İmralı Cezaevi’ne giderek Abdullah Öcalan’ın seçim mesajını taşımasına izin verilen Doç. Dr. Ali Kemal Özcan, saatler süren görüşmede bir devlet görevlisinin de bulunduğunu anlattı.
Cumhuriyet’ten Alican Uludağ’a açıklamalarda bulunan Ali Kemal Özcan, görüşmeye ilişkin, “Bu görüşme talebi üç taraftan geldi. Öcalan’ın, devletin ve benim talebimdi” dedi. İzin veren kurumun kim olduğuna ilişkin soruya ise MİT imasında bulunan Özcan, görüşme sırasında devlet görevlisinin de hazır olduğunu kaydetti. Özcan, bu görüşmeyi seçim sonrasında “yeni doğumun habercisi” olarak niteledi.
Özcan, görüşmeye hangi kurumun izin verdiğine ilişkin soruya ise “Devlet diyelim. İmralı kimin kontrolü altında” dedi. “MİT mi” sorusuna karşılık Özcan, eski MİT Müsteşarı Fuat Doğu’nun “Ben MİT müsteşarlığı yapmadım, CIA’nın şube müdürlüğünü yaptım” sözünü anımsattı. Özcan, “Bu görüşme, Türkiye devletinin CIA’nin şubesi olmadığının tarihsel bir ifadesidir” diye konuştu.
Görüşmenin saatler sürdüğünü belirten Özcan, soru üzerine “Görüşme sırasında devlet görevlisi de vardı. Öcalan, daha önce avukatlarına yazdığı mektubun kamuoyuna duyurulmadığını öğrenince tepki gösterdi, mektubun bir örneğini devlet görevlisinden tedarik edip bana verdi” dedi.
‘Yeni doğumun habercisi’
Görüşmeyi “yeni doğumun habercisi” olarak nitelendiren Özcan, seçim sonrasında yeni gelişmeler olabileceğini savundu. Özcan, görüşmede Öcalan’ın HDP’nin bağımsız çizgisini koruması gerektiğini söylediğini belirterek, “Öcalan, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı isyan etmiş 50 bin kişinin ölümünden sorumlu figürdür. Öcalan bu görüşmede, ‘Türkiye’de bir damla kanın bile akması çok çok fazla ve vebal sebebi. Ben geçmişte ölüm ve öldürmenin lideri oldum. Şimdi yaşayıp yaşatmanın lideri olacağım. Tarihe karşı sorumluluklarımız var. Bu vatan bizim’ dedi” iddiasında bulundu.