İstanbul Sancaktepe’de dün akşam saat 19.00’da yapılan basın açıklamasıyla İsrail’in Filistin’e yönelik saldırısı protesto edildi. Demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve siyasal çevreler ile yurttaşların katıldığı protesto eyleminin ardından polisin gerekçe göstermeksizin keyfi olarak gbt yapmak istemesine etkinliğe katılanların itiraz etmesi üzerine üç kişi zor kullanarak gözaltına alındı.
İstanbul Sancaktepe’de dün akşam saat 19.00’da yapılan basın açıklamasıyla İsrail’in Filistin’e yönelik saldırısı protesto edildi. Demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve siyasal çevreler ile yurttaşların katıldığı protesto eyleminin ardından polisin gerekçe göstermeksizin keyfi olarak gbt yapmak istemesine etkinliğe katılanların itiraz etmesi üzerine üç kişi zor kullanarak gözaltına alındı.
Yapılan basın açıklamasının tam metni şöyle:
“Siyonizm yenilecek, direnen Filistin halkı kazanacak!
Basına ve Kamuoyuna;
Siyonist İsrail yönetimi, Filistin topraklarında bir kez daha başlattığı saldırılar ile işgalci ve katliamcı yüzünü tüm dünyaya göstermiştir.
Doğu Kudüs’te başlayan İsrail provokasyonları, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ne yapılan saldırılarda 63’ü çocuk, 36’sı kadın olmak üzere toplam can kaybının 217’ye, yaralı sayısının ise 1.500’e çıktığı açık bir katliama dönüşmüştür.
Yıllardır süren saldırı ve işgal politikaları ile milyonlarca Filistinli yerlerinden yurtlarından edilmiş; Ürdün, Lübnan, Suriye, Batı Şeria ve Gazze’de onlarca toplama kamplarında yaşamaya mahkûm bırakılmıştır.
Topraklarından sürgün edilen Filistinlilerin boşalttıkları alanlar, İsrail yerleşimine açılmış, Siyonizm’in işgaline maruz kalmıştır.
Bugün yaşanan çatışmaların ve saldırıların arka planında da İsrail’in işgal politikalarına devam etmesi, yeni işgal alanları açmaya girişmesi, Filistinlileri Doğu Kudüs’ten çıkarma isteği olduğu açıktır.
Buna direnen, buna karşı protesto gösterisi yapan Filistinlilere devlet terörü ile karşılık veren İsrail rejimi, bir kere daha çatışmaların fitilini ateşlemiş, işgal politikasına karşı oluşan tepkileri ortadan kaldırmak için savaş yolunu, zorbalık yolunu seçmiştir!
Bu zorbalık Filistin halkının direnişine elbet yenilecektir.
Filistin direnişi, dinsel, mezhepsel, etnik kimlikler üzerinden örgütlenerek zafere ve barışa ulaşamaz. Ancak emeği, halkların kardeşliğini ve barış içinde bir arada yaşamayı mücadelenin merkezine yerleştiren bir örgütlülük ve direniş, bölgede halkların kardeşçe bir arada yaşamasının yolunu açabilir.
İsrail saldırganlığının mutlak olarak geriletilmesi ve bölgede farklı dinlere, kültürlere mensup halkların kardeşçe yaşamasının mümkün hale gelmesi, sosyalizm yanlısı, anti-emperyalist güçlerin ortaya çıkaracağı yeni dengelerin ürünü olacaktır.
Bizler,
Ülkemizin demokratları, devrimcileri, sosyalistleri, komünistleri Filistin halkıyla dayanışmak için yan yana geldiğimiz bu alandan, yüreği Filistin halkıyla, Filistin direnişiyle atan tüm Orta Doğu halklarına sesleniyoruz,
Filistin’de, Orta Doğuda yaşadığımız savaşların, yıkımların, yoksunlukların sebebi;
Kapitalist-Emperyalist düzendir.
İşgalci İsrail Devleti’nin ‘’kendisini savunma hakkı vardır’’ diye bu saldırılara destek veren ABD emperyalizmi, AB emperyalizmi ve işbirlikçi ülkelerdir.
Gasp ettikleri, çöreklendikleri petrol kuyularının yarattığı zenginliklerden mahrum kalmak istemeyen işbirlikçi Orta Doğu diktatörleri, kralları, emirleri, prensleri, gerici rejimlerdir.
Emperyalist devletlerin kurduğu, silahlandırdığı, fonladığı gerici şeriatçı çetelerdir.
İsrail’e sözde karşı çıkar gibi gözüküp, işbirlikçi tutum sergileyen, gerici çeteleri destekleyen AKP-MHP iktidarıdır.
Emperyalizm ve işbirlikçileri Orta Doğudan kovulmadan, bölgemizde kan ve göz yaşı korkarız ki dinmeyecektir.
Filistin’e yapılan saldırının ülkemizde de yansımaları olmuştur.
Gerici tarikat ve cemaatlerin protestoları, AKP-MHP iktidarının genel başkanlarından ve yöneticilerinden gelen kınama mesajları!
Bunlar Filistin açısından bizlere göre ‘’Timsah Gözyaşlarıdır’’. Aynı iktidarın emperyalizmin ve cihatçı çetelerin Suriye’ye saldırısına ve kuşatmasına destek verdiğini hatırlatmak isteriz. Bu tam anlamıyla ikiyüzlülüktür.
Bugün ülkemizde iktidarda olan AKP-MHP iktidarı Siyonist İsrail’i kınamak ve onun en büyük destekçisi ABD’yi arabuluculuğa davet etmek yerine;
- İsrail’i koruma projesi olan Malatya Kürecik radar üssü derhal kapatmalıdır.
- İsrail ile yapılan Serbest Ticaret Antlaşması iptal edilmelidir.
- Türkiye-İsrail Sınai Araştırma Geliştirme İş Birliği Anlaşması iptal edilmelidir.
- Savunma Sanayi İş Birliği Anlaşması iptal edilmelidir.
- Askeri Eğitim İş Birliği Anlaşmaları iptal edilmelidir.
- Uluslararası yatırım anlaşmaları ile İsrail sermayesine Türkiye’de sağlanan güvenceler kaldırılmalıdır.
- İSRAİL İLE YAPILAN TÜM AÇIK VE GİZLİ ANTLAŞMALAR İPTAL EDİLMELİDİR.
Bugün Filistin halkının yanında olmak, işgalci İsrail’in koruyucusu ABD emperyalizmine de karşı çıkmakla olur!
ABD’nin ülkemizdeki tüm Üs ve Tesisleri kapatılmalıdır.
Bunlarda burjuvazinin siyasi temsilcilerinin eliyle değil, ülkemiz halklarının, emekçilerinin birlikte örgütlü devrimci mücadelesi ile gerçekleşebilir.
Türkiye’nin devrimcileri, Orta Doğu halklarının Emperyalizme ve Siyonizm’e karşı verdikleri mücadeleyi kendi mücadeleleri olarak görmekte ve sahiplenmektedir.
Filistin halkının yanında olduğumuzu ilan eder, Ortadoğu’da barışın ancak ve ancak emperyalizme karşı mücadele ile geleceğini bir kez daha ifade ederiz!
Dünyanın emekçi halklarına kan kusturan haydut ABD’nin en büyük işbirlikçisi ve Ortadoğu’daki karakol bekçisi İsrail’i protesto ediyoruz.
Bir savaş ve işgal devleti olan Siyonist İsrail rejimi kaybedecek,
Zafer direnen Filistin halkının olacak.
YAŞASIN HALKLARIN DAYANIŞMA VE KARDEŞLİĞİ
Emperyalistler, işbirlikçiler, Ortadoğu’dan defolun!
Filistin halkı yalnız değildir!
AKA-DER, BDSP, HALKEVLERİ, HDP, ÖZGÜRLÜK MECLİSLERİ, PARTİZAN, SYKP, TKH, TKP.”