten sonra bu salgın baskılanamaz. Ancak etkisini azaltacak önlemler alınabilir.”


     


    'Önümüzdeki iki hafta zorlu geçecek'


    Önümüzdeki günlerdeki tabloyu değerlendirmek için olgu sayısına değil, ölüm oranlarına bakılmasının daha gerçekçi olacağını ifade eden Pala şunları söyledi:


    “Türkiye’deki ölüm hızı bir artış gösterme eğilimi içerisinde. Bu hastalık nedeniyle ölenlerin özellikle 60 yaşın üstünde birikmesi yüzünden ülkedeki ölümlerin İtalya, İspanya gibi ülkeler ile kıyaslandığında biraz daha düşük olma potansiyeli var. Çünkü bizim nüfusumuzun 65 yaş üstü oranı yüzde 9’ların altındayken, örneğin İtalya’da bu oran yüzde 22’nin üzerinde. Dolayısıyla görece daha genç bir nüfusumuz var ve bu da daha az etkilenmemiz anlamına gelebilir. Ancak Sağlık Bakanlığı’nın sınırlı sayıda açıkladığı rakama göre oranlara baktığımızda 60 yaşın altında olanların ölüm oranı bütün ölümler içerisinde yüzde 20’ler civarında. Oysa başka ülkelere baktığımızda bunun daha düşük olduğunu görüyoruz. Yani ülkemizde genç ölümlerinin görece biraz daha fazla olma potansiyeline geliyoruz. Bizim öngörülerimiz virüsün nisan ayının 20- 27 tarihleri arasında tepe noktasına ulaşması. Haziran ayının başına doğru da olgu sayısının epey düşüşe geçmesini beliyoruz. Ancak Imperial College London tarafından 7 Nisan’da yayınlanan önümüzdeki hafta tahmininde, Türkiye’nin hastalığın hızlı yayılım gösterebileceği 26 ülkeden biri olacağı ve bin ila 5 bin ölüm beklentisi olduğu yazıldı. Bu da önümüzdeki iki haftanın daha zorlu geçebileceğine ilişkin işaretler veriyor.”


    'Türkiye'de vaka sayısı en az 600 bin'TRT Haber ekranlarında korona virüsü salgını ile ilgili açıklamalarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Özen, "Türkiye'nin vaka sayısı 600 ila 900 bin. Bu kadar vakamız var bizim aslında" dedi. Sağlık Bakanlığı, dün vaka sayısını 27 bin 69 olarak açıklamıştı.


     

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    James Webb keşfetti: Uzayı “yararak ilerleyen” kontrolden çıkmış kara delik

    20 Aralık 2025

    “Yapay Zeka Balonu” patlayabilir mi?

    20 Kasım 2025

    ChatGPT’nin Sahte Vaatleri – Chomsky, Roberts & Watumull

    6 Mart 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Ercan Jan Aktaş

    Hafıza ve pozitif barış; Barış Anneleri

    Yıldırım Kaya

    Bir kuşağın cebine kurulan tuzak: Uyuşturucu kullanımı ve sanal kumarın kesişiminde gençlik, yoksulluk ve sosyal politikalar

    Siyasi Haber

    Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

    Mehmet Murat Yıldırım

    19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Siyasi Haber

    Manisa’da işçiyi savuran o şiddetli fırtına!

    Mehmet Horuş

    İklim krizi gökte mi, yerde mi?

    Şebnem Oğuz

    Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

    Siyasi Haber

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    DİSK’in ‘Adalet’ yürüyüşü devam ediyor

    23 Aralık 2025

    Manisa’da işçiyi savuran o şiddetli fırtına!

    23 Aralık 2025

    DİSK’in adalet yürüyüşünün ilk durağı Gebze: “Sefalet dayatmasına karşı hep birlikte direneceğiz”

    22 Aralık 2025
    KADIN

    Manisa’da işçiyi savuran o şiddetli fırtına!

    23 Aralık 2025

    Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu’ndan Dilovası katliamı için adalet çağrısı

    21 Aralık 2025

    İran’da çeyiz yasası değişti: Boşanan kadınların tek mali güvencesi zayıflatıldı

    20 Aralık 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.