Her gün duyduğumuz tecavüz, beraat, tutuksuz yargılanma, “rızası var’’, “tecavüzü yarım kalmış’’, gibi haberlere Kayseri’den bir yenisi daha eklendi: “Çizik, tecavüz kanıtı sayılamaz.’’
Kayseri’de bir gazetede çalışan kadın arkadaşımıza, işyerinden ayrıldıktan sonra parasını alabilmek için gittiği gazetede, patronu kapıyı kilitleyip tecavüz etti. Mahkeme sanığa 10 yıl 5 ay hapis cezası verdi. Yargıtay cezayı bozdu. Yerel mahkeme kararında direndi. Dosya Genel Kurul’a geldi. Kurul, “Çiziklerin ilişkinin zorla olduğunun kanıtı sayılmayacağına” karar verdi. Sanığın beraat etmesi gerektiği bildirildi. Çiziklerin, gencin sırtını kaşırken olabileceği belirtildi. Ben bunları yazarken başka tecavüz davalarından, başka iğrenç şeyler de duyuldu: ‘’Tecavüz olsaydı bağırırdı.’’
Saldırganlar “tanıdık” erkekler
25 Kasım’ın ardından Bianet’in haberine göre; son bir yılda erkekler 189 kadın öldürdü; 179’una tecavüz etti. Boşanmak istediği için en az 25 kadın öldürüldü, 19 kadın yaralandı. Tecavüz vakalarının yüzde 50’si 18 yaş altında ve bunlardan yüzde 10’u erkek çocuk. Daha çok 7–9 yaş arası çocuklar cinsel şiddete uğruyor. 5–10 yaş arası çocukların yüzde 55’i ensest mağduru. Ve saldırganların yüzde 75’i tanıdık erkekler. Evlilikte tecavüz ‘’normal’’ kabul edildiğinden, kadınlar yaşadıklarını açıklamaktan çekindiklerinden, utandıklarından ve korktuklarından; gerçek rakamların yukarıda verilenlerden daha fazla olduğunu biliyoruz. Ataerkil sistem tarafından sistematik olarak yaratılan bir mağduriyet olduğu ortada.
2013 yılında 12 kadın gözaltında cinsel taciz ve tecavüze uğradığı için hukuki desteğe başvurdu. 1997’den beri 389 kadın gözaltında cinsel taciz ve tecavüze uğradığı için suç duyurusunda bulundu. Faillerin büyük çoğunluğunu polisler oluşturdu; bunu jandarma/asker, infaz koruma memurları, özel timler ve korucular takip etti. 137 kadın suç duyurusunda bulunduktan sonra tehdit, tekrar gözaltına alma ve işkenceye, karşı davalara ve yerinden edilmeye maruz kaldı. Üç kadın tecavüze uğradıktan sonra intihar etti, bir kadın işkence sonucu öldürüldü. 14 yaşındaki bir kız çocuğu tecavüze uğradıktan sonra akrabaları tarafından “namus temizleme” gerekçesiyle öldürüldü. 389 mağdurun yüzde 70’i Kürt, yüzde 28’i Türk, diğerleri farklı milliyetlerdendi. Kadınların gözaltına alınma nedenleri siyasi kimlikleri, ailelerinin erkek üyelerini konuşturmak ya da erkek üye hakkında bilgi almak, savaş kaynaklı ya da adli vakalar olarak sıralandı. Erkek devlet dövmekten hiç vazgeçmiyor, çünkü gözaltında taciz ve tecavüz devletlerin çok eskiden beri uyguladıkları bir devlet politikası aslında.
Biz biliyoruz ki, tarihin her döneminde erkekler penislerini şiddet aracı olarak kullanmışlardır. Heteroseksüel erkeklik hali, şiddet ve tecavüzün asli kaynağı ve üreticisidir. Heteroseksüel erkeklik halinin şerrinden payını alan da ne yazık ki sadece kadınlar değil, eşcinsel ve translar da vardır. Patriyarkanın normları nedeniyle eşcinseller ve translar da yaşamları boyunca sistematik bir sindirme yöntemi olarak taciz ve tecavüze maruz kalıyorlar. Trans erkeklerin zorla evlendirilip tecavüze uğraması, lezbiyenlerin ‘arayışta’, ‘erkek görmemiş’ olarak görülmesinden, onlara yapılan her türlü davranışın meşrulaştırılması gibi. Bu bakış açıları da yargıya aynen yansımaktadır. Bu ülkede LGBTİ bireyler ‘’Beni taciz etti, bana eşcinsel ilişki teklif etti’’ gerekçesiyle öldürüldüğünde katillere “Korkmayın, arkanızı kollayacak bir devletiniz var!” deniyor.
Ataerkil devletten inleyen nağmeler
Yaklaşık 8 yıl öncesine kadar Türk Ceza Kanunu’nda ‘’cinsel taciz’’ diye bir suç yoktu. Türk Ceza Kanunu’nda kadına yönelik şiddeti düzenleyen bölümün genel başlığı ise ‘’Genel Ahlak ve Aileye Karşı Cürümler.’’ Genel ahlakından mı tutayım, kadının yine aile olarak varolmasından mı tutayım? Ahlak dediğiniz nedir ki? Kadına yönelik her türlü şiddetin altında da bu yatmıyor mu? Günah saydığınız hazzın, meyveleri bunlar. Kadın; aile, bacı, ana haricinde salt ‘’kadın’’ olarak var olamıyor mu sizin kanunlarınızda? Bu kutsanmış ailenizden çıkmıyor mu en çok ensest, tecavüz, şiddet?
Genel ahlakınızı başınıza çalın! Vajina denmesinden utanan, tecavüz davalarının sonuçlarından utanmayanlar; caydırıcı olmayan, ödüllendirici sayılabilecek hükümlerinizle suç ortağısınız! 26 kişinin tecavüzünden dolayı, oturabilmek için 4 kez ameliyat olan kız çocuğunun öfkesi kavuracak sizi! 27. tecavüzcü! Evet, sen! Devlet! Üzgün olmaktansa öfkeli olmayı yeğliyoruz.
Kadınları tehdit etmek ve gözdağı vermek cinsel şiddettir. “Hayır” cevabını dinlememek cinsel şiddettir. Fiziksel güç kullanmak ve buna yönelik tehditte bulunmak cinsel şiddettir. Kadınlar, bu bizim bireysel dramımız değildir. Kadın cinayetleri ve tecavüzleri politiktir!
Beden bir iktidar alanıysa direnişin de alanıdır!