Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Evvel Temmuz Kültür ve Sanat Festivali gönüllülerini arıyor

    10 Haziran 2025

    Grev okulundan dersler

    10 Haziran 2025

    Hollanda Dışişleri’nin raporu: “Suriye’de durum belirsizliğini koruyor”

    9 Haziran 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      NATO’nun çürüyen tahtı; Emperyalizmin hırsızlık imparatorluğu çöküyor mu?

      2 Haziran 2025

      Yaban domuzunun günahı ne?

      31 Mayıs 2025

      Artı Değer Van Spor ve Marx’ın teorisi üzerine mizahi bir deneme

      28 Mayıs 2025

      Ahmet Saymadi’nin ilk duruşması: “Tutukluluk halinin devamına…”

      21 Mayıs 2025

      Tarihin sustuğu yüzyıl: Kürtler, Lozan ve barışın hikâyesi

      18 Mayıs 2025
    • Seçtiklerimiz

      Grev okulundan dersler

      10 Haziran 2025

      Bırakılan silahların yankıları: PKK ve ETA’nın karşılaştırmalı analizi

      9 Haziran 2025

      ‘Muzaffer’ Suriye tam teslim

      9 Haziran 2025

      Çaresizlik mi stratejik sabır mı?

      9 Haziran 2025

      Soluduğumuz zehir: Türkiye’de hava kirliliği gerçeği

      8 Haziran 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Josu Urrutikoetxea: Silahlı mücadeleden müzakereye, ETA’dan Kürt mücadelesine

      9 Haziran 2025

      Bırakılan silahların yankıları: PKK ve ETA’nın karşılaştırmalı analizi

      9 Haziran 2025

      Grup Yorum’un notası emperyalizme teslim olmadı

      8 Haziran 2025

      Gölgede kalan mesele: Lozan ve Süryaniler

      31 Mayıs 2025

      Mahir Sayın: Yeni çıkış sosyalistler açısından sağlam bir başlangıç noktası

      22 Mayıs 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Sosyalist özne ve ‘toplumsal hareketler’

    Sosyalist özne ve ‘toplumsal hareketler’

    Siyasi Haber21 Ağustos 2020
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    SEÇTİKLERİMİZ- Metin Çulhaoğlu İleri Haber için yazdı: Mahalleliliğin Türkiye sosyalist hareketindeki tezahürü, bir tür konformizmdir. Bu özelliğin başlıca göstergesi, sosyalist hareketin bütününün durumuna bakmama ısrarı, bakmaya çalışanları da “tam kendilerinden saymama” eğilimidir.

     

    Önceki yazımızı, Türkiye’de siyasete damgasını vuran kasabalılaşma olgusunun sosyalistleri de etkileyip etkilemediği, sosyalistlerin kendilerini böyle bir ortama “adapte etmelerinin” gerekip gerekmediği sorularıyla bitirmiştik. 

    Yanıtımız kestirme olacak: Kasabalılaşmanın ülkedeki sosyalistleri etkileme derecesi sınırlıdır, abartılmamalıdır ve sosyalizmin ülke siyasetinde ağırlığını hissettirme uğraşının “ortama uyma” adına bir tür kasabalılaşmayı gerektirdiği düşüncesine yer olmamalıdır. 

    Türkiye’de sosyalizmin konumuz bağlamında bir sorunu varsa buna kasabalılık değil “mahallelilik” demek daha doğru olur. “Daha da kötü değil mi?” denmesin, başka bir durumdan söz ediyoruz. Neyi kastettiğimizi 4 yıl önceki bir yazımızda anlatmaya çalışmıştık (https://ilerihaber.org/yazar/mahalleden-kurtulmak-51413.html).

    Mahalleliliğin Türkiye sosyalist hareketindeki tezahürü, bir tür konformizmdir. Hangisi olursa olsun sosyalist örgütlere mensup kişilerde görülen bu özelliğin başlıca göstergesi, sosyalist hareketin bütününün durumuna bakmama ısrarı, bakmaya çalışanları da “tam kendilerinden saymama” eğilimidir.

    “Yeni” bir durum değildir. Zaman zaman kırılır gibi olsa bile 1960’lardan bu yana süren bir eğilimdir ve doruğa çıktığı dönem de sonuçlarını hepimizin bildiği 1975-80 arasıdır.

    ***

    Türkiye’de “devrim” denilen uğrağa uzanacak süreçlerin çok özneli olarak yaşanması bugünden bakıldığında kaçınılmaz görünmektedir ve sosyalistlerin kendilerini bu kaçınılmazlığa alıştırmaları gerekmektedir.

    Ancak, burada bir ek yapmamız gerekiyor: “Çok özne” dendiğinde bundan genellikle devrime uzanan süreçte yer alan örgütlü sosyalist özneler anlaşılır; oysa bugün dünyada olsun Türkiye’de olsun gerçekten devrimci bir sürecin özneleri arasında toplumsal hareketlerin de yer alacağı kesin görünmektedir.

    Türkiye söz konusu olduğunda en başta değinilmesi gereken, sosyalist örgütlerle “diğer” hareketler arasında yer alan önemli bir özne kimliğiyle Kürt özgürlük hareketidir.

    “Diğerleri”, kadın hareketi, çevre hareketi gibi zaman içinde süreklilik taşıyan ve belirli bir örgütlülüğü de temsil edebilecek hareketlerin yanı sıra, özel gündemlere odaklanan, “tabandan gelen”, örgütlenme açısından “gevşek” ve geçici hareketlenmelere uzanan bir çeşitlilik sergiler.

    ***

    Buraya kadar söylediklerimiz, konulara “mahallesinden” bakmaya alışkın sosyalistler açısından iki soruya yol açabilir.

    Birincisi: Bunlar, liberalizmin, “sivil toplumculuğun” vb. sosyalist alternatifin önünü kesmek için parlattığı, sosyalizme alternatif olarak özellikle vitrine çıkardığı “hareketler” değil mi?

    Burada kritik nokta, söz konusu hareketlerin dile getirdikleri sorunların ve gündemlerin gerçek olup olmadığı, fiilen var olan önemli bir konuya işaret edip etmediğidir. Başka bir deyişle, örneğin bu ülkede “Kürt sorunu”, kadınların, çevrenin vb. durumuyla ilgili sorunlar hiç yoktur da bunları birileri “icat edip” ortaya mı atmaktadır?  Böyle değilse, gerçek sorunların kim tarafından hangi amaçla kullanıldığını ya da kullanılabileceğini, o sorunların tanımına kadar taşımak sağlıklı bir yaklaşım sayılamaz. 

    İkincisi: Sözü edilen hareketler var olsa bile bunlara neden “özne” densin ki?

    Bu, ilki kadar ilkel bir soru sayılmayabilir. Ancak burada da “asıl öznenin” bu hareketlerin istisnasız hepsini kendine “indirgeyebilecek”, her birinin tüm taleplerini kendi adına takip edebilecek bir genişlik ve esneklik taşıdığı (taşıması gerektiği) varsayımı söz konusudur ki “ortodoksluk” iddiasıyla bağdaştırılması mümkün görünmemektedir.

    ***

    Geldiği bu aşamada kapitalizmin, günümüzün “demokratik” taleplerine ve arayışlarına doyurucu yanıtlar vermesi mümkün değildir ve bu taleplerin “özneleri” kabul etsinler etmesinler bunların ancak kapitalizmin aşılmasıyla karşılanabileceği açıktır.

    Ancak bu durum sosyalist öznelerin, özellikle devrim öncesinde, çeşitli hareketleri kendilerine “soğurarak” özne sayısını azaltabilecekleri, daha önemlisi azaltmaları gerektiği anlamına gelmez.      

    Hiç unutulmamalı: Devrimci siyasetin özü, başkalarını kendin gibi yapmaktan çok onları kendi doğrultunda tutacak ilişkiler kurmaktır. 

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Grev okulundan dersler

    10 Haziran 2025

    Bırakılan silahların yankıları: PKK ve ETA’nın karşılaştırmalı analizi

    9 Haziran 2025

    ‘Muzaffer’ Suriye tam teslim

    9 Haziran 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Coşkun Özdemir

    NATO’nun çürüyen tahtı; Emperyalizmin hırsızlık imparatorluğu çöküyor mu?

    Mehmet Murat Yıldırım

    Yaban domuzunun günahı ne?

    Zeynel A. Göçer

    Artı Değer Van Spor ve Marx’ın teorisi üzerine mizahi bir deneme

    Siyasi Haber

    Ahmet Saymadi’nin ilk duruşması: “Tutukluluk halinin devamına…”

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Aziz Çelik

    Grev okulundan dersler

    Siyasi Haber

    Bırakılan silahların yankıları: PKK ve ETA’nın karşılaştırmalı analizi

    Akdoğan Özkan

    ‘Muzaffer’ Suriye tam teslim

    Fehim Taştekin

    Çaresizlik mi stratejik sabır mı?

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Grev okulundan dersler

    10 Haziran 2025

    İzBB grevinin hatırlattıkları…

    7 Haziran 2025

    Emeğin Son Çaresi: Boykot Stratejisini Anlamak – Eric Dirnbach

    7 Nisan 2025
    KADIN

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025

    DEM Parti Kadın Meclisi’nden Saadet Partisi’ne ziyaret

    14 Mart 2025

    Kadınlar Taksim’de yasağa rağmen yürüdü: Susmuyor, isyan ediyoruz

    8 Mart 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.