4. sayımız işçilerin birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs’a yaklaşırken çıkıyor. 1970’lerin başından bu yana uygulamaya konulan neoliberal saldırıların sınıf karşısındaki amansız tutumunun gölgesinde bu 1 Mayıs, ülkede ve dünyada birlik, dayanışma ve mücadeleyi her zamankinden fazla gerektiriyor demek pek yanlış olmayacaktır.
Taşeronlaştırma hız kesmeden devam ediyor. Kamu emekçilerinin de dahil edilmeye çalışıldığı güvencesiz, rekabete ve taşeronlaştırmaya dayalı iş yaşamının hukuksal zemini hazırlık aşamasında. İsmaco, Hey Tekstil, Koç Üniversitesi, Bosch direnişleri lokal anlamda yürütülürken bütünlüklü bir sınıf mücadelesi ise henüz inşa edilememiş durumda. Tam da böylesine uzlaşmaz çelişkilerin keskinleştiği bir dönemde ülkenin önemli sendikalarından biri olan DİSK, kongresini gerçekleştirdi. Kongre sonrası seçilen yeni yönetimin yaptığı açıklamalarda da ortak örgütlenmenin elzem olduğu dillendirildi.
Abdullah Öcalan’la yürütülen ‘barış görüşmeleri’nde bir ilerleme olup olmadığı henüz belirsizliğini koruyor. ‘Akil insanlar’ adı altında kamuoyuna deklare edilen isimlere bakıldığında biz sosyalistlerin beklentilerine yanıt verecek bir bileşenden söz etmek mümkün değil. Kadınların, Alevilerin, ezilen ve sömürülenlerin dahil edilmediği; aksine yıllırdır savaştan medet umarak var oluşlarına imkan yaratanların da adının geçtiği ‘akil insanlar’ kategorisi, Kürt Özgürlük Hareketi’nin farklı alanlarından yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, görüşmelerin ileri bir noktaya evrilmesine katkı sunacak cinste değil. Devlet tarafından gerek Öcalan’ın koşullarına dair, gerekse de Kandil’deki gerillanın siyasete katılımına dair herhangi bir girişimde bulunulmadı. Tam da bu süreçte Dicle Üniversitesi’nde başlayan İslamcı faşistlerin polis takviyesi ile yürüttüğü saldırılar Batı’daki üniversitelere de sıçradı. Polisin de destekçi olduğu aşikar olan saldırılar ile AKP hükümetinin pazarlık yapacak yeni ‘Kürt temsilciler’ yaratma amacı güttüğü düşünülebilir.
Göreve geldiği 2008’den bu yana Obama ilk kez İsrail’i ziyaret etti. ABD’nin Ortadoğu için öngördüğü stratejinin adımlarından biri olarak okunabilecek ziyaret esnasında Dış İşleri Bakanı Kerry de Türkiye’deydi. Eş zamanlı yürütülen ziyaretlerin Suriye politikaları ile ilişkili olduğu Amerikan Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi Üyesi Rob Wittman’ın, Cumhurbaşkanı Gül ile daha önceden yaptığı görüşmede belirttiği üzre İsrail-Türkiye ilişkilerinin yeniden canlandırılması gerekliliği ile paralellik göstermekte.
Kadın katliamları hız kesmeden devam ediyor. Ülkede gerçekleşen tecavüzlerin yüzde 62’si 18 yaş altındaki çocuklara yönelik. Gölcük’te 13 yaşındaki kız çocuğuna 29 kişinin tecavüzüne ilişkin burjuva basınında çıkan haberlerdeki ‘rıza’ vurgusu el birliğiyle yürütülen erkek dayanışmasının medya ayağı. Erdoğan’ın Afrika gezilerinde gösteriye sunduğu ‘aç bilaç çocuklara yardım fotoğrafları’nın yanında ‘rıza’ ile tecavüz haberleri yer alıyor. AKP’nin kadına aile eksenli bakışından, muhafazakar düşüncenin kendisinden azade ele alınamayacak bu durum kadın cinayetlerinin, kadın düşmanlığının bugün açısından tek değil ancak önemli bir nedeni.
Sol Yayınları editörü ve Sosyalist Demokrasi Partisi Parti Meclisi üyesi, çok güzel isimli Barışta Erdost yaşamını yitirdi. Erdost, uzun süredir kanserle mücadele ediyordu. SİYASET, Barışta yoldaşı saygıyla anıyor.