Yunanistan’da parlamentonun en güçlü partilerinden, Yunanistan solunun koalisyon partisi SYRIZA MYK üyesi ve milletvekili Georgios Tsipras ile SYRIZA’yı, Avrupa ve Yunanistan’daki krizleri, HDP’yi ve gelecek dönemde neler yapacaklarını konuştuk.
1- SYRIZA hangi tarihsel koşullarda ortaya çıktı? SYRIZA’nın bir politik hareket olarak ortaya çıkışını koşullayan siyasi ve örgütsel saikler nelerdi?
SYRIZA’yı üç etken günümüzde bulunduğu yere getirmiştir. Birinci etken son 4 yıl içerisinde Yunanistan’da yaşanan büyük toplumsal felakettir. Bu felaketin sebebi sadece genel ekonomik kriz değil, aynı zamanda özellikle Yunanistan’da bu krizle yüzleşmek amacı ile uygulamaya sokulan “kemer sıkma” politikalarıdır. Bu şekilde gerilemeyi ve krizi büyütmüşler ve hatta devasalaştırmışlardır. Toplumsal bir felaketten bahsettiğimizde bunu sadece bir görüş olarak sunmuyoruz, bu bir abartı değil. Bu Yunan halkı için bir gerçekliktir.
İkinci faktör, bu yıkımla, felaketle yüzleşirken insanların ayaklanmasıdır ve politikalara karşı oldukça geniş, kitlesel hareketler oluşturmuşlardır.
Üçüncü faktör ise SYRIZA’nın geride bıraktığımız onca sene boyunca hareketlerdeki varlığını sağlamlaştırmış tek parti olmasıdır. Ancak tabii ki kriz dönemindeki hareketlenmelerden de öğrenerek büyümüştür. İnsanların sorunun çözülmesi yönündeki isteklerine cevap verebilen de tek partidir. Syriza halkı desteklemiş böylece de halk SYRIZA’yı desteklemiştir.
2- 2008’de emperyalist, kapitalist sistemin krizi genelleşerek tüm dünyaya yayıldı. Avrupa’da krizin etkilerini en sarsıcı düzeyde yaşayan ülkelerden biri de Yunanistan oldu. Krizin faturasının emekçilere çıkarılması politikalarına karşı başta işçiler olmak üzere Yunanistan halkı isyan etti. SYRIZA bu kriz koşullarında gelişip güçlendi. SYRIZA’nın kriz koşullarında gelişip güçlenmesini sağlayan mücadele talepleri ve politik hedefleri nelerdi?
Öncelikle krizden en çok etkilenen insanları rahatlatacak politikaları uygulamaya sokmalıyız. Bundan kastım açlığı, elektrik sorunlarını, ısınma sorunlarını, evsizliği ve insanların evlerini kaybetme ihtimalini tamamı ile sonlandırmak, pek çok fakir insanın vergi ve ev kredileri gibi borç yüklerinden kurtulmasını sağlamaktır. Herşeyden önce refah sağlamak. Yunanistan’da uç fakirleştirme olgusunun önüne geçmektir. İkinci olarak ekonomimizin tekrar büyümeye başlayabilmesi için bütün “kemer sıkma” önlem ve politikalarını yürürlükten kaldırmaktır. Üçüncü olarak ise insanların geleceğini garanti altına almak için üretici bir takım politikaları yürürlüğe sokmaktır. Bu hedeflere ulaşmak muhakkak ki zaman alacaktır, sonuçta ufak tefek bazı şeylerden oluşmamaktadır. Yıllarımızı harcamamız gerekebilir. Ama ilk adımlar bugünden itibaren atılmalıdır ki olabildiğince hızlı bir şekilde bu düşüşün önüne geçelim.
3- Avrupa Birliği’ne, AB süreçlerine ve Yunan Hükümeti ile AB arasındaki ilişkilere bakışınız nedir ve yakın gelecekte bu konu ile ilgili beklentileriniz nelerdir?
İlk olarak bir sonraki seçimler öncesinde AB SYRIZA’nın iktidara gelmemesi için ‘SYRIZA iktidara gelirse toplumsal felaket olur, yıkım olur…’ gibi söylemler yayarak Yunan halkının gözünü korkutmaya çalışacaktır. Eğer bu karşı propagandalarında başarılı olamazlarsa ve SYRIZA iktidara gelmeyi başarırsa SYRIZA’nın kendi programını uygulamaması yönünde baskı kurmaya çalışacaklardır. Dolayısıyla ilk olarak AB kendisiyle karşı karşıya gelmek zorunda kalacağız, özellikle de Almanya ile. Bu kesin. Bahsettiğimiz bu ikili bizim büyük düşmanlarımız olacaktır.
4- HDK- HDP oluşumuna dair bilginiz var mı, bu inisiyatif ve hareket hakkında ne düşünüyorsunuz?
Öncelikle şunu bilmelisiniz ki Yunanistan’da sol kanat ve SYRIZA da dahil olmak üzere pek az insanın HDK-HDP hakkında bilgisi bulunmakta. Ülkemiz halkının Türkiye’de ve diğer ülkelerde neler olduğuna dair net bir bilgisi yok bu nedenle öncelikle Türkiye’nin ve diğer ülkelerin sol kanadında neler olduğuna dair ülkemizdeki insanları, özellikle de solcuları bilgilendirmemiz gerekmektedir. Kişisel görüşüm, solu birleştiren ve politik mücadelede daha etkin kılan herhangi bir süreç hepimiz için oldukça kullanışlıdır.
5-Sizce HDK-HDP’nin SYRIZA ile benzerlikleri ve farklılıkları nelerdir?
Her iki yapı da farklı farklı hareketlerden oluşuyor ve kendilerini bu partiler aracılığı ile ifade edebiliyorlar. Bir diğer benzerlik ise her iki oluşum içerisinde farklı düşünceleri, farklı ekipleri ve farklı amaçları yaşatabilmeyi deneyimlemekte. Son olarak ise hepimiz mükemmel militanlarız. Siyasihaber.org/Ankara (Yelda Şahin- Ekin Nalça)