CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Meclis’teki haftalık grup toplantısında konuştu.
Özel konuşmasının başında, geçen yıl Saadet Partili (SP) Hasan Bitmez’in Meclis kürsüsünde konuşurken hayatını kaybetmesinin ardından Gelecek-Saadet grubunun devam etmesi için SP’ye geçen ve yaklaşık bir sene sonra CHP’ye geri dönen Ali Fazıl Kasap’ı kürsüye davet ederek kendisine teşekkür etti.
DEM Parti heyetinin Abdullah Öcalan ziyareti ve devam eden süreç hakkında değerlendirmelerde bulunan Özel, CHP’nin demokratikleşme adımlarına destek vereceğini ancak iktidarın kendi çıkarı için kullanacağı bir sürecin karşısında olacaklarını söyledi.
Özgür Özel’in grup toplantısındaki açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Doğal gazı seçim rüşveti olarak verdiler
Sayın Erdoğan rahatsız olmuş, verdiği destekleri hatırlatıyor. Ben ne destek verdiğini biliyorum. Seçim zamanı Putin ile konuşup doğal gaz toplam faturasını bir yıl erteletip herkese 25 metreküp bedava doğal gaz verdi. Hali vakti olanlara verme, ihtiyacı olana ver dedik. Seçim rüşveti olarak verdiler, şimdi neden yok? Kış daha mı yumuşak, alım gücü daha mı arttı? Doğal gazı seçim rüşvetine çevirdi, şimdi Özgür Bey bilmez diyor. 1 milyon 7 bin konutun doğal gazı borçtan dolayı kesilmiş. Kars’ta gelen 5 bin TL ile Manisa’daki 2 bin TL aynı asgari ücretle ödenemez.
Belediyelerin SGK borçları
SGK’ye dair borçlar hakkındaki tartışmalara değinen Özel, “İstediğiniz kutuplaşma ortamında gerçek sorunların çözülmesine, konuşulmasına engel olamazsınız. SGK’nin 100 lira alacağı varsa 10 lirası belediyelerden, 90 lirası şirketlerden” diye konuştu ve şöyle devam etti:
CHP’li belediyelerin yoksula, öğrenciye, işsize dokunmasına, et vermesine anne kart vermesine mani olabilmek için CHP’li belediyelerin gelirlerine el koyuyor. Bizden parayı alıp şirketlerin borçlarını affetmek istiyorlar. Belediye borçlarının üçte ikisi AKP’lilerin, CHP’li belediyelerin borçlarının yine üçte ikisi AKP’li belediyelerin önceden yaptığı borç. Sen 9 kamyon borcu SGK önüne çek, 3 kamyonu vermeyen namussuzdur. Hodri meydan.
DEM Parti ile meşru muhataplık ilişkimizi sürdürdük
Özel, DEM Parti heyetinin ziyaretleri, mevcut süreç ve partisinin önerileri hakkında ise şöyle konuştu:
CHP, kendi ajandasını önceleyen hiçbir planın herhangi bir kısmında yer almayacak. Toplumda kimin sorunu varsa kendi sorunu bilip savunduk. Kürt sorununa kayıtsız kalmadık, inkarcı yaklaşmadık. Demokratik siysette ısrarcı olduk ve DEM Parti ile meşru muhataplık ilişkimizi sürdürdük. Kürt sorununa, Kürt sorunu dedik. Türkiye’nin terörle mücadelesine sonuna kadar hak ve destek verdik. Düne kadar ‘DEM Parti kapatılsın’ diyen, hâlâ Kürt sorunu diyemeyen, konuşurken inkar edenlere karşı CHP olarak kendi pozisyonumuzu koruduk, sürecin her aşamasında şeffaf oldu.
Bizim kriterlerimiz şeffaflık, samimiyet ve toplumsal mutabakattır
CHP olarak 22 Ekim’den beri yaşananları ihtiyatla, dikkatle ve yakından takip ettik. Parti içinde kurduğumuz komisyonla demokratikleşme paketine, kanun tekliflerine yapılacak katkıları çalışmaya devam ediyoruz. Kürtlerin de ayrımcılığa uğrayan bütün toplum kesimlerinin de bu ülkeyi sahiplenecekleri bir çözüm için biz kendi hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bundan sonraki süreç demokratik adımların kararlılıkla atılacağı bir sürece evrilirse en öndeki parti biziz. Yok eğer birbirlerini kandırdıkları ve demokratikleşmenin olmadığı bir süreç olursa bunu da izlemeyiz. Samimi CHP iktidarı gelir gerçek demokrasiyi kurar, Kürt’ün de Alevi’nin de Türk’ün de sorununu CHP çözecek iradeye ve birikime sahiptir. Bizim kriterlerimiz şeffaflık, samimiyet ve toplumsal mutabakattır. Bir kişinin siyasi kariyeri için ilerletilen sürece karşı olduğumuzu baştan duyurduk.
Bugün DEM Parti heyetine de TBMM’de bir komisyon kurulması gerektiğini söyledik. Bu komisyonun herkesi kucaklayacak ve demokratik standartları yükseltecek bir komisyonda tüm partilerin temsil edilmesinin önemli olduğunu, bu komisyonda şehit ailesi ve gazi derneklerinin doğrudan temsil edilmelerinin toplumun vicdanını rahatlatacağını, kimsenin kapalı kapılar arkasında toplumun en kırılgan kesimlerinin onurlarının zedelenmemesi gerektiğini, onları rencide edecek gizli pazarlıkların olmadığının ancak bu şeffaf komisyonla olacağını ifade ettik.