Kobanê sınırındaki Suruç onbinlerce Kobanêli’ye ev sahipliği yapıyor. DBP’li Suruç Belediyesi öncülüğünde ise ilçede Arîn Mirkan, Kobanê, Rojava, Kader Ortakaya ve Necat Suphi Ağırnaslı isimleriyle 5 çadır kent kurulmuş durumda. Çadır kentlerin mevcut ihtiyacı karşılayamaması nedeniyle belediye yeni çadır kent için kolları sıvadı.
Belediye tarafından Külünçe Köyü yakınlarında 8 ila 10 bin arasında Kobanêlinin barınması için hazırlanan 6’ncı çadır kentin alt yapı çalışmaları sürerken, tamamlanan bölümlere ise Heyva Sor tarafından gönderilen çadırlar yerleştirilmiş durumda. Ancak Urfa Valiliği ve Suruç Kaymakamlığı ‘güvenlik’ gerekçesiyle çadır kentin yapımına karşı çıkıyor. Başbakanlığa bağlı AFAD’ın 30 bin kişilik çadır kent inşa edeceğini savunan yetkililer, dışarıda kalan Kobanêlilerin oraya yerleşmesi gerektiğini belirtiyor.
İmar dışı ilan etti
Rojava ve Şengal Merkezi Koordinasyonu ve DBP Yerel Yönetimler Komisyon Üyesi Hüseyin Yılmaz, çadır kentin engellenmesine tepki gösterdi. Yılmaz, “Çadır kent oluşturulmasının ne tür güvenlik sorunu çıkarabilir ki. Valilik askerle gönderdiği tebligatta, ‘imar dışı yapı’ olarak tabir ediyor yapacağımız çadır kenti. Bu başlı başına kabul edilecek bir şey değil. Kobanêlilere yardım etmeyen devlet, bizim de yardım girişimlerimizi engellemeye çalışıyor” dedi.
Engellemeye rağmen çalışmalarını sürdüreceklerini fade eden Yılmaz, Kobanêlilerin yalnız olmadığını, devletin bu tür baskıları karşısında geri adım atmayacaklarını dile getirdi.
Beklenecek bir gün bile yok
Suruç Belediyesi Eşbaşkanı Zuhal Ekmez ise engelleme girişimlerine karşı Valilik ve Kaymakamlık ile görüşmelerde bulunduklarını belirterek, “‘Siz neden yapıyorsunuz. Biz zaten 30 bin Kobanêli için çadır kent inşa ediyoruz’ diyorlar. Aylardır yapacaklarını söyledikleri çadır kenti ne zaman açacakları tam net değilken bizim yaptığımız çadır kente engel olmaya çalışıyorlar. Kaldı ki; kış ayındayız ve Kobanêliler’in bir gün bile bekleyecek durumu yoktur” dedi.
Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi’nin kendisine ‘Siz kendi çadırlarınızda Kürtçe eğitim veriyorsunuz biz ise Arapça eğitim veriyoruz. İkirciklik yaratmayın’ dediğini aktaran Ekmez, “Kobanê ve Suruç birdir. Gelen Kobanêliler ‘eğer başka yere gitseydik kendimizi çok daha yabancı hissedecektir’ diyorlar. Hala da yabancı hissetme durumu var. Kobanêliler devletin çadır kentlerine yerleşmek istemiyorlar” dedi.
Birliğimizi bozmak istiyorlar
Kobanêliler kendi ülkelerinde Kürtçe eğitim aldıklarını dile getiren Ekmez, “Bu insanların en büyük dayanağı dildir. Eğer zorunlu halde topraklarından göç eden insanların dillerini de ellerinden almaya çalışırsanız onlarda bir boşluk yaratmış olursunuz. Devletin de yapmaya çalıştığı şey budur. Kobanêliler’de boşluk yaratmak ve örgütlü bir yapıdan uzaklaştırmaya çalışıyor” diye belirtti.
Ekmez, “Türk devletinin yapmak istediği, Suruç’taki Kürtleri ve Kobanê’deki Kürtleri birbirinden ayırarak, birliklerini bozmaktır” dedi.
AFAD’dakiler de gelmek istiyor
AFAD’a bağlı çadır kentte kalan Kobanêlilerin de Suruç Belediyesi’nin kurduğu çadır kentlere gelmek istediğini dile getiren Ekmez şöyle konuştu: “Suruç’ta şu an 30 binden fazla kişinin çadır kente ihtiyacı var. Bizler Kaymakam’a diyoruz ‘bizim kurduğumuz çadır kentler bile yeterli değilken neden sorun çıkarıyorsunuz?’ Bu sefer de ‘güvenlik’ gerekçesini öne sürüyorlar. Bizim çadır kentlerin hiçbirinin güvenliğini AFAD sağlamadı. Çadırlarımızın güvenliği kendimi sağlıyoruz. Kaldı ki; kendilerinin oluşturmak istediği çadır kent ilçenin dışında. Eğer güvenlik sıkıntısı varsa bu çadır kent için de geçerlidir. Devletin tek isteği Kobanêli ailelere Arapça eğitim vererek onları örgütsüz bırakmaktır.” (ANF)